• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • Genel Haber
  • Kültür & Sanat
  • Gündem
  • Siyaset
  • Sağlık
  • Spor
  • Eğitim
  • Resmi İlanlar
  • Duyurular Haberler
  • Ara
SON DAKİKA:
13:47
Iğdırlı Gazeteci ve İş İnsanı Nihat Aras Didim’de Yeni İşletmesini Hizmete Açtı
13:46
Serdar Ünsal'dan George Aslan’a,tepki "Asıl Soykırımı Ermeniler yapmıştır."
11:36
Kayısı Hasadında Sona Doğru: Üretici Fiyatlardan, Tüccar Pazar Sıkıntısından Şikâyetçi
00:45
Iğdır’da İsrail’i Kınama Mitingi Düzenlenecek
00:35
Vali Ercan Turan’dan Anlamlı Ziyaretler ve Katılım
00:03
Bahçeşehir Koleji Yaz Şenliği Iğdır'ı Coşturdu: Büyük İlgi Gördü!
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Haberler
  2. Genel Haber
  3. Ben belediye başkanı olsaydım
Genel Haber
Yayınlanma: 18 Mart 2014 - 06:27

Ben belediye başkanı olsaydım

      Beyaz gömlek üçgen kravatımı çıkarıp, bir daha kullanmamak üzere gardıroba yerleştirirdim.  Ertesi gün, tüm belediye çalışanlarını toplayıp; yüksek telden, kararlı bir sesle ilk talimatımı verirdim:"Hepimizin tek görevi; ayırım gözetmeden tüm halkımıza hizmettir. Bu değişmeyen tek amacımızdır. Belediyede her çalışanı bu amaca göre değerlendireceğim." Demekle kalmaz; çalışma arkadaşlarımı bu mantıkla,bu ilkeleri benimseyenler arasından seçer; sadece seçmekle kalmaz, onların yukarıdaki ilkelere göre çalışıp/çalışmadıklarını denetler, buna göre değerlendirirdim. Bu mantığa uymayanlarla vakit geçirmeden YOLLARIMI AYIRIRDIM. Sonra; "başkanlık yetkilerimi" yeteneklerine göre yardımcılarıma paylaştırır, her birisine kendi alanında "BAŞKAN YETKİSİNE" sahip olduklarını ancak; bu yetkilerini hak, hukuk gözeterek; tarafsız bir şekilde kullanmalarını" döne döne tembih ederdim. Sadece tembihle de kalmaz, çalışmalarını iş ve işlemlerini bu mantıkla izler, değerlendirirdim. Bu ilkeye uymayanlarla vakit geçirmeden YOLLARIMI AYIRIRDIM. Peşine yasaklarımı koyardım:"BUNDAN BÖYLE BAŞKAN YOK" demek yasak!  Herkes kendi alanında başkan yetkisine sahip olup, bu yetkisini  kararlıca kullanacaktır. "BU GÜN GİT YARIN GEL" demek de yasak. Hem de yasak oğlu yasak... Ben olsam da olmasam da belediye hizmetleri aksamadan bir saat gibi "tıkır, tıkır işlemeliydi. Belediyecilik mevzuatı ne diyorsa o işlem savsaklamadan yapılmalıydı ...   Yetmedi. Ben belediye başkanı olsaydım; görevime başlamadan önce ve her yılın ilk Ocak ayında SERVETİMİ açıklardım. Sadece kendim değil, yakın çalışma arkadaşlarımın da aynı şeyleri yapmasını sağlardım.Şeffaflık, dürüstlük önce belediye başkanından başlamalı değil mi? Yoksa çalışanlarımızdan dürüst olmalarını nasıl bekleyebiliriz?   Pazar hariç, her gün sabah saat tam 6 da ayakta olur, yeni güne  merhaba der; eşofmanlarımı, spor ayakkabılarımı giyip sokağa fırlar; yürüyüş yolundaki halkın arasında yerimi alırdım. Hani "SAĞLAM KAFASAĞLAM VÜCUTTA OLUR" dedik ya? Yoksa buna inanmıyor muyuz?         Dahası var; günümün önemli kısmını sokakta geçirirdim. Esnafla,çalışanla, sporcuyla, öğrenciyle, memurla, gençlerle, kadınlarla diyalog kurar; toplumun tüm kesimlerinin belediyemle, kentimle ilgili görüş ve önerilerini alırdım. İlk ağızdan aldığım talepleri çalışma arkadaşlarımla (ilgili kurullarda) tartışır, değerlendirir, mümkün olanları amaçlarımızın arasına katar, gerçekleşmesi yönünde çaba sarf ederdim.         Beyaz gömlek, kravattan sonra ikinci eylem olarak; varsa lüks makam aracımı  satar, yerli bir otomobil alır, HALK gibi yaşamayı alışkanlığa dönüştürür, yaşam biçimimi bu doğrultuda değiştirmeye çalışırdım. Yakın yerlere otomobil kullanmadan yürüyerek gider, halka buluşmanın, halka yakın olmanın avantajlarını kullanmış olurdum. Halktan bir fedakarlık bekleniyorsa, bu önce başkandan başlamalı değimli?     Yetmedi, belediyenin giriş kapısının görünen yerine: "DİLEKLER  KUTUSU" koyardım. Ama bu kutunun tek anahtarı; o da bende olurdu. Her gün o kutuyu bizzat açar, halkımın dilek ve temennilerini, beklentilerini, şikayetlerini tespit eder, yetkili kurullarımda ilgililerle tartışır; gereğini yapar, mutlaka dilek sahibine döner ilgilendiğimi belirtir, konuya hakkında bizzat bilgi verirdim.         Belediye harcamalarının yapılmasında, DÜRÜSTLÜK, ŞEFFAFLIK ve HESAP VERİLEBİLİRLİK ilkelerini mutlaka hayata geçirir; adam kayırma,yolsuzluk ve usulsüzlüğe karşı önlemlerimi noksansız alır; bir taraftan da belediye iş ve işlemlerini şeffaflaştırırdım. ÖRNEĞİN;Belli tutarın üzerindeki harcamaların kaliteden ödün vermeden EN DÜŞÜK MALİYETLE yapılmasını sağlayacak önlemleri alır; artırma - eksilme ihalelerini halkın izlemesini mümkün kılardım. AYRICA; belediyenin har ay ya da üç aya ilişkin gelir- gider kalemlerinin ayrıntısını İNTERNET SİTESİNDE yayımlatırdım. Belediyede işlerin tarafsız, dürüst ve uygun fiyatla yapıldığının halk tarafından kontrolünün yapılmasına imkan sağlardım. Belediyeye vergi verenlerin, bu paralarının nerede nasıl kullanıldığını bilme haklarına saygı göstermeliydim.         Belediyecilikte en temel sorun KAYNAKTIR. Yani "GELİR". Belediyelerde giderlerin (harcamaların) çok; gelirlerin yetersiz olması yaygın ve yapısal bir sorundur. Bir takım hizmetlerin yerine getirilememesinin temelinde de bu gerçek var. Genel bütçeden belediyelere ayrılan payın yetersizliği bilinmektedir. Bu nedenle; belediyedeki tüm iş ve işlemleri yardımcılarıma paylaştırdıktan "BAŞKAN YOK" demeği de yasakladıktan sonra; artık ceketimi alıp belediye hizmetleri için KAYNAK BULMAK üzere düşerdim yollara, yollara... Yurtiçinden- yurtdışından; resmi ya da özel kurumlardan; Avrupa Birliği Fonundan, Dünya Bankasından, "yardım- hibe", Sponsorluk, olmadı  ödeyebileceğim düzeyde düşük faizli kredi temin etmenin yol ve yöntemini arar, bulurdum. Çünkü; seçim döneminde verdiğim sözlerim, taahhütlerim vardı. Yoksa bu vaatlerim, sözlerim beni takip ederdi... "Kaynağım yok, ne yapabilirim ki" diye yumuşak koltuğumda oturmazdım. Öyle ki; belediyeye geldiğimde koltuğumun beni "ÖZLEMİŞ" olmasına fırsat vermeliydim...  Hükümet benim partimden ya da başka partiden olsun, mutlaka diyalog kurar; İl'imin temel sorunlarımı, zorunlu hizmetlerini anlatır, KAYNAK taleplerimi belirtir, konunun sürekli takipçisi olurdum. Bu konuda farklı partilerin, sivil toplum kuruluşlarının da destek ve katkılarını alırdım. "Tek elin nesi var - iki elin sesi var" demiştik ya! Kentin alt yapısı, üst yapısı, sokakları, TEMİZLİĞİ, İMARI- İNŞAATI, kanalizasyonu, suyu, havası kısacası; tüm kent yaşamı BANA EMANETTİ; benim kontrol ve denetimim altındaydı. Bunun böyle olduğunu kent halkı yaşayarak inanmalı, emanetinin güvenilir ellerde olduğunun rahat ve huzurunu hissetmeliydi.         