Zeki Tümay yazılı açıklamasın da şunları kaydetti:”
HIRİSTİYAN LARIN OSMANLIDAN İNTİKAMI
Milattan sonra 1. ve 2. Yüzyılda bir gurup İsa taraftarı toplantı düzenlemişler. Ve bu toplantının düzenlendiği yere Encümen ismini vermişler. Bu toplantıda sürekli olarak İncilin açıklamasına ve faydalarına değinilir. Birbirlerinin hayrına olacak işlerde anlaşma gibi söylentiler konuşulurdu. Sonra yine bir gün bu gurup toplantılarından birinde bir karar alırlar ve önceleri Encümen diye adlandırdıkları bu toplantı yerinin ismi Kilise olarak değiştirilir. Milattan sonra 4. Yüzyılda 1. Konstantin Bizansı(İstanbul)Fethetti.1.Konstantin Feth ettiği Bizans topraklarını Resmen Hıristiyan Dinine bağlayarak Hıristiyanlığın bu topraklarda yayılmasına ön ayak oldu. Bu durumdan sonra Fethettiği topraklarda yaşayan Katolik Mezhebini seçmiş Halkın asla Papanın rehberliğinden ve sözünden dışarı çıkmamasını emretti.Milattan sonra 14. Yüzyılda Bu cemaatten ayrılan bir gurup Protestan isminde yeni bir mezhep kurmuşlar. Sanılıyor ki Konstantin Fethettiği bu toprakları ve Katolik inancına bağlı olanları kendi tasarrufuna kullanmıştır ve Hıristiyanlığın temeli olan Ortadox mezhebine bağlı Hıristiyanları Güneydekiler ve Batıdakilerle birlikte Ortadoğu’da birleştirmeye planlanmıştı. Doğal olarak bu iki Mezhep (Katolik ve Ortadox)Protestanlarla anlaşarak Siyasi amaçla Büyük bir Proje planlayarak hazırlamışlardır..Bu proje için en müsait ve hassas Coğrafya Şimdiki Türkiye toprakları olmuştur.Bu Siyasi Faaliyetler şunlardır.
CMC Vasıtası ile bunların organizesi ve Faaliyetleri 2 yönlü,1 İngiliz Bayan 1 Fransız Bayan ve bazen bir yüksek Müsteşar tarafından Amerika’dan idare edilir. Ve bunların bütçesi Direkt olarak Katolik sandığından yani Vatikan’dan temin edilir Türkiye’deki Faaliyetleri Kürtler Araplar ve Yahudiler tarafından organize ediliyor. Bunlar Ankara’da BM ile bu konuda direkt olarak irtibat içerisindeler.
ORTADOXLAR
Dikkat çeken Faaliyetlerine örnek verecek olursak bir gün Yunan ve Kıbrıs Hıristiyanlarına onların bu Dine değerli hizmetlerde bulunduklarını gösteriyorlar ve başka bir zamanda birde bakıyoruz ki İngiltere Prensi Prens Charlsa Hürmete koşar göstermiyorlar. Bu davranışları Mezhepleri farklı olsada Siyasi olarak birbirlerine Daima bağlı olduklarını gösteriyor. PROTESTANLAR
Protestanlar rekabet düşüncesiyle her zaman Katolik ve Ortadoxlara karşı ince hesaplarla ve dikkatli olarak yerine ve zamanına göre kendilerine ait projeleri hazırlayıp zamanı geldiğinde hayata geçirecekler.
Protestanlar Hıristiyan Alemindeki yerlerini korumak için devamlı bir telaş içindedirler. Buna ilave kendi evlerinde kurdukları Kiliseleriyle beraber İstanbul’da 1 tane Kilise kurmuşlar.2 tane Matbaaları bütün imkânlarıyla Türkçe, Arapça, İngilizce ve başka Dillerde İncil, Broşür basmaktadırlar. Sözün aslı şudur ki Dünya Hıristiyanları her koldan hücum etmektedir. Müslümanları Dinden uzaklaştırmak ve Milli birliğimizi zayıf düşürmek için uğraşmaktadırlar. Billy Grahamın oğlu Franklin Graham önemli Protestanlardandır. Ve Amerika’daki İslami Terörür fikir babasıdır. Wallstreet Jurnal’deki Makalesinde şöyle yazmıştır, İslam çok tehlikeli ve kışkırtıcı bir Dindir bu Hıristiyanlık tehlikesi İslam topraklarındaki Gençlerimizde hissedilir. Bir Mezhep araştırmacısı olan Aytunç Altındağ Hıristiyanlığın hedefinin Osmanlı Devletinde intikam almak olduğunu savunur. Önceki Zamanda Osmanlı Devleti Hıristiyanları kontrol altına alırken Hıristiyanlığı değiştirdi ve İstanbul un tamamını bir Müslüman Toprağı yaptı. Aytunç Altındağ söyle devam ediyor Türkiye’nin AB İle Birleşmesi ve Dinlerin birbirine yakınlaşması bir yalanı işaret ediyor Çünkü Dünya Hıristiyanları Türkiye Müslümanları ile Barışsa Türk Milleti Batının isteklerine tamamen boyun eğer.
Rahşan Ecevit Şöyle demiştir Türk Milletinin Dini elden gidiyor ve ben kendi Müslüman Ülkemde kendi kurallarımla yaşamak istiyorum. Mehmet Aydın Yeni Şafak Gazetesi ile yapmış olduğu Röportajda Türk Milletinin aldatıldığını ve bundan rahatsız olduğunu söylemiştir. Türk Devleti herkesin kendi Dinini serbestçe yaşamasına müsaade ediyor ama Hıristiyan Misyonerleri bunu kötüye kullanıyor. Misyonerler Gençleri maddi destek ve Yurt dışına gönderme vaatleriyle kandırmaktadırlar. Mehmet Nuri Yılmaz’da çok anlamlı açıklamasında diyor ki Hıristiyan Misyonerleri Faaliyetlerine 1950’lerde girdiler ve bugüne kadar 100 lerce Kilise, Radyo kanalı, İnternet siteleri kurdular Türkiye’nin AB’ye ilgisinden dolayı Hıristiyanlar azınlık guruplara ve Üniversite gençlerine karşı suiistimaldedirler.2000’li yıllarda Protestan Kilise Merkezi bu düşünceyi açıkladı. Türkiye’de her evde 1 İncil olması ve her İlde bir Kilise olması gerekiyor. Buna karşı olarak Diyanet ise İslami Faaliyetleri artırmak için İlkokulda Eğitim vermek gerektiğini belirtiyor.
75 Milyon Türkiye nüfusunun % 99,2’si Müslüman’dır Tek İslami Ümmet olarak birbirimize karşı gelmeyelim. Ve birlikte Ümmet olarak dışarıdan gelen tehlikeyi def edelim Büyük bir Müslüman Ülkesi olarak Peygamber Efendimize(S.A.V)dil uzatanlara izin vermeyelim dedi.
HIRİSTİYAN LARIN OSMANLIDAN İNTİKAMI
Milattan sonra 1. ve 2. Yüzyılda bir gurup İsa taraftarı toplantı düzenlemişler. Ve bu toplantının düzenlendiği yere Encümen ismini vermişler. Bu toplantıda sürekli olarak İncilin açıklamasına ve faydalarına değinilir. Birbirlerinin hayrına olacak işlerde anlaşma gibi söylentiler konuşulurdu. Sonra yine bir gün bu gurup toplantılarından birinde bir karar alırlar ve önceleri Encümen diye adlandırdıkları bu toplantı yerinin ismi Kilise olarak değiştirilir. Milattan sonra 4. Yüzyılda 1. Konstantin Bizansı(İstanbul)Fethetti.1.Konstantin Feth ettiği Bizans topraklarını Resmen Hıristiyan Dinine bağlayarak Hıristiyanlığın bu topraklarda yayılmasına ön ayak oldu. Bu durumdan sonra Fethettiği topraklarda yaşayan Katolik Mezhebini seçmiş Halkın asla Papanın rehberliğinden ve sözünden dışarı çıkmamasını emretti.Milattan sonra 14. Yüzyılda Bu cemaatten ayrılan bir gurup Protestan isminde yeni bir mezhep kurmuşlar. Sanılıyor ki Konstantin Fethettiği bu toprakları ve Katolik inancına bağlı olanları kendi tasarrufuna kullanmıştır ve Hıristiyanlığın temeli olan Ortadox mezhebine bağlı Hıristiyanları Güneydekiler ve Batıdakilerle birlikte Ortadoğu’da birleştirmeye planlanmıştı. Doğal olarak bu iki Mezhep (Katolik ve Ortadox)Protestanlarla anlaşarak Siyasi amaçla Büyük bir Proje planlayarak hazırlamışlardır..Bu proje için en müsait ve hassas Coğrafya Şimdiki Türkiye toprakları olmuştur.Bu Siyasi Faaliyetler şunlardır.
CMC Vasıtası ile bunların organizesi ve Faaliyetleri 2 yönlü,1 İngiliz Bayan 1 Fransız Bayan ve bazen bir yüksek Müsteşar tarafından Amerika’dan idare edilir. Ve bunların bütçesi Direkt olarak Katolik sandığından yani Vatikan’dan temin edilir Türkiye’deki Faaliyetleri Kürtler Araplar ve Yahudiler tarafından organize ediliyor. Bunlar Ankara’da BM ile bu konuda direkt olarak irtibat içerisindeler.
ORTADOXLAR
Dikkat çeken Faaliyetlerine örnek verecek olursak bir gün Yunan ve Kıbrıs Hıristiyanlarına onların bu Dine değerli hizmetlerde bulunduklarını gösteriyorlar ve başka bir zamanda birde bakıyoruz ki İngiltere Prensi Prens Charlsa Hürmete koşar göstermiyorlar. Bu davranışları Mezhepleri farklı olsada Siyasi olarak birbirlerine Daima bağlı olduklarını gösteriyor. PROTESTANLAR
Protestanlar rekabet düşüncesiyle her zaman Katolik ve Ortadoxlara karşı ince hesaplarla ve dikkatli olarak yerine ve zamanına göre kendilerine ait projeleri hazırlayıp zamanı geldiğinde hayata geçirecekler.
Protestanlar Hıristiyan Alemindeki yerlerini korumak için devamlı bir telaş içindedirler. Buna ilave kendi evlerinde kurdukları Kiliseleriyle beraber İstanbul’da 1 tane Kilise kurmuşlar.2 tane Matbaaları bütün imkânlarıyla Türkçe, Arapça, İngilizce ve başka Dillerde İncil, Broşür basmaktadırlar. Sözün aslı şudur ki Dünya Hıristiyanları her koldan hücum etmektedir. Müslümanları Dinden uzaklaştırmak ve Milli birliğimizi zayıf düşürmek için uğraşmaktadırlar. Billy Grahamın oğlu Franklin Graham önemli Protestanlardandır. Ve Amerika’daki İslami Terörür fikir babasıdır. Wallstreet Jurnal’deki Makalesinde şöyle yazmıştır, İslam çok tehlikeli ve kışkırtıcı bir Dindir bu Hıristiyanlık tehlikesi İslam topraklarındaki Gençlerimizde hissedilir. Bir Mezhep araştırmacısı olan Aytunç Altındağ Hıristiyanlığın hedefinin Osmanlı Devletinde intikam almak olduğunu savunur. Önceki Zamanda Osmanlı Devleti Hıristiyanları kontrol altına alırken Hıristiyanlığı değiştirdi ve İstanbul un tamamını bir Müslüman Toprağı yaptı. Aytunç Altındağ söyle devam ediyor Türkiye’nin AB İle Birleşmesi ve Dinlerin birbirine yakınlaşması bir yalanı işaret ediyor Çünkü Dünya Hıristiyanları Türkiye Müslümanları ile Barışsa Türk Milleti Batının isteklerine tamamen boyun eğer.
Rahşan Ecevit Şöyle demiştir Türk Milletinin Dini elden gidiyor ve ben kendi Müslüman Ülkemde kendi kurallarımla yaşamak istiyorum. Mehmet Aydın Yeni Şafak Gazetesi ile yapmış olduğu Röportajda Türk Milletinin aldatıldığını ve bundan rahatsız olduğunu söylemiştir. Türk Devleti herkesin kendi Dinini serbestçe yaşamasına müsaade ediyor ama Hıristiyan Misyonerleri bunu kötüye kullanıyor. Misyonerler Gençleri maddi destek ve Yurt dışına gönderme vaatleriyle kandırmaktadırlar. Mehmet Nuri Yılmaz’da çok anlamlı açıklamasında diyor ki Hıristiyan Misyonerleri Faaliyetlerine 1950’lerde girdiler ve bugüne kadar 100 lerce Kilise, Radyo kanalı, İnternet siteleri kurdular Türkiye’nin AB’ye ilgisinden dolayı Hıristiyanlar azınlık guruplara ve Üniversite gençlerine karşı suiistimaldedirler.2000’li yıllarda Protestan Kilise Merkezi bu düşünceyi açıkladı. Türkiye’de her evde 1 İncil olması ve her İlde bir Kilise olması gerekiyor. Buna karşı olarak Diyanet ise İslami Faaliyetleri artırmak için İlkokulda Eğitim vermek gerektiğini belirtiyor.
75 Milyon Türkiye nüfusunun % 99,2’si Müslüman’dır Tek İslami Ümmet olarak birbirimize karşı gelmeyelim. Ve birlikte Ümmet olarak dışarıdan gelen tehlikeyi def edelim Büyük bir Müslüman Ülkesi olarak Peygamber Efendimize(S.A.V)dil uzatanlara izin vermeyelim dedi.
