Asim-Derden Başbakan Erdoğana 1915 Olayları Hakkında Açık Mektup

                     24 Nisan 1915 tarihinde tehcir uygulanmamış tam aksine Ermeni çete liderleri ve isyancıları tutuklanış tarihidir. Tehcir 27 Mayıs 1915 tarihinde karara bağlanmış 1 Haziran 1915 tarihinde yayımlanmıştır. Bu uygulamaya da Ermeni vatandaşlarımızın hepsine uygulanmamıştır.

                     Sizde taktir edersiniz ki! Dünya tarihi içerisinde çeşitli devletler savaş halindeyken içerisinde yaşayan vatandaşlarına bu şekildeki isyancı azınlıklara bazı tedbirler uygulama gereği duymuşlardır. Bu uygulama esnasında soğuk ve salgın hastalıklardan dolayı ölümler gerçekleşmiştir o dönem Osmanlı ahalisi ve ordusu içerisinde de soğuk ve salgın hastalıklardan dolayı yüzlerce Osmanlı askeri ve ahalisi ölmüştür. Tehcir esnasında yaşanan bu ölümler soykırım yapıldı manasına gelmez, Bu ölümlerden dolayı Osmanlı devletinin devamı olan Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı görevini yürüten ve devlet sorumluluğu içerisinde tehcire maruz kalan Ermenilerin, geçmişte vatandaşımız olan ve halen vatandaşımız olarak yaşamlarını ülkemizde devam eden torunlarına başsağlığı dilemeniz kadar normal bir durum olamaz.

                     Bu başsağlığı mektubunun iyi niyetli olarak hazırlandığına da eminiz, sizin yönetimde bulunduğunuzdan beri hep savunduğunuz tezi de desteklemişizdir. Bu konunun “Parlamentoların değil tarihçilerin işi olduğu” konusunda sizinle hem fikiriz, bu olayların siyasi ve rant olarak kullanmaktan çıkartıp asıl işin uzmanlarına teslim edilmelidir. Başsağlığı açıklamanızın diplomatik bir dille kaleme alınmasından dolayı halkımızda ve başka gruplarca yanlış anlaşılmalara sebebiyet vermiştir. Sanki kabullenmiş veya özür dilenmiş manasında algılanmasına sebep olmuştur. Mektup içerisinde Ermeni çetelerinin katliamına uğramış Iğdır, Erzurum, Kars, Erzincan, Bayburt, Gümüşhane, Ardahan, Ağrı, Van, Muş, Bitlis, Batman, Adana ve Diyarbakır’da da ölen aile büyüklerimiz de dile getirilse ve onların torunu olan bizlere de keşke başsağlığı dilenseydi.

                 Sizin de belirtiğiniz gibi o dönem karşılıklı acılar yaşanmış, ama bu mektupta acının bir tarafı ele alınmış bir tarafı unutulmuştur. Vatandaşı olduğumuz bu ülkeyi yöneten Başbakanımız tarafından unutulmak bizleri incitmiştir. İyi niyetli Başsağlığı mektubunuzun tek taraflı olarak televizyonda açıklandığında dinleyen 11 yaşındaki kızım bana sordu baba biz Ermenileri öldürmüşmüyüz ki Başbakanımız başsağlığı diliyor. Toplumdaki bu yanlış anlaşılmanın düzeltilmesi ve Ermeni çetelerince aile büyükleri katledilen torunlar olarak bizde sizden bir başsağlığı dileği arzulamaktayız. Saygılarımla…. Göksel GÜLBEY Uluslararası Asılsız Ermeni İddialarıyla Mücadele Derneği ASİM-DER Yönetim Kurulu Başkanı