ABBAS BOZYEL IĞDIR VALİSİ SAFFET KARAHİSARLI UYGULAMALARIYLA TUNCELİ VALİSİNİN DURUMUNA DÜŞMÜŞTÜR

Bunu Leyla Zana Iğdır’da yaptığı mitingde söyledi. Ey Iğdır’ın ileri gelenleri, Büyükleri, Aksakalları, Ey karşımızda duran siyasi irade Leyla Zana’da mı gözünüzü açmıyor?  Anneler, babalar, çocuklarınızın geleceği sizin için hiç mi önemli değildir? 29 Mart gecesi, 22 Temmuzda Iğdır’ı işgal eden  zihniyet tarafından her birinin hayatı tehdit ve tehlike altındadır. 22 Temmuz seçiminde 10 bin oy aldım, 20 bin oy aldım diyen zihniyet aynı   tempoyu 29 Mart seçiminde de devam ettirmektedir. Halkımızı kandırmaktadırlar.”    
    MHP merkez karar yönetim kurulu üyesi eski Iğdır milletvekili Abbas Bozyel MHP seçim bürosunda yaptığı basın toplantısında “Iğdır Valisi Saffet Karahisarlı’nın bir  AKP’li gibi çalıştığını iddia ederek Iğdır valisi de Tunceli Valisinin durumuna düşmüştür” dedi. Türk kamuoyunun dikkatini bir noktaya çekmek istiyorum. Iğdır’da haksızlığın ve hukukçusuzluğun, ayrıştırmanın, kutuplaştırmanın, çatıştırmanın tarafı olarak Iğdır Valisine sesleniyorum. Iğdır’ın eşrafını, hacısını, hocasını Kayseri’den Ankara’ya varana kadar  kimleri aradıysa kendisi iyi bilir. Aradığı kişilere “ben Başbakan’a söz verdim ne olur seçilmeyecekse bile AKP’nin bugünkü oyunu koruyacak şekilde oy verin. Fazla oy verin başbakanın önünde kendimi koruyayım kollayayım. Yapmış olduğu çıkışlar devlet adamlığına yakışmaz. Binlerce yıllık devlet terbiyesini, devlet geleneğinin çivisini çıkaranlardan birisi olarak Valilik göreviniz bittiği zaman vicdanınız nasıl rahat edecek? Asıl rahat edecek devlet tarihi içerisinde böyle taraflılığınızla anılırsınız. Bazıları çocuklarına tertemiz lekesiz bir ünvan, bir ad bırakırken, siz devletin çivisini yerinden çıkarmış siz devletin tarafsızlığını yitirmiş bir vali olarak anılır bir nam bırakırsınız bu ayıptır, bu ayıpta size yakışmaz. Bizim Allahtan başka kimseden korkumuz yok. Bu vatan topraklarını bize armağan eden şehitlerimiz, atalarımız sınırları kanla çizen ecdadımıza vatan borcumuz var. Ne bundan sonra kaybedecek bir insanımız, nede vatan toprağımız var, nede terk edecek bir ilimiz, nede verecek bir toprağımız var. Tunceli valisinin akıbetini gördünüz, insanları bir partiye kanalize etmek Sovyet Sosyalist Cumhuriyetinde kalmış tek parti tarihe karıştı. Hem de halkın tekmeleriyle karıştı. Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk milli iradesine millete dayanarak kurduğu ‘Hakimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir’ dediği Türkiye Cumhuriyetini tek parti haline dönüştüremezsiniz buna da asla müsaade etmeyiz. Bu ülke sahipsiz değil bu vatan sahipsiz değil. 18 yaşında korkmadık, 30 yaşında korkmadık, 50 yaşını geçmiş biri olarak bundan sonrada korkmayız. Ölümden korkmuyoruz, bu toprakları PKK’ya ve PKK yandaşlarına vermeyeceğiz. Bu toprakları ve yönetimi biz PKK’ya vermeyeceğiz. PKK ile  kapalı kapılar ardında iş birliği yapan bugün karşımızda siyasi bir zihniyet olarak duran kişi ve kişilere biz teslim etmeyeceğiz. Onların bize karşı uyguladığı siyasi bir ihtiras değil dağdaki PKK örgütü ile kapalı kapılar ardında yaptığı anlaşmanın sonucu PKK örgütüyle yaptıkları anlaşma sonucu karşımızda duruyorlar. Milliyetçi Hareket partisi baldırı çıplakların partisidir diyen zihniyetlere sesleniyorum, dün babalarınız camide namaz kılamazken biz gençlik olarak cami önünde nöbet tuttuk. Cadde ve sokaklarımız devlete isyan eden terör örgütlerince işgal edilmek istenirken etten bir duvar örmüştük. Osmanlı devleti de böyle yıkıldı, azınlıklarda önce yerel yönetimi ele aldı siyasi ve hukuki egemenlikler el değiştirdi  şimdi Iğdır’da siyasi egemenliğe el değiştirmek, yerel yönetime el değiştirmek istiyorlar. Iğdır’ı federal yönetime bölmek isteyenler ve bu federal yapının Kürdistan olmasını isteyenler işbirliği neticesinde Iğdır’ında Kürdistan toprakları içerisinde yer almasını isteyenlerin olduğunu biliyorsunuz. Bunu Leyla Zana Iğdır da yaptığı mitingde söyledi. Ey Iğdır’ın ileri gelenleri büyükleri, Aksakalları, Ey karşımızda duran siyasi irade Leyla Zana’da mı gözünüzü açmıyor.  Bu işbirliği değil de nedir. Buradan işbirliğinizi ilan ediyorum. Yavaş yavaş  beyaz eşyalar yardımlar dağıtılmaya başlıyor. Iğdırlı, Ermenilerin kendilerini tandır damına doldurarak vahşice katlettikleri zamanlar, ne Moskova zulmü, kendisini tehdit eden isyanlar çıkaranların karşısında asla sinmemiştir. Bugünde sinmeyecektir. Anneler, babalar, çocuklarınızın geleceği sizin için hiç mi önemli değildir? 29 Mart gecesi, 22 Temmuz’da Iğdır’ı işgal eden  zihniyet tarafından her birinin hayatı tehdit ve tehlike altındadır. 22 Temmuz seçiminde 10 bin oy aldım, 20 bin oy aldım diyen zihniyet aynı   tempoyu 29 Mart seçiminde de devam ettirmektedir. Halkımızı kandırmaktadırlar. Bu oyun, yalan ve tezgahlara halkımız kanmasın, ikinci bir 22 Temmuz olayı yaşanmasın, biz Mustafa Kemal Atatürk gibi bir direnişe sahibiz. Etrafımız ateş çemberiyle sarılmışken, bizler  Mustafa Kemal ruhu içersinde bu ateş çemberinden çıkacağız. Iğdır’da Allah’ın izniyle seçimi kazanacağız. Iğdır Valisinin milletimize karşı uygulamış olduğu bu haksız ve yanlı yaklaşımını kınıyoruz.  Vali devletin valisi olmalıdır. İnsanları arasında ayrım yapmamalıdır. Bir partinin propagandasını açık alenen yapan Vali olmamalıdır.” dedi…