Azerbaycan Kars Başkonsolosluğu, Iğdır Valiliği ve Iğdır Üniversitesi işbirliğiyle düzenlenen programda günümüzde Türkiye-Ermenistan sınırında yer alan Aras Nehri kıyısındaki Halıkışlak ve Bagaran’ın ayrılık ve özlemle yoğrulmuş tarihine ışık tutuldu.
Programa, Iğdır Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ekrem Gürel, Iğdır Vali Yardımcısı Ahmet Nuri Demir, Azerbaycan Kars Başkonsolosu Zamin Aliyev, il protokol üyeleri, basın temsilcileri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Türkiye ile Azerbaycan’ın milli marşlarının seslendirilmesiyle başlayan Mehmet Duman'ın moderatörlüğündeki program, protokol konuşmalarıyla devam etti.
Programda konuşan Rektör Prof. Dr. Gürel, coğrafi sınırlarımızın her ne kadar haritalarda çizili olsa da kültürel bağlarımız, ortak hafızamız ve insani yakınlığımızın bu sınırların çok ötesinde olduğunu belirtti.
Rektör Gürel, “Aras Nehri, bölgemiz için sadece bir nehir değil, bir tarih ve bir kültür taşıyıcısıdır. Nehrin öte yanında kalan hikâyeler, ezgiler, gelenekler bizler için uzak değil, bilakis tanıdık ve bizimdir. Bu yönüyle bizim için birlikteliğin, kardeşliğin ve ortak mirasın sembolüdür Aras Nehri… “Aras’ın Öte Yanı” programını hayata geçiren proje ekibimiz de tam olarak bu bilinçle hareket ediyor ve bu yönüyle hem akademik dünyaya hem de kamuoyuna çok değerli katkılar sunmayı hedefliyorlar.” dedi.
Iğdır Vali Yardımcısı Demir de projeye emek veren tüm proje ekibini tebrik ederek bu mirası yaşatmanın ve gelecek kuşaklara aktarmanın herkesin ortak sorumluluğu olduğuna dikkat çekti.
Azerbaycan Başkonsolosu Aliyev ise Türkiye-Azerbaycan dostluğuna vurgu yaparak bu dostluğun bu tür programlarla daha da pekişeceğini dile getirdi.
Ali Parim: Aras Bizim Can Suyumuzdur
Gösterim öncesinde belgesel üzerine bir sunum yapan yönetmen Öğr. Gör. Ali Parim, “Aras ismi bu coğrafyada çok önemli bir yere sahip. Pek çok insanın ya ismi ya da soyismi Aras’tır. Aras Nehri bizim can suyumuzdur. Medeniyetimizin kaynağıdır. Biz de hem Aras’ın bu yönüne dikkat çekmek hem de Aras coğrafyasında yıllardır konuşulmayan, görmezden gelinen bir hafızayı kayıt altına almayı hedefleyerek çektik belgeselimizi. Aras Nehri’nin karşı kıyısına bakarken bir zamanlar aynı toprağı paylaşmış insanların sessizliğini duyuyorsunuz. Bu sessizlik, sınırların çizdiği coğrafi ayrılıktan çok daha derin bir kopuşu anlatıyor. Belgeselde anlatılan Hacı Bayram – bugünkü adıyla Bagaran – kaybolmuş bir belleğin, zorla silinmiş bir kültürel hafızanın simgesi. O topraklarda yaşamış insanların torunlarıyla konuşmak, onların hafızalarındaki köprüleri bulmak bizim için çok kıymetliydi.” ifadelerini kullandı.
Belgesel gösterimi ve Kafkas dansı gösteriminin ardından Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesinden Tolgahan Tiktaş ile Durmuş Ali Öztürk, Kültür Bakanlığı Ses Sanatçısı Barış Alçay ve Âşık Atacan Eprüzoğlu tarafından Aras Nehrine yazılmış türkülerden oluşan bir konser verildi.
Yorumlar
Kalan Karakter: