Milletimiz, sahip olduğu ortak vatan bilinci ve mukaddes değerler uğruna, tarih sahnesinde yerini almak ve kendisine yakışan konumda kalabilmek için varlığına kasteden düşmanlarıyla savaşmak zorunda kalmıştır. "Ölürsem şehit,- kalırsam gazi" inancı, Müslümanların zorlu savaşlarda galip gelmelerinde belirleyici bir etken olmuştur. Böylece kendilerinden sayıca çok üstün durumda bulunan ordulara karşı pek çok zaferler elde etmişlerdir.
Tarihin dönüm noktalarına konulan muhteşem imzalardan birisi de Çanakkale Zaferi'dir. Çanakkale Zaferi, Türk milletinin tarihinde kazandığı en büyük zaferlerden biridir. Bu zaferin milli mücadelemize de önemli katkıları olmuş ve bağımsız Türkiye'nin temelleri, kazanılan bu üstün zaferin sonucunda atılmıştır.
Çanakkale Zaferi, vatanı, milleti, bayrağı, dini ve devleti için canını feda eden, kanlı gömleğiyle toprağa giren ve Hakk'ın rızasına ulaşan şehitlerin destanıdır. Çanakkale Zaferi, Mehmetçiğin çelik siperlerin yerine göğsünü gerdiği, merminin bittiği yerde süngüsünü, süngünün olmadığı yerde de yumruğunu, yüreğini kullandığı fedakârlık destanıdır. Anafartalar Komutanı Gazi Mustafa Kemal, Çanakkale'deki askerimizin manevi gücünü şöyle anlatır:
"Siperler arasındaki mesafe sekiz metre, yani ölüm muhakkak. Birinci siperdekiler hiçbiri kurtulmamacasına kâmilen düşüyor. İkinciler onların yerine geçiyor. Fakat ne kadar gıpta edilecek bir itidal ve tevekküldür bu biliyor musunuz? Öleni görüyor, üç, dakikaya kadar öleceğini biliyor, hiç ufak bir korku ve endişe göstermiyor, sarsılmak yok... Kelime-i şahadet getirerek yürüyorlar. Emin olunuz ki, Çanakkale Savaşlarını kazanan bu yüksek ruhtur."
Kahraman askerlerimiz, düşmanlarına karşı vatanını savunurken kanının son damlasına kadar savaşmıştır. Ancak bunu yaparken milletimizin özünde var olan bağımsızlık duygusuna ve mukaddes değerlere bağlılığın bir göstergesi olarak, vatanı kurtarma hedefine ulaştıktan sonra yaralı düşman askerine merhamet duygularıyla davranmayı da ihmal etmemiştir.
Bu vatan için yüz binlerce şehit verilmiştir. Aziz şehitlerimiz vatanları uğruna canlarını seve seve feda etmekten çekinmemişlerdir. Mehmetler, Hasanlar, Yahya Çavuşlar, Seyit Ömerler ve adını burada sayamadığımız binlerce kahraman vatan evladı, üzerlerine düşen görevlerini hakkıyla ifa etmişlerdi. Aynı zamanda aziz şehitlerimiz, milletçe karşı karşıya olduğumuz her türlü problemin; dini, milli, tarihi, kültürel değerlerimizden aldığımız güçle ve ortak bilinçle çözebileceğimizi de bizlere göstermiş olmaktadırlar.
Çanakkale, vatanın her bölgesinden gelen insanımızın maddi ve manevi katkısıyla gerçekleşmiş bir zaferdir. Bu zafer, vatan evlatlarının yüreklerinin aynı noktada çarptığında bütün imkânsızlıklara rağmen neleri başarabileceğinin bir göstergesidir.
Bugün de aynı ruh canlı kaldığı sürece milletçe üstesinden gelemeyeceğimiz problem yoktur. Bu aziz vatanda her türlü tehlikeden uzak, güven ve huzur içinde yaşayan bizler, tüm şehitlerimize ve gazilerimize minnet ve şükran duygularıyla dolu olmalıyız. Yeni nesilleri bu bilinçle yetiştirmeliyiz.
Şehit ve gazilerimizin manevi mirası olan Çanakkale Zaferi'ni, yıldönümü olan bu 18 Mart gününde en kalbi duygularla kutlarken şehitlerimizi bir kere daha rahmetle anıyoruz.
Prof. Dr. İbrahim Hakkı YILMAZ Iğdır Üniversitesi Rektörü
Yorumlar
Kalan Karakter: