Berdan, “Her yıl sonbaharın 1 Eylül ile Ekim 9’u arası köyde koç katımı yapılırdı. Köyde pek kimsenin kalmamasından dolayı şenlikleri Ağrı Dağı eteklerinde yayla dönüşü yaptık” dedi.
Eski koç katım şenliklerine göre bu yıl çok cılız geçmesine rağmen nesillerden beri yaşayan bu gelenek ve adetlerimiz günümüzde de varlığını korumaktadır. İnsanlarımızın büyük şehirlere göçüyle birlikte yöremizdeki sürü sayılarında azalma olmasına rağmen; koç katımı törenleri hala devam ettirilmektedir.
Bu koç katımı öncesinde geleneksel olarak yapılan bazı eğlenceler vardır. Bu hazırlıkları kısaca Koçlar özel olarak hazırlanmış boyalarla rengârenk boyalanır. Bu boyalar ya kök boya ya da kınadan yapılır. Bunun amacı koçların sürünün içinde belli olmasını sağlamaktır. Ayrıca yeni bir başlangıcın ve sağlıklı bir neslin tohumlarının atıldığının inancı ile kutlama olarak da düşünülür.
Ayrılan koçlar ağıllarda özel bir yerde ya beslenir ya da merada bir çoban eşliğinde otlatılır. Koçların bir ağılda özel olarak beslenmesi daha sağlıklıdır. Çünkü bir koç ne kadar bakımlı ve güçlü olursa, ondan doğacak yeni nesil kuzular da o kadar kaliteli ve sağlıklı olur. Bu hazırlıklardan sonra bir çoban eşliğinde koçlar sürüye katılmaya götürülür. Bu götürme işi adeta bir eğlence veya şölen niteliği kazanır. Koçları götüren çobana bir heybe hazırlanır. Heybeye elma, leblebi, kuru üzüm, havlu, çorap konur. Koç katımında bazen kız ve erkek çocuklarımızı götürür üzerlerine bindirirdik. Buradaki amaç ise, doğacak olan kuzuların dişi kuzu olmasını istemektir. Böylelikle sürülerinde bir artış ve bolluk olacağına inanılır. Ancak günümüzde bu gelenek erkek çocuk veya kız çocuk farkı gözetilmeksizin yapılmaktadır, oldukça da azