330Fasl-ı muhabbet atışma dörtlüleri

Çalışıp çabalarsın bal yapan arı gibi
Bir lokma yiyecekte balın yoksa ne çare
Yaşda geçip gidiyor kadın erkek hey gidi
Tutup geçinecekte halin yoksa ne çare
NUH SARIATEŞ İSKENDERUN

Evsahibi olmuşsa Erzurum un dadaşi
Konuk eder nice ozan şair kardeşi
İkrami izzeti şiir de bir Ayak Aşi
Yazamazsin eğer bir dilin yoksa ne çare
.......Şair Recep KARABIYIK..Bursa

Mazlumları yetimi görüp o zor anında
Uzatıp da tutacak kolun yoksa ne çare
Düştüğü yolda ona yoldaş olup yanında
Silkinip de koşacak yolun yoksa ne çare
Davut Akyıldız Kırıkkale

Dünya'da yolcu gibi yaşa biriktir azık
Her çiçeğe konupta balın yoksa ne çare
Cırcır böceği gibi boşa yaşadın yazık
Ömrün boşa geçtiyse malın yoksa ne çare..
Hasan ADA/İstanbul

Çelebioğlu'yum ben on gün oldu nerdeyim
Hastane köşesinde canım sıkkın dardayım
Yine şükredilecek şifa veren yerdeyim
Eğer sana verilmiş yılın yoksa ne çare...
Abdullah Çelebioğlu/DÜZCE

Kimsesiz garip isen koca dünya hanında
Uzanacak dost kardeş elin yoksa ne çare
Görmek duymak istersin gece gündüz yanında
Tutunacak çok sağlam dalın yoksa ne çare…
Dindari/Osman Dindar/ist.

Gönlüm yaralı şimdi ilâç fayda etmiyor
Yürümeye mecalin, halin yoksa ne çare!..
Dertler başa birikmiş; bırakıpta gitmiyor
Birlikte yürümeye yolun yoksa ne çare!..
Erdal Ünal (Dervişoğlu)-Ankara

Musa mısın denizi bölüp geçesin öte,
Suyu geçebilecek halın yoksa ne çare.
Firavun soyu sen ol, tapıyor isen puta,
Meramı anlatmaya dilin yoksa ne çare?
Emir ŞIKTAŞ IĞDIR

Tuttuğun altın olsa insan olmalı insan
Düşeni görmüyorsan malın olsa ne çare.
Söz ustası bir hatip olsan da hep konuşsan
Doğru konuşmuyorsan dilin olsa ne çare.
YUSUF LELİK /HATAY

Hamza gibi pehlivan Ali gibi cengaver.
Zulme sessiz kalana denilir mi şimdi er.
Allah yolunda eğer dökmediysen her gün ter.
Karun gibi maharet, malın olsa ne çare
Hasan ALTUNKAYNAK/ KAYSERİ

Dâvâ eri olup, yürü mertlik yolunda
Gayrın hakkı, hukuku bulunmasın malında
Menzile gitmek vardır Toluzâde kulunda
Hak sözleri söyleyen dilin yoksa ne fayda... İsmail TOLU/Kahramanmaraş

Bak şu sevgi bağına gör ki dikenler sarmış
Dikeni ni süsleyen gülün yoksa ne çare
Senin gibi aşkından nice çekenler varmış
Damla damla yaşından gölün yoksa ne çare
İsmail ŞİMŞEK (Gururi)/ARTVİN

Sen de Allah kulusun gelirim kapınıza
Bizi hoş karşılayan dilin yoksa ne çare
Selam verdim bayramda gülerek hepinize
Bir selamım alacak elin yoksa ne çare.
...Âşık Örmelî ÇAMAŞ/ORDU

Gece gündüz gezerim dağda hemde ovada
Dibinde oturacak çalım yoksa ne çare
Huzuru ararım ben bir sıcacık yuvada
Evime sereceğim çulum yoksa ne çare
Aşık Vehbi Gülen (Dağların Efesi)Hatay Şenköy

Nefesin sayılıdır, çok değerlidir zaman
Paran pulun malların, yalın olsa ne çare.
Şükürle geçsin anın, her dâim Rab'bini an.
Kur'anı okuyacak dilin yoksa ne çâre.
... Bayram Ali İLİK (BAYRAM'İ) Aksaray

Dünyanın çilesini, çekiyoruz an ve an
Boşa geçen zamana, her halükarda sen yan
Yalnızca Hakk'a inan, istikametle ayan
Varılan o menzilde, dalın yoksa ne çare.
Adem ÇAĞLI-Kırıkhan / HATAY

Dünya denen cenneti bak zalimler kaplamış
Dur diyerek uzanan kolun yoksa ne çare
Mazlumların sırtına zalim hançer saplamış
Hak yolunda söyleyen dilin yoksa ne çare
Ayşe Atlı Selen Ayselen Samsun

Ben bir mübtelayım şimdi gam ile kedere,
Bilsem düşermiydim evvelce rahmi madere,
İşbu derde sabredip edemedim idare,
Çözermi bilemedim lokman gelse ne çare.
Özcan Öztürk/Erzurum

Ol dedi o yaratan olduk bir kul dünyada
İman ağacında bir dalın yoksa ne çare
Önemsiz doğum yerin senin olsa Konya’da
Gülzarsın gül dalında gülün yoksa ne çare
Hasan Fayda / Konya

2Kalabalık yalnızlık çekiyor onca insan
Bir mazluma uzanan elin yoksa ne çare
Derdi ile dertlenip,kederine ağlasan
Empati gösterecek halin yoksa ne çare...
Zinet Ermiş/Almanya

Yürürsün hayli zaman dinlenmeye yatarsın
Kızgın olduğun anda, stresini atarsın
Sözün bittiği yerde, sözlerini yutarsın
Allah’ın bahşettiği elin yoksa ne çare..
ANKARA MEHMET İLER

Asırlar eskitmedi / girdin tarihle cenge.
Sanki ressam boyadı/bulandın binbir renge.
Gözleri kamaştırır / bakın uyum ahenge
Ardahan yollarında / gülün yoksa ne çare.
...Ömer PARLAK ( Adl-i ) / Ardahan

Zaman kötü insanlık kimselerde kalmamış
Bunca yaşananlardan hiç ibretler almamış
Can dost sandıkları mız yaraları sarmamış
Derdimin dermanını bulan yoksa ne çare... 
Bayram KAVUN/İZMİR

Nimetini yiyorken besmeleyi cekersin
Kıyamına durunca sen boynunu bükersin
Secdeye eğilince göz yaşını dökersin
Huzurunda açacak elin yoksa ne çare.
Rabia saylam taşdemir kırıkkale

Adem ile Havva dan yayıldık yeryüzüne,
Ahirete giderken,ilmin yoksa ne çare.
Azan bir nesil ile,dağıldık gün yüzüne,
Rabbine sığınacak,halin yoksa ne çare.
Seher Şentürk Samsun

Tapar oldu insanlar menfaat denen puta
İşlerine yarayan malın yoksa ne çare
Olsun da o menfaat benzese minik bite
İç edip emilecek pulun yoksa ne çare
Fatih KARSUYU / KONYA

Çok yoruldun ardına, yaslan artık ey gönül
Dünyada tutunacak, dalın yoksa ne çare.
Ne bekliyordun benden, uslan artık ey gönül
Sevgiyle uzanacak, elin yoksa ne çare... Yekta Aydın (/) İstanbul

.....Muhabbetle dolmalı insan denen bu varlık
Kısmete tutunursa görmez ki hiç bir darlık
Beraber bu dünyada hem kolaylık hem zorluk
Ayağa kaldıracak halin yoksa ne çare.
ZİYA NURDAN/ANKARA

Hayat dümdüz değildir inişte var çıkışta
Engelleri aşmaya yolun yoksa ne çare
Sular ters çerilemez kader denen akışta
Mutmain bir gönülle elin yoksa be çare.
Asım YAVAŞ /İSTANBUL

Bir insan yaş almadan,anlamıyor gün yıldan
Gençliğin bir verdiği, halin yoksa ne çare
Ömür dediğin ne ki, çırpıyor canı yelden
Bir tas suyun, verecek, elin yoksa ne çare
Yurdanur İŞLEYEN/AMASYA

Sermen sefil geçerse arkadaş senin günün
Ters yollara giderse doğru olanda yönün
Kırılmış dagilmışsa yaprak ile bedenin
Sana gölge olacak dalın yoksa ne çare
NUH SARIATEŞ İSKENDERUN

Gün geçmezki hergece girersin sen ruyama
Sevgi verir neşe verir güzelliğin dünyama
Bu mevsimde olmaz deme bana zor dayama
Dar günümde bir özveri hal olmazsa ne çare
.....Şair Recep KARABIYIK...Bursa

Yürüdüğün hedefin karanlık bir yol ise
Amaç gaye sadece alacağın pul ise
Yoldaki arkadaşın şerre batmış kul ise
Boşuna yürüyorsun halin olsa ne çare
YUSUF LELİK /HATAY

Sen de Allah kulusun gelirim kapınıza
Bizi hoş karşılayan dilin yoksa ne çare
Selam verdim bayramda gülerek hepinize
Bir selamım alacak elin yoksa ne çare.
...Âşık Örmelî ÇAMAŞ/ORDU

Kör-topal yürüyorum acımasız bu yolda
Kuş misali tünüyom her gün ayrı bir dalda
İyilikten marazlar doğuyormuş her halde
Bunları anlatmaya dilin yoksa ne çare!..
Erdal Ünal (Dervişoğlu)-Ankara

Gece gündüz gezerim dağda hemde ovada
Dibinde oturacak çalım yoksa ne çare
Huzuru ararım ben bir sıcacık yuvada
Evime sereceğim çulum yoksa ne çare
Aşık Vehbi Gülen (Dağların Efesi)Hatay Şenköy

Mazlumlar kan ağlıyor arşı inletir sesi
Yüreğinde kalmış bak birçoğunun hevesi
Zulme yürek dayanmaz yanmış gönül kafesi
Bu acıyla ürperen solun yoksa ne çare
Ayşelen Ayşe Atlı Selen Samsun

Mevsimidir şimdi bahar gelmiş her tarafa,
Balkanlardan yaz gelmez bir türlü bu tarafa,
Ne sıcağız ne soğuk düşmüşüz bir ârâfa,
Meteorolojiden bir haber yok ne çare.
Özcan Öztürk/Erzurum

Kader deben yazıya kimse engel olamaz
Nasipte yoksa eğer kişi çare bulamaz
Yazmışsa levh-i kalem kişi karşı duramaz
Hüküme asi olsan dilin olsa ne çare
Asım YAVAŞ/ İSTANBUL

Milletçe sevinelim bayrama erişince
Hal hatırı soralım buluşup görüşünce
Kurban eti paylaşmak ne güzel bir düşünce
Dostuna uzatacak gülün yoksa ne çare..
Hasan ADA/İstanbul

Burunları havada isterler bilinmezi
Şükürsüz kanaatsız, al derler alınmazı
Hal bilmez zora sokar bul derler bulunmazı
Kaf dağından gelen al gülün yoksa ne çare
Fatih KARSUYU / KONYA

Her yerden kuşatıldık,kurtulmanın zamanı
Emperyal zihniyetin yoktur dini imanı
Sömürmek tek amacı,emerek insan kanı
Ona cevap verecek,dilin yoksa ne çare..
Zinet Ermiş/Almanya

Ta ezelden ebede, kapanmaz yârelerin
Yaşam çok acımasız, bulunmaz çarelerin
Küresel ısınma var, kurumuş derelerin
Gürül gürül akacak, selin yoksa ne çare... 
Yekta Aydın (/) İstanbul

Merhameti kalmamış öldürür çoluk çocuk.
Vicdan dersi almamış, insan değil bu mahluk.
Yapılan bu vahşete, bizde seyirci olduk.
Ona buğuz edecek, dilin yoksa ne çâre.
... Bayram Ali İLİK (BAYRAM'İ) Aksaray

Beceriksiz insanlar demez ki bende kusur
Öyle koyu inat ki acı verse de nasır
Bazıları bön yaşar gitse de yarım asır
Kaşımaya takatin kolun yoksa ne çare..
ANKARA MEHMET İLER

Allah yaratmış kulu alemi acep niçin
Güzel konuş Hayırli düşün insanlık için
Her iki cihanda da mutlak olmalı geçim
Ahirette dikili dalın yoksa ne çare
Davut Akyıldız Kırıkkale.

Gün olur hataların can özünden ağlatır
Andıkça günahını yüreğini daglatir
Çaresizilik çökünce elin kolun baglatir
Yetimlere uzanan kolun olsa ne fayda
Rabia saylam taşdemir kırıkkale

İnsan yanlış yaparsa vicdanı hesap sorar,
Bilirsin nafile iş yorucu olup durar,
Halkını seven için halkı kendini yorar,
Halkın içinde senin gülün yoksa ne çare.
Emir ŞIKTAŞ IĞDIR

Söyle kime şikayet, etmeliyim ben seni,
Her tarafın dikendir, gülün yoksa ne çare.
Adam sandım tutuldum, yaktın yıktın sen beni,
Sıkışınca tutacak, dalın yoksa ne çare...
KILIÇ'I ZÜLFİKAR KILIÇ)/KAYSERİ

Üstten bakar kibirden birazda malı varsa
Gururlanir sevinir çoktur
eviyle arsa
Ziynetiyle donanıp dev aynasında görse
Beşer sonun ölümdür amel yoksa ne çare
Elif DEMİR ADANA

Dâvâ eri olup, yürü mertlik yolunda
Gayrın hakkı, hukuku bulunmasın malında
Menzile gitmek vardır Toluzâde kulunda
Hak sözleri söyleyen dilin yoksa ne fayda... İsmail TOLU/Kahramanmaraş

Musa gibi gelmedik hani bizim asamız,
Üryan geldik üryanız şalın olsa ne çare.
Yusuf kaldı mazide boşunadır tasamız,
Çölde köksüz ağacız dalın olsa ne çare. Ozan Baki (Mümin Üstün) Vezirköprü Samsun

Devletleri yöneten bakanlar baş bakanlar
Gazze’deki zulüme bigâne boş bakanlar
Sessiz sedasız kalıp aylardır hoş bakanlar
Gözlerinden boşanan selin yoksa ne çare…
Dindari/Osman Dindar/ist.

Kapıldım gidiyorum dünyanın hevesine
Ya rabbim çok şükürler aldığım havasına
Herkes sahip çıkarken kurbanlık devresine
Kesecek mecal mi var malın yoksa ne çare
Elif DEMİR ADANA

Yaradılana karşı sevgiyi oldurmuşuz
Daima hoşgörüde dilin yoksa ne çare
Yalan dünya dedikçe doymadan doldurmuşuz
Gerekince uzanan elin yoksa ne çare
...F.Dila REYHAN (Fatmacan)/BURSA

Zalimin zulmü ile, müslüman kan ağlıyor
Oradaki feryatlar, gönlümüzü dağlıyor
Sessizlik her ortamda, sürekli de çağlıyor
Tepkilerde cihatsız, elin olsa ne fayda..
Adem ÇAĞLI-Kırıkhan / HATAY

Özüne ve sözüne güvenip sır verdiğin
Adam sanıp döşeği en kabaca serdiğin
Gönül bahçenden gülü sümbülleri derdiğin
Kadir kıymet bilecek kulun yoksa ne çare...
Hüseyin Zarar/Ankara/(Firari)

Umuru dünya gelir geçer sakın üzülme,
Namertlerin huzurunda ezilip büzülme,
Sükutu hayale uğradın diye bozulma,
Bülbüle naz edecek gülün yoksa ne çare.
Özcan Öztürk/Erzurum

Düne övgü ne kolay hani var mı çabanız,
Harman sürmek isterken el de var mı yabanız,
Ter dökmüyoruz artık başta para babanız,
İnsan olamayınca malın olsa ne çare. Ozan Baki (Mümin Üstün) Vezirköprü Samsun

Bal yerine, dilinden, sanki zehir akıyor,
Yuvasını terk eden, gözlerinden döküyor.
Olur olmaz sözlere, boyunları büküyor,
Gönülleri alacak, dilin yoksa ne çare...
KILIÇ'I(ZÜLFİKAR KILIÇ)/KAYSERİ

Ahlâkın anlamını bilenler sanki muaf
Hukuku çiyneyenler hepisi bilgin tuaf
Kuldan utanması yok adalet ölmüş insaf
Hakkın üstünlüğünü bilen yoksa ne çare
Asım YAVAŞ /İSTANBUL

Gönül kapısın açan hikmet vardır kelamda
Bu sırra eremeyen hliin yoksa ne çare
İstersen sözcüklerin ustası ol alemde
Gerçekleri söyleyen dilin yoksa ne çare
İlker DURMUŞ/İZMİR

Kadir Mevlâ kuluna ömür vermiş süreli
Azmini şoklayacak pilin yoksa ne çare
Meramı aklayacak dostla müşavereli
Ömrü imar etmeye dilin yoksa ne çare.
-muhacir bozkurt-Mustafa Kütükcü/DENİZLİ.

Şu ayrılık ateşi,yakar düştüğü yeri
Söndürecek kuvvetin,halin yoksa ne çare?
Günler ömürden gider,dönmez bir daha geri
Gamsız, dertsiz,kedersiz,yılın yoksa ne çare?...
 Cahit ADA/Çorum

Batıya hep özendik yanlış yollara gittik
Şaşırdık pusulayı dere tepede bittik
Arıya şerbet verdik çiçekleri yok ettik
Kovanların içinde balın yoksa ne çare..
Bayram Bozyiğit/İstanbul

Kaderini değiştir, takılma sen yarına
Zamanı kıymetlendir, harcama efkarına
Acı günler tez geçer, girme ahûzarına
Metanet göstermeye, halin yoksa ne çare...
Yaşar TEMİRLİ (Işıkhan)/Bozüyük _BİLECİK

 Muhacir dolandığın hür vatanın uğruna
Canını vermez miydin, düşmez miydin bağrına
Duyan yok mu diyerek tam istiklâl çağrına
Uyanlara açılan yolun yoksa ne çare…
-muhacir bozkurt-Mustafa Kütükcü/DENİZLİ.

Yalanı hakikate üstün tutup övmüşsen
Gerçeği söyleyene garez güdüp sövmüşsen
Zayıf anı kollayıp ilk fırsatta dövmüşsen
Doğruluğun yurdunda ilin yoksa ne çare.
-muhacir bozkurt-Mustafa Kütükcü/DENİZLİ.