Barajı aşamazsa kazanırız

           Tüm hesaplar HDP''nin barajı aşıp aşamayacağı üzerine inşa edilmiş durumda. Hem partiler ve hem de adaylar  ülke genelinde yaptıkları hesapta HDP barajı aşarsa şu kadar, aşamazsa bu kadar oy alırız demekte ve stratejilerini buna göre belirlemektedirler.

            Sayın Cumhurbaşkanı 7 Haziran seçimlerine alenen bir parti başkanı gibi oy istemekte ve 400 Milletvekili istiyorum demektedir. Yani 400 Milletvekili isterken HDP''yi barajın altında bırakma hesabı yapmaktadır.

            Bu söylemler karşılıklı restleşmelerle devam ederken, HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş''da  en kısa gurup toplantısında "seni başkan yapmayacağız" demiş ve bu sözünü  üç kez  tekrar etmiştir.

            Sayın Cumhurbaşkanı seçim arifesine girdiğimiz bu günlerde söylemlerini bir hayli sertleştirdi.  Özellikle Kürt meselesine vurgu yapan Cumhurbaşkanı HDP''nin barajı aşmaması için özel bir çaba içerisine girmiş durumda. Çünkü HDP barajı aşarsa, AKP Başkanlık yolunu açacak 400 milletvekilini Demirtaş''ın da dediği gibi elde edemeyecek. AK Parti bunun farkında olduğundan HDP''nin barajın altında kalması için var gücü ile yüklenecek gibi gözüküyor.

            CHP ve MHP''nin oylarını artırdığı artık gizlenemez bir gerçektir. Doğrusunu söylemek gerekirse HDP genel başkanı Selahaddin Demirtaş''ın da izlediği politika, söylemleri, net ve anlaşılır konuşması partinin seçmen profilini ve oy oranını artırmış durumdadır. Bu durum AK Parti tarafından gözlemlendiğinden, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, "Demirtaş İmralı ve Kandil''i" baypas etmeye çalışıyor deyip, aslında Selahattin Demirtaş''ı baypas  etmeye yönelik hesap yapmaktadırlar.

            Elbette durum illerde de aynı şekilde... Hesaplar HDP üzerine yapılıyor. AK Parti''den aday olacak Kürtler HDP barajı aşamadığı takdirde kazanacaklarını hesap etmekte ve HDP''nin barajı aşamayacağı algısını yaratmaya çalışmaktadırlar.

            İzlenimlerimde pek yanılacağımı düşünmüyorum. Ancak Ak Partinin 7 Haziran seçimlerine Doğu ve Güneydoğu''da nasıl asılacağını doğrusu pek kestiremiyorum. Eğer maddi ve manevi iyi asılırsa barajı aştırmayabilirler.  Yok eğer maddi ve manevi asılsalar bile Kürtlerin direnciyle karşılaşırlarsa, HDP 9 ile 12 puan aralığında oy alır ve barajı aşar diye düşünüyorum.

            Elbette bizimki birer varsayım. Ama   Iğdır veya başka bir şehirde 7 Nisan akşamı mesai bitiminde adaylar belli olduğu anda halkın büyük bir bölümü 7 Haziran''da yapılacak olan seçimin sonucunu tahmin edebileceklerdir.

            CUMHURBAŞKANI YİNE ŞİALARA YÜKLENDİ

            Ne hikmetse her seçim arifesinde  şimdiki Cumhurbaşkanı Sayın R. Tayyip Erdoğan bir bahane bulur Şialara hakaret eder.

            Durup dururken "Işid terör örgütünün boşalttığı yerleri Şialar dolduruyor" diyerek Şiaları, Işit terör örgütüyle aynı kefeye koyan Cumhurbaşkanı Erdoğan bu "kabul edilebilir mi" sorusunu yöneltiyor.

            Aynı paralelde yaptığı açıklamalarla Yemen olaylarına da değinen Cumhurbaşkanı, Husi Enserullah yanlılarını destekleyen İran''a "Mezhepçi yaklaşımlarından vazgeç" diyerek yine Şialara karşı olduğunu ifade etmiştir. Oysa Yemende yönetimi ele geçirmek isteyen Husi Enserullah ve taraftarları  Hanefi içtihadına göre amel etmektedirler.

            Ve dünya şu soruya yanıt arıyor.

            10 Körfez ülkesi Yemen''e müdahalede bulunmayı akıl ettiler de, Sünni Filistin ve Gazze''yi yerle bir eden, taş üstünde taş bırakmayan alçak İsrail ve ABD''ye karşı neden kıllarını kıpırdatmıyorlar? Dünya biliyor ki, İran yine Filistin''in, Gazze''nin yanında olmuş maddi ve manevi desteğini hiçbir dönem esirgememiştir.

            Her seçim öncesi mezhep taassubuyla toplumu kutuplaştırmak, ötekileştirmek doğru bir hareket değildir. Ben bir Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım. Şia''yım. Cumhurbaşkanı beni IŞİD terör örgütüyle aynı görüyor. Benim kendimi nasıl hissetme mi beklersiniz?

            Seçim öncesi Türkiye''de ve özelde Iğdır''da yaşayan Şialara ağır hakaretler eden AKP ve Cumhurbaşkanı bizlerden oy istemediğini, bizleri yok saydığını, umursamadığını açık etmekte ve Mezhep taassubu algısı yaratarak Sünni kesimin oyunu bloklaştırmayı hedeflemektedir.

            Bu durum Türkiye''de ki tüm Şia ve Alevileri derinden yaralamakta, üzmekte ve rencide etmektedir.