“Diplomatın Tale Yolu” adlı kitap Hasan Zeynalov’un soy seceresi ile başlayıp bu gün ki görevine kadar yaşadıkları hakkında bilgiler sunmakta, kaynaklar, görüşler, aldığı ödüller, fotoğraflar yer almaktadır.
2004 yılında Azerbaycan Kars Başkonsolosluğuna atanmasıyla birlikte tanışmış olduğumuz Hasan Zeynalov, Kars ilinde hem bir diplomat ve hemde bir ağsakkal (kanaat önderi) olarak 6 yıl boyunca görev yaptı. Azerbaycan ile Türkiye arasında bir köprü oluşturan ve kendisine bağlı Doğu illerinin Valilerini, iş adamlarını, tanınmış simalarını çeşitle defalarda Azerbaycan’a misafir olarak götürmüş, Azerbaycan’dan Türkiye’ye gelen misafirleri ağırlamış ve ciddi manada bir elçilik görevi üstlenmişti.
Görev süresini tamamladıktan sonra İstanbul Başkonsolosu olarak görevlendirilen Zeynalov, aynı zamanda Büyükelçi ünvanı aldı ve İstanbul’da Büyükelçi ünvanı ile Başkonsolosluk yaptı. Türkmenistan ve Kazakistan’a Büyükelçi olarak atanan Zeynalov, her nerede görev aldıysa, ne Iğdır’ı, ne de Kars’ı hiç unutmadı. Sürekli aradı sordu. Ve kitabı yayınlanır yayınlanmaz göndererek mutluluğunu paylaştı.
Yaklaşık 600 sayfalık kuşe baskılı kitap, son derece titiz hazırlanmış. Eski ve yeni birçok kişiyi o kitapta bulabilir, anıları tazaleyebilir, geçmişe yolculuk edebilirsiniz.
Kitap için benden de bir makale istemişti. Bende Hasan beyle ilgili görüşlerimi, tanışma şeklimizi, Türkiye’de ki çalışmalarını gözlemlebildiğim kadarıyla kaleme almıştım. Gerçi Yeşil Iğdır Gazetesinde çıkan birçok yazıdan hiç alıntı yok ama, diğer olanların bile birer kanıt olduğu kesindir.
Hasan beye uzun ömür, can sağlığı diliyorum. Kitabın kapak fotosunda durduğu gibi dursun her zaman. O hem bir diplomat, ve mehde bir kanaat önderi olarak hep var olusun. Şahsen benim koskoca Azerbaycan’da dialogum olan en üst düzey kişi olan Hasan Zeynalov’un bu eserini gerçekten çok beğendiğimi söyleyebilirim.
1991’lı yıllarda gitmeye başladığım Nahcivan’da, kendisiyle görüşmekten her zaman onur duyduğum Merhum Haydar Aliyev’in fotoğraflarını “Diplomat’ın Tale Yolu” kitabında görmek, o eski, samimi havayı teneffüs etmemek gerçekten mutlu etti beni. Merhum Aliyev’in Nahcivan’da olduğu yıllarda her hafta makanıma gidip görüştüğüm, Ali Beclis Başkanı Sayın Vasıf Talıbov’un o yıllarda ki içtenliği, samimi hukukumuz geçti gözümün önünden.
Çekilen birçok fotoğrafın önünde durup fotoğraf çektiğim için çoğunlukla karelerde yer alamazdım. Ama Sayın Zeynalov’un “Diplomatın Tale Yolu” kitabında gördüğüm fotoğraflar beni gerçekten duygulandırdı. Orada ki kişilerin birçoğunu tanıyordum. Birçoğu da beni tanırlardı. Ama şimdi sadece Hasan bey tanıyor. Şartlar değişti bunun farkındayım.
Hasan bey bu kitap benim için gerçekten çok değerli bir kaynak oldu. Sizin o görkemli geçmişinizi merakla incelerken satır aralarında kendimide görebildim. Size tekrardan can sağlığı diliyorum. Yolunuz, bahdınız açık olsun. İyiki varsınız, iyi ki sizi tanımışım.
Cabbar Şıktaş
