Bdp Iğdır'da Nevruzu Kutladı

        Iğdır BDP İl Başkanlığı tarafından Çevre yolu üzerindeki alanda düzenlenen Nevruz kutlamalarına yaklaşık 3 Bin kişi katıldı.      Geçen yıllara nazaran katılımın az olması gözlerden kaçmadı.         Nevruz kutlamalarına Iğdır Eş Belediye Başkan Adayları, Mevcut Belediye Başkanı Hüseyin Malk, Iğdır Milletvekili Pervin Buldan, Ağrı BDP Belediye Başkan Adayı Sırrı Sakık ve partililer katıldı.         Açılış konuşmasını yapan Iğdır Milletvekili Pervin Buldan, "Nevruz isyandır. Nevruz aynı zamanda zalimlere karşı baş kaldırmadır. Bu coğrafyada zalimlerin zulmü hiçbir zaman bitmedi.  Mazlumlar sürekli ezildi. Ama mazlumlar zalimlere karşı baş kaldırdı sürekli. Bu günde bu coğrafyada bu kürdistanda  zalimler zulüm ediyor. Mazlumlara karşı. Bu gün bu meydanda da gördüğünüz gibi Kürdistan'ın her yerinde her karış toprağında  zalimlere karşı bir direniş var. İşte bunun için siz değerli halkımızıda  dim dik ayakta olduğunuz için kutluyoruz. Avrupa insan hakları mahkemesi sayın Öcalan'ın  ömür boyu ceza evinde kalmasını  insan hakları sözleşmesine  aykırı olduğu kararını aldı. Ve bu karar siz onurlu halkımızın sayesinde oldu. Sizleri kutluyoruz ey değerli halkımız. Ama bu karar karşısında Adalet bakanının yapmış olduğu açıklama bu defter kapanmıştır. Sayın Öcalan'ın özgürlüğü söz konusu değildir diyor.  Biz buradan  Bekir Bozdağ'a da sesleniyoruz. O defter alanlarda  meydanlarda halkımız tarafından yırtılacaktır. Sayın Öcalan özgürlüğüne kavuşacaktır.  2015 yılı Kürtlerin yılı olacak. 2015 yılı bütün siyasi tutsakların özgürlüğüne kavuştuğu bir yıl olacak. 2015 yılı sayın Öcalan'ın özgürlüğe kavuştuğu bir yıl olacak. Yarın Diyarbakır'da Amedde  Sayın Öcalan'ın ikinci mektubu okunacak.  Geçen yıl okunan mektuptan sonra bu bir yıllık süreç içerisinde tek bir cenaze bu coğrafyaya gelmedi. Ne bir asker öldü, nede bir gerilla yaşamını yitirdi. Bütün bunlar sayın Öcalan'ın başlatmış olduğu bu süreç sayesinde oldu. Yarın Amedde  Nevruzunda ikinci mektubu okuyacağız. Bu ikinci mektupla verilecek olan mesajda sayın Öcalan hükümete ve devlete belli bir süre daha tanıyacak. Bu süre içerisinde  eğer adım atılmazsa  hükümet adım atmazsa devlet adım atmazsa sayın Öcalan süreçten çekilebilir. Biz sayın Öcalan'ın süreçten çekilmesini istemiyoruz.  Bunun için hükümetin acilen adım atmasını istiyoruz. Bunun için sayın Öcalanın mutlaka  yarın okunacak mektubunun dikkate alınmasını istiyoruz.  Bu coğrafyaya artık cenazelerin gelmesini istemiyoruz.  Dağdaki ve ceza evlerindeki insanlarımızın  gelip aileleriyle siyaset yapmasını istiyoruz. Yarın okunacak olan mesaj çok önemli ben gidip o mesajı Kürtçe okuyacağım." dedi.         Daha sonra konuşan Ağrı Belediye Başkan Adayı Sırrı Sakık, "Duvarlarımızda gencecik resimler ya dağlarda gerilladır.  Ya gerilladır toprağın altındadır.  Ya gerilladır zindandadır.  Duvarlar bizim halimize ağlar. Herkesin cebinde kaybettiği çocukların resimleri vardır. Yaraları vardır. Gün bu acıları yaraları dindirme günüdür.         2013 Nevruzunda Diyarbakır'da  silahlar miyadını doldurdu. Demokratik siyaset hayat bulsun. Biz sayın Öcalan'ın dediği bu projeye evetmi hayırmı diyeceğiz. İşte 30 mart bizim için onu ifade ediyor. Batıda belli şer odakları vardır. Onlar ırkçıydı. Onlar faşisti. Onlar tabiri caizse ittiler it. Onlar çatışma döneminde  gelen askerin ve polisin cenazesinde timsah göz yaşı döküyorlardı.  Kürtlere saldırıyı gerçekleştiriyorlardı. Bir yıldır ne gerilla ne asker nede polis ölüyor.  Peki bu it çetelerine ne oluyor Kürtlere saldırıyor. Fetihiyede, Alanyada, İzmirde, Urlada, Tekirdağda, Bursada, noluyor bunlara,  bunlar kan ve gözyaşı istiyorlar. Kürtlere saldırıyorlar.         Batıdaki Kürtler bu ceberut devletin zulmünden terk edip gitmiş oralarda o toprakları kendisine vatan edinenler  hiç kimsenin malına mülküne namusuna el uzatmadılar. Benim bir kimliğim var ben bu kimliğimi hayatın her alanında savunuyorum. İşte bu it takımı Kürtlere saldırı düzenliyor.  Ve sonra dönüp ne diyorlar. Biz Mustafa Kemal'in Askerleriyiz. Çünkü Mustafa Kemal ve askerleri başta İsmet İnönü, bu topraklarda çok zulüm ettiler. Kürtlere zülum politikaları uyguladılar.  Zanediyorlar ki yine askeriz dediğimiz zaman  Kürtler bizden korkacak. Valla siz Mustafa Kemal'in askeri değil genarali olsanız bile  Kürtler size boyun eymeyecek. O it takımına buradan sesleniyorum. Biz çatışma kavga silah ve ölüm istemiyoruz.  Bir daha Allah'uteala bu topraklara çatışmayı nasip etmesin. Birtek silah patlamasın ama ey it çeteleri eğer siz kendinize güveniyorsanız  Aha burada Kürdistan ın bütün dağları  Ağrı'nın agiri dağıdır.  Süphan ve Tendürek dağıdır.  Kürt gerillası orda yüreğiniz yetiyorsa gelin orda savaşın. Siz zülüm politakalarıyla var olmaya çalışıyorsunuz. Sizin bizden üstün tarafınız ne siz kimsiniz kim Kürtler sizin zulm politikalarınıza boyun eğmedi. Eğer size boyun eğmiş olsaydık Cumhuriyet kurulduğundan bu güne kadar  bu topraklara nasıl gelmişsiniz.  Askerinizle, Topunuzla, Tüfekinizle, red ve inkar politikalarınızla gelmişsiniz. Zülum politikaları uygulamış köyleri yakmışsınız.  Faili mechul cinayetleri işlemişsiniz.  Berkin Elvan için istanbulda yüzbin insan toplandı. Roboski de 12 yaşında bir çocuk sevgilisine sırf kontur almak için oraya gitmişti ama bu acımasız ve zalim devlet f16 larına talimat vererek Kürtleri parçaladı. O olaydan bir gece sonra yüz binlerce insan taksimde yeni yıl kutlamaları yaptılar. Sizin vicdanınız batsın sizin insanlığınız batsın. Ölümün ve acının arasına ayrım koyan sizsiniz. Kürtleri dışlayan sizsiniz. Eniyi Kürt ölü kürttür diyen sizsiniz. Bir Süleyman Demirel vardı. Oda bir açıklama yapıyor diyor bu bir cinayettir. Peki Süleyman Demirel sen bu ülkede başbakanlık ve Cumhur başkanlığı yaptın. Senin döneminde 3500 köy yakıldı. 17.500 faili mechul cinayet oldu. Sen Başbakan'dın fıratın kenarında bir kuzunuz kaybolsa bunun sorumlusu  benim diyordun.  Sonra sen iktidar olduğunda biz katili yakalayıp getirip sana teslim ettik. Jandarma komutanıydı. Sen ise onu terfi ettirdin. Fırat oluk oluk kan aktı. Siz gelin bu kürt halkına karşı işlenen cinayetlerin hesabını verin." dedi.         Şehit Türkler Anıtı bitişiğindeki meydanda yapılan Nevruz kutlamaları olaysız bir şekilde dağıldı.