Yaklaşık bir haftadır Türkiye ve Iğdır gündemini meşgul eden, insanların birbirine merakla, "yakalananlar kimler" sorusunu sorduğu bir dönemde Erzurum Cumhuriyet Savcılığına çıkarılan 9 kişiden 7''si tutuklanmış ve şahısların kimlikleri açıklanmıştır...
Bir yıldır devam eden bir takibin ardından yakalanan şahısların 6''sı Iğdır''lı, 3''ü civar illerden... Yaygın basın tutuklanan şahısların PKK sorgularına katıldığını, PKK eylemleri ile ilgili bilgilerin tutuklanan şahısların elinde olduğu bilgisini haber konusu olarak yazdıktan sonra, habere ayrıntı katma adına bilinçli ve maksatlı bir takım ifadeler yazarak Suriye''de bu gün yapılmak istenenin, Iğdır''da da yapılmasını ister gibi, kan kokan, kin kokan, nefret duygularının tavan yaptığı bir yorum eklenmiştir...
"BİR KISIM MEDYA" VE "YANDAŞ MEDYA" ittifakı bakın habere nasıl bir yorum katarak servis ettiler...
"İran''da eğitim"
Bizimle genellikle İran’da yaşayan Azeri uyruklu şahıslar görüşüyordu. Onlarla daha rahat iletişim kuruyorduk. Kuryelik görevini genelde Yaghoub Anhou Khosh yürütüyordu. İran’ın Caferi olması nedeniyle, Türkiye’deki muhbirler genelde Iğdır’da yaşayan Caferilerden seçiliyor. Caferiler, din eğitimi adı altında İran’a getirildikten sonra casusluk öğretiliyordu. Bilgiler karşılığında verilen paralar ise banka hesapları üzerinden değil, döviz büroları aracılığıyla casuslara ulaştırılıyordu.”
Bu ifadeleri kullanan yaygın basın "tüm Azeri ve Caferileri bilerek zan altında bırakmış, hedef göstermişlerdir."
Ülkemiz hassas bir dönemden geçerken, İran''a ajanlık yaptıkları gerekçesi ile yakalanan ve çıkarıldıkları mahkemece tutuklanan şahısların, İran''ın gizli servisi SAVAMA''ya bilgi sızdırdıkları haberinin altına, Iğdır''da ki Azeri ve Caferileri hedef gösterilerek yazılan bu yorumun maksatlı olduğunu düşünmekteyiz...
1-İran Ajanı oldukları gerekçesiyle tutuklanan kişiler ne Azeri''dir, ne de Caferi... Madem öyle de neden Azeri ve Caferi isimleri öne çıkarıldı.?
2-Yakalanan veya tutuklanan kişiler Azeri veya Caferi değillerken, haberi genelleştirip Azeri ve Caferi diye ötekileştirmek hangi oyunun bir parçasıdır.?
3-Başbakan''ın "bir kısım medya" diye suçladığı, karşıtlarının da "yandaş medya" diye yanıtladığı, medya kuruluşlarının "ajan" haberinde sergiledikleri kutsal ittifak ilginç değil mi?
4-Bu çok çirkin, tehlikeli, onursuz ifadeleri kaleme alan ve bunu gazete manşetlerine taşıyan yaygın medya ya böyle bir bilgiyi kim verdi.?
5-Suriye''de meydana gelen iç savaşın aynısının Türkiye''ye de sıçraması için özel bir çaba içerisinde olanlar mı var.?
6-Hatay''da olduğu gibi, Iğdır''da Azeri, Kürt, Terekeme, Göçmen, Ahıskalı, Caferi, Sünni, Şafi yaşamakta ve bu güne kadar son derece güzel ilişkiler içinde yaşamlarını devam ettirmektedirler... Bu durumdan rahatsız mı oldunuz da böyle bir haberi yapma gereği duydunuz?
7-Peki yaygın basın''ın kaleme aldığı bu habere hükümet yetkilileri neden bir yorum, açıklama getirmediler?
8-Bir kişiden ötürü bir toplumu zan altında bırakmak hangi ahlaka ve vicdana sığar.?
9-Caferileri din dışımı görüyorsunuz?
10-İlgili makamlar bir toplumu zan altında bırakan bu ifadelerden ötürü herhangi bir soruşturma başlattı mı.?
Aslında Türkiye, Azeri Türkleri ve Caferiler bu haberden hiçbir rahatsızlık duymuyor... Rahatsızlığın asıl sebebi her fırsatta Azeri Caferilerin ötekileştirilmesi, dışlanması, bir zamanlar Özal''ın dediği gibi "onlar Şia İran''a daha çok yakınlar" sözlerinden duyulan rahatsızlıklardır...
Bu bilinçli maksatlı yapılan poravakasyonun açığa çıkması ve gerçeğin kamu oyuna duyurulmasını temenni ederiz...