İşte tüm bunları yapabilecek; birikim, çevre, kadro ve kaynağa sahip olmadığım için Ne Iğdır'da ne de başka bir yerde belediye başkanlığına aday olmadım. Olmayı da hiç düşünmüyorum. Ama; ben Iğdırda böyle bir belediye başkanı görmek istiyorum. Çünkü; Iğdır'ımızın sorunları çok, üstelik de birikmiş. Elbette Iğdır sevgisi olmadan tüm bu saydıklarım yapılmaz, yapılamaz.Peki, kim Iğdır'ı daha çok seviyor? Kim KENDİ için değil; KENTİ için çalışacak? Kimin birikimi, yeteneği, dürüstlüğü bu temsile uygundur? Ve Iğdır'lı bu en büyük sivil kurumu olan Belediyesini kime emanet etmeli? İşte 30 Mart 2014'de bunun seçimi yapılacak ...Hoşgörün; benimki uzaktan gazel okumak, konu Iğdır olunca sessiz-sedasız kalamıyoruz işte...         Kaynakları yetersiz de olsa, belediye başkanlığı bir ilin en etkili, en yetkili ve en demokratik sivil toplum kurumudur. İşte bu önemli kurum Iğdır halkının oylarıyla belirlenecektir.  Bu seçim aynı zamanda toplumumuzun demokratik olgunluğunu da ortaya koyacaktır.         IĞDIR'IN MENFAATLERİNİ DİĞER TÜM MENFAATLERİN ÜZERİNDE TUTAN; bunu hayata geçirecek anlayışın kazanması Temennimdir.   Seçilecek başkan ve kadrosuna şimdiden başarılar dilerim...  17.03.2014  İslam ÇANKAYA

Genel Haber
18 Mart 2014 - 06:27
Yorumlar
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
Ben belediye başkanı olsaydım
  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x
İlginizi Çekebilir
Iğdırlı Gazeteci ve İş İnsanı Nihat Aras Didim’de Yeni İşletmesini Hizmete Açtı
Iğdırlı Gazeteci ve İş İnsanı Nihat Aras Didim’de Yeni İşletmesini Hizmete Açtı
Serdar Ünsal'dan George Aslan’a,tepki
Serdar Ünsal'dan George Aslan’a,tepki "Asıl Soykırımı Ermeniler yapmıştır."
Kayısı Hasadında Sona Doğru: Üretici Fiyatlardan, Tüccar Pazar Sıkıntısından Şikâyetçi
Kayısı Hasadında Sona Doğru: Üretici Fiyatlardan, Tüccar Pazar Sıkıntısından Şikâyetçi
Iğdır’da İsrail’i Kınama Mitingi Düzenlenecek
Iğdır’da İsrail’i Kınama Mitingi Düzenlenecek
Son Haberler
Iğdırlı Gazeteci ve İş İnsanı Nihat Aras Didim’de Yeni İşletmesini Hizmete Açtı
Iğdırlı Gazeteci ve İş İnsanı Nihat Aras Didim’de Yeni İşletmesini...
Serdar Ünsal'dan George Aslan’a,tepki
Serdar Ünsal'dan George Aslan’a,tepki "Asıl Soykırımı Ermeniler...
İkiz kardeşler kızlarıyla birlikte YKS'ye girdi
İkiz kardeşler kızlarıyla birlikte YKS'ye girdi
Van'da 'torbacı' operasyonunda 27 şahsa yasal işlem yapıldı
Van'da 'torbacı' operasyonunda 27 şahsa yasal işlem yapıldı
Öğretmenden bir karne hediyesinden fazlası
Öğretmenden bir karne hediyesinden fazlası
İbrahim Avcı Kolejinin Düzenlediği Altın Çocuklar Yarışıyor Sınavına Büyük İlgi
İbrahim Avcı Kolejinin Düzenlediği Altın Çocuklar Yarışıyor Sınavına Büyük İlgi

Ana Sayfa
Genel Haber
Kültür & Sanat
Gündem
Siyaset
Sağlık
Spor
Eğitim
Resmi İlanlar
Duyurular
Haberler
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • Duyurular
  • Eğitim
  • Genel Haber
  • Gündem
  • Haberler
  • Kültür & Sanat
  • Resmi İlanlar
  • Sağlık
  • Siyaset
  • Spor
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.