Gazeteciler imdat çağrısı yaptı

Anadolu Spor Gazetecileri Derneği’nin ev sahipliğinde gerçekleştirilen toplantının açış konuşmasını yapan ASGD Genel Başkanı ve TGF Genel Başkanvekili İbrahim Erdoğan, “TGF tarihinde, bir başkanlar konseyi toplantısını, Bursa’nın doğal güzelliklere sahip muhteşem bir köşesinde, Gürsu ilçemizin Adrenalin Park tesislerinde yapmaktan ve böylelikle bir ilki gerçekleştirmiş olmaktan ötürü çok mutluyuz” dedi. Erdoğan,”İstedik ki, gerek kent yaşamının ağır yükünden bunalan, gerekse basının içinde bulunduğu zorlukların giderek katmerleşmesi nedeniyle büyük stres altında olan meslektaşlarımız, tabiatın kucağında derin nefes alıp, keyifli ve heyecanlı aktivitelerle kendilerine gelsinler. Aynı zamanda gazeteciliğin ve meslektaşlarımızın son yıllarda içine girdiği açmazları bir beyin fırtınasıyla değerlendirme fırsatı bulacağımız için de memnuniyet duyuyoruz. Başta toplantımıza ev sahipliği yapan Gürsu Belediye Başkanımız Sayın Mustafa Işık başta olmak üzere, Ticaret Borsası Başkanı Özer Matlı’ya, Gemlik Belediye Başkanı Sayın Mehmet Uğur Sertaslan’a, Nilüfer Belediye Başkanı Sayın Turgay Erdem ile tüm kişi ve kuruluşlara çok teşekkür ediyoruz” dedi.
TGF 58. Başkanlar Konseyi Toplantısı’na katılan cemiyet başkanları ile basın meslek kuruluşları temsilcilerine hitabeden Genel Başkan Yılmaz Karaca da konuşmasına ASGD’ye ev sahipliği için teşekkür ederek başladı. 
Basının ve basın mensuplarının içinde bulunduğu durumun artık tahammül edilmeyecek noktaya geldiğini vurgulayan Karaca, “Ülkemizin her köşesindeki medya ve medya mensuplarından imdat çağrıları alıyoruz” dedi. 
        TGF Genel Başkanı Karaca devamla şunları söyledi:
        “Bundan bir kaç yıl öncesine kadar 2 binin üzerinde olan yerel gazetelerin sayısı ne yazık ki bin seviyesine düşmüştür. Her geçen gün de daha başka gazetelerin ard arda kapanma haberleri almaktayız. Bütün bunlar yüreğimizi dağlayan, basın adına olumsuz gelişmelerdir. Anadolu basını kelimenin tam anlamıyla S.O.S. vermektedir. Buna mukabil, ne devlet yetkililerinden ne de kamu adına görev yapan başta BİK olmak üzere, resmi kurumlardan somut bir adım gelmektedir. Basın ve basın çalışanları adeta kaderlerine terkedilmişler ve derin açmazlarıyla baş başa bırakılmışlardır. Diğer bir ifadeyle Türk basını, köprüden önce son çıkıştadır ve ne yazık ki, köprünün sonunda da derin bir uçurum vardır. Buradan yönetenlere bir kez daha sesleniyoruz ki, sözünü ettiğimiz bu derin uçuruma yuvarlanmadan derhal önlem alınmalıdır. Bir ülkenin basını biterse, başta hür ifade serbestisi olmak üzere her şeyi biter. Bunun örneklerini görmek için dünya tarihine bakmak yeterlidir. Bizler yeterince çile çektik, bu çileler şimdilerde acıya dönüştü ama daha fazla çekmek istemiyoruz.” 
Öte yandan, TGF Başkanlar Konseyi Toplantısı’nda, cemiyet başkanları ile basın meslek kuruluşları temsilcisi gazeteciler de söz alarak, içinde bulundukları sorunları dile getirdiler.