Bu eser, insanı geçmişe götüren, unutulanları hatırlatan, anıları tazeleyen ve okurken duygulandıran etkileyici bir kitap. Iğdır’ın evladı olan Gökçen Parlar Ünal, iki köklü konuyu işlerken okuyucuyu derin bir hüzne sürüklüyor. Kitapta ele alınan hikayeler, 1917 yılında bölge insanının yaşadığı sürgünler, katliamlar ve Aras Nehri’nin azgın sularına kapılarak yaşamını yitirenlerin acı dolu öykülerini yüreklere işliyor.
Yazar, eserine fazla duygusallık yüklememiş olsa da, konuların gerçekliği ve anlatımındaki ustalık, hepimizin içini sızlatan 100 yıllık yaraları tekrar gün yüzüne çıkarıyor. Kitapta, “kaçgöç” olarak adlandırılan zorunlu göçün dramatik yönü ile bir baba ve kızının yürek burkan hikayesi, okuyucuyu derinden etkiliyor.Gökçen Parlar Ünal’ın muhteşem anlatımıyla, okurken gözyaşlarına hâkim olmak neredeyse imkânsız. Ancak kitabın detaylarını açıklayıp gizemini bozmak istemem. Şunu söyleyebilirim ki, bu kitap her Iğdırlının mutlaka okuması gereken, geçmişimizi hatırlatan ve yaşananları unutturmayan bir eserdir.Emeğine ve yüreğine sağlık, Gökçen Parlar Ünal. Teşekkürler.
Allahverdi Şıktaş
Yazar, eserine fazla duygusallık yüklememiş olsa da, konuların gerçekliği ve anlatımındaki ustalık, hepimizin içini sızlatan 100 yıllık yaraları tekrar gün yüzüne çıkarıyor. Kitapta, “kaçgöç” olarak adlandırılan zorunlu göçün dramatik yönü ile bir baba ve kızının yürek burkan hikayesi, okuyucuyu derinden etkiliyor.Gökçen Parlar Ünal’ın muhteşem anlatımıyla, okurken gözyaşlarına hâkim olmak neredeyse imkânsız. Ancak kitabın detaylarını açıklayıp gizemini bozmak istemem. Şunu söyleyebilirim ki, bu kitap her Iğdırlının mutlaka okuması gereken, geçmişimizi hatırlatan ve yaşananları unutturmayan bir eserdir.Emeğine ve yüreğine sağlık, Gökçen Parlar Ünal. Teşekkürler. Allahverdi Şıktaş 
