Cantürk Alagöz Farkı
Bir hafta içinde öyle güzel şeyler yaşandı ki, her biri ayrı bir güzel, her biri ayrı bir önemli ve Iğdır adına sevindirici gelişmelerdi.
Iğdır, il olmadan önce devlet yatırımlarını almakta büyük zorluklar yaşardı. 1992 yılında il olduktan sonra geçen 33 yıl içinde bazı yatırımlar gerçekleştiyse de, bunların ülke genelindeki diğer illerle kıyaslandığında şehrin ihtiyaçlarını tam anlamıyla karşılamadığı açıkça görülen bir gerçektir.
Geçmişten günümüze havaalanı, üniversite, doğalgaz, içme suyu, Ünlendi ve Tuzluca barajları, okul, spor tesisleri gibi pek çok yatırım yapıldığı inkâr edilemez bir gerçektir.
Elbette, bu yatırımlar yerel siyasilerin AK Parti hükümetine yaptığı talepler doğrultusunda hayata geçirilmiş, ancak şehrin sorunsuz bir şehir olabilmesi adına yeterli yatırımlar olamamıştır.
Iğdır’ın ekonomik anlamda kalkınmasına en büyük katkıyı Nahcivan sınır kapısı sağlamış, Nahcivan’la birlikte ekonomik kalkınma ileriye taşınmış ve hem ulusal hem de uluslararası ticarette müteşebbislerin önünü açmıştır.
Türk dünyasına açılan Nahcivan kapısı, geçtiğimiz hafta Boru Hatları ve Petrol Taşıma AŞ (BOTAŞ) ile SOCAR işbirliğiyle yapılan boru hattı açılışıyla farklı bir boyut kazanırken, yapımı devam eden demiryolu inşaatının başlamasıyla birlikte Iğdır, ülkemizin ve dünyanın gözünü diktiği bir merkez hâline gelme yolunda ilerlemektedir.
Doğalgaz boru hattının açılışına katılan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Iğdır’a geldiğinde, AK Parti Iğdır Milletvekili Cantürk Alagöz, şehrin hava kirliliği problemini dile getirerek doğalgazın ilçe ve beldelere yaygınlaştırılması talebinde bulunmuş, hava kirliliğinin günlük raporlarını sunmuş ve genel doğalgaz talebini iletmiştir.
Enerji Bakanı Alparslan Bayraktar ise, “Bugün yaptığınız hava ölçümlerini kaydedin, gelecek yılki hava ölçümleriyle karşılaştırın, bakalım fark nasıl olacak. Iğdır’ın kaderi değişecek,” sözünü vermiştir.
Bunu elde edebilmek için güçlü bir diplomasiye, dikkate alınabilecek bir siyasi lidere ihtiyaç vardır. Cantürk Alagöz, bu özellikleri fazlasıyla taşımaktadır.
Yapılanları görmezden gelerek, Siyasi olarak muhalefet etmek kimseye bir şey kazandırmaz. Geçmişteki milletvekilleri de kendilerince bu şehre hizmet etmişlerdir. Kimsenin emeğini hiçe saymadan, bugün yapılanları görmezden gelmeden hareket etmek, şehrimizin kazanımlarını artırır.
Örneğin, 400 yataklı şehir hastanesinin ihalesi 2 Nisan’da yapılacak. Her odada tek yatak kapasitesiyle 400 yatak olarak planlanan bu hastane, ihtiyaç duyulduğunda 600-800 yatak kapasitesine çıkarılabilecek devasa bir yatırımdır. Yaklaşık 11 milyar TL’lik bir yatırım olan bu hastane, nüfusu 200 bin olan bir şehre normal şartlarda verilmezdi. Ancak Iğdır’a bu ayrıcalık kendiliğinden verilmemiştir. Bunu sağlayan kesinlikle Milletvekili Cantürk Alagöz’dür.
Hatırlayacaksınız, Sağlık Bakanı da dahil olmak üzere birçok bakan Iğdır’ı ziyaret ettiğinde, Cantürk Alagöz şöyle demişti: “Bu ziyaretler göstermelik değildir. Bakın göreceksiniz, ilimizi ziyaret eden bakanlarımız şehrimize güzel hizmetler edeceklerdir.” Netice olarak, görüyoruz ki birçok alanda güzel gelişmeler yaşanmaktadır. Tarım ve hayvancılık, sağlık, enerji, kültür, ulaştırma ve eğitim gibi pek çok alanda ilerlemeler kaydedilmektedir.
DSİ Genel Müdürlüğü emrindeki iş makinaları 5 aydır sulama ve tahliye kanallarının temizliği ve onarımı seferberliği yapıyor. Temmuz ayına kadar bu devam edecek, Iğdır’ın elli yıllık sorunu çözüme kavuşturuluyor.
Tuzluca Hastanesi tamamen bitirildi, halkın hizmetine sunuldu ve şu an Aralık devlet hastanesi inşaatı devam ediyor.
Tuzluca Barajı’nın ihalesi bitti çalışma başladı. Bu şu demektir, Iğdır’da 50 bin hektar alan ekilebiliyordu, Tuzluca Barajı’nın devreye girmesiyle birlikte 80 bin hektara çıkacak ve ürün ekim sayısı çoğalacaktır.
İki yıllık Milletvekilliğine çok şey sığdıran Cantürk Alagöz şu anda gurbetçilerimizin en büyük çilesi olan yurt dışından direk Iğdır havalimanına gelebilme sorununu çözüme kavuşturmaya çalışıyor.
Bul yıl yetişebilirse Iğdır havalimanında bagaj ve gümrük işlemleri yapılacaktır. Bu hamleyle gurbetçilerimizin İstanbul çilesi de bitmiş olacaktır.
Şehrimizde yapılan siloları sanırım hepimiz biliyoruzdur. Alagöz Holding Kaan Silo firması olarak kurulan bu muhteşem yatırım tarım sektöründe iştigal eden çiftçimizin güvence kaynağı olmuştur. Geçen yılın son anlarına denk gelmesine rağmen ülke genelinde mısırını en iyi fiyata satan il Iğdır olmuştur.
Cantürk Alagöz silolara yatırdığı parayı 20 yıl tam kapasiteli çalıştırsa kazanamaz. Alagöz açısından amaç para kazanmak değil, halkın ofis ürünümüzü almadı mağduriyetinin giderilmesi içindir.
Dediğim gibi, şehrimiz bugüne kadar güzel yatırımlar almış olsa da yeterli değildir. Yıllardır ihmal edilmiş, sahip çıkan olmamış ve köklü çözümler sunulmamıştır.
Hani hep deriz ya, “Hastalarımız Erzurum, Van yolunda ölüyor,” diye. Siz sanıyor musunuz ki bu serzenişler duyulmuyor? Elbette duyuluyor. Ancak bürokrasi hepimizin malumu olduğu üzere yavaş işler. İyi bir takipçi olunduğunda ise sonuca ulaşılır.
Birileri, SOCAR’ın Alagöz Holding Iğdır FK’ye sponsor olduğunu konu ederek, “SOCAR İsrail’e yakıt veriyor,” eleştirisinde bulunmuştu.
Sevgili okuyucular,
Büyük resme bakmamız gerekiyor.
SOCAR, Azerbaycan’ın BOTAŞ ve PETKİM gibi bir firmasıdır. Dünya genelinde birçok yatırımı bulunmaktadır ve bunların en stratejik olanları Türkiye’dedir. İsrail’e yakıt satması SOCAR için çok önemli değildir, çünkü tüm dünyaya satış yapmaktadır. Aynı şekilde Türkiye de İsrail’e birçok ürün satmakta ve İsrail’den ürün almaktadır. “Kahrolsun ABD” diyoruz ama onun ürettiği telefonlarla ve sosyal medya platformlarıyla bu sesimizi duyuruyoruz.
Asıl mesele şu: Alagöz Holding’in SOCAR’ın forma göğüs sponsorluğuna maddi anlamda ihtiyacı yoktur. Ancak Azerbaycan-Iğdır bağlarının güçlendirilmesi anlamında bu sponsorluk büyük bir öneme sahiptir. Azerbaycan’ın Iğdır’a ve Kars’a özel ilgi gösterdiğinin bir sembolüdür.
Son dönemde Azerbaycan devlet yetkililerinin Iğdır ziyaretleri tesadüf değildir. Bu ziyaretler, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Cantürk Alagöz’ün kurduğu güçlü iletişimin bir sonucudur.
Kendimizi herkesten uzaklaştırarak bir yere varamayız. Eğer söyleyecek bir sözümüz varsa, iletişim kurmamız gerekmektedir. İletişim kurmadan söz söyleyemeyiz, etkili olamayız.
Şunu herkes net olarak bilmelidir ki Cantürk Alagöz, Iğdır tarihinde Ankara’da en güçlü nüfuza sahip kişidir. Onun etrafında duvar örüldüğünü, ulaşmanın zor olduğunu söylemek, iletişim kurulamıyor diye eleştirmek motivasyonunu düşürür. Danışmanları var, onlara ulaşılabilir. Olmadı, İl Başkanı Ali Kemal Ayaz ve yönetimi var. Bir şekilde sorun çözüme kavuşturulabilir.
Ama lütfen empati yapalım. Bir insanın bunca telefon aramasına her dakika yanıt vermesi mümkün değildir. Biri biraz geç, biri biraz erken olabilir. Önemli olan, arkasında güçlü bir iradenin olduğunu hissetmektir.
Mesleğim gereği ülkemizin dört bir yanındaki meslektaşlarımla görüştüğümde, herkes bana Iğdır Spor’u ve Cantürk Alagöz’ü soruyor. “Keşke bizim ilimizde de böyle bir iş insanı vekil olsa,” diyorlar. Biz de Iğdır sevdalısı vekilimizin ve iş insanımızın kıymetini bilmeliyiz.
SON SÖZ
Suriye’de rejim değişikliği sonrası iktidara getirilen HTŞ’li terörist Colani tayfası, Suriye’de kendilerinden olmayanları, çoğunlukla da Alevileri katlediyor.
ABD ve İsrail’in Suriye’ye getirdiği sözde demokrasi, kadın, çocuk, yaşlı demeden insanları katleden, işkence eden bir sistem yaratmıştır ve dünya bu alçak katliamlara sessiz kalmaktadır.
Umarım bu konu, 11 Mart’ta ilimize gelecek olan Diyanet İşleri Başkanı’na iletilir ve Suriye’deki katliamların bir an önce sona ermesi için adımlar atılır.