Serbest piyasa ekonomisinden, Komünist rejime geçilse yadırgamam doğrusu...
Liberal ekonomide özel sektörde faaliyet gösteren işletmeler, edindikleri karı ya yeni yatırıma dönüştürmekte vaya ihtiyaçları doğrultusunda kullanmaktalar. Ancak, her geçen gün artan maliyetler ve daralan pazar payları sonucu özellikle küçük ve orta büyüklükteki kuruluşlar kar edinemedikleri gibi, sermayelerini de kaybederek küçülmekteler.
Küçük kar payları ile çalışan ve bu karı aracı firmalarla paylaşan, giderek pazar paylarını büyük holdinglere kaptıran işverenler, artan vergi yükü, SGK primleri, işçilik giderleri, muhasebe ve diğer giderler karşısında ne yapacaklarını şaşırmış durumdalar.
Çekler karşılıksız çıkmış, senetler protesto olmuş, banka kredileri gecikmeye girmiş, İcra Dairesinde dosyaları koyacak yer kalmamış durumda.
Komünist rejime geçildiği taktirde, herşey kamulaşacak, herkes devlete çalışacak, kimsenin çek, senet, sigorta pirimi ödeme gibi bir derdi olmayacak, lüks tüketim yerine zorunlu ihtiyaçlar karşılanacak , yaşam büyük olasılıkla kişilere verilecek Yeşil Kart gibi karneler ile sürdürülecektir.(!)
Yani kömür, makarna halkın tamamına dağıtılacak, sağlık, eğitim bedava olacak. Yalnız çalışma saatlerimiz bellli olacak, geri kalan zamanımızda gezip tozup, eğleneceğiz(!)
Belki t''ye aldığımı düşünebilirsiniz.
Hemen her sektör de faaliyet gösteren kişilerle diyalog halinde olduğumdan, yaşanan sıkıntıları gördüğümü, duyduğumu, anladığımı anlatmak adına böyle bir yorum yapmak ihtiyacı duydum.
Her şeyin güllük gülistanlık, yolundaymış gibi gözükmesi, dünyaya pembe gözlüklerle bakmak mutlu olmak için maalesef yeterli değil. İşveren ve çalışan yalnız cebine girine bakar, çünkü yaşamanı bununla sürdürür.
Sosyal devlet olma adına milyonlarca kişiye yeşil kart dağıtılması, vakıflarından ve belediyelerden sosyal yardım dağıtılması, ülkenin içinde bulunduğu durumun vehametinin göstergesidir.
Gelir dağılımı adalelti olsa, halkın refah düzeyi yüksek olsa, ekonomimiz gerçekten iyi durumda olsa, böyle yardımlara gerek kalır mı?
Demek ki ekonomi gerçekten iyi değil...
SGK''lı çalışan bir kişi 978.60 TL. Bürüt Maaşla nasıl geçinir?
İşveren, maaşı arttırarak 1.500 TL SGK primi ve vergiler ile bir çalışanın, işverene maliyeti 2.500 TL olur. İşsizliğin hüküm sürdüğü, piyasaların siftahsız kepenk kapadığı bir dönemde işverenin bu maliyetlerle ayakta kalabilmesi mümkün mü?
Bünyesinde 10 işçiden fazla çalışanı olan firmalara %50 SGK indirimi uygulanıyordu. Geçtiğimiz ay bu da kaldırılarak, SGK maliyetleri ikiye katlandı.
SGK oranlarının yükselmesi mukabilinde işten çıkarmalar başladı. İşveren bu yükü kaldıramadığını, devam ettiği taktirde iflasa edeceğini sesli olarak düşünmekte, maliyetlerdeki artışla işten çıkarmalar artarak devam etmektedir.
Kazanamayan işveren üretim yapabilr mi?
Dikkatinizi çekiyor mu bilmiyorum. Iğdır''da son birkaç yıldır yeni işyeri açılmadığı gibi, eski işyerleri de kapanmaya başladı. Yani, yeni bir işyeri açılışına karşılık beş ya da daha fazla işyerinin kapandığı görülmektedir. Kamu yatırımları Cumhuriyet tarihinde hiç olmadığı kadar çoğalmış olsa da, işsizlikde aynı oranda arttmıştır.
SERKA, KOSKEP, DAP, KIRSAL KALKINMA, AVRUPA HİBE FONLARI vs. bir dünya teşvik dağıtılmış olmasına rağmen, istenilen yatırımlar yapılmamış, piyasalar canlanamamış, arzu edilen hedef yakalanamamıştır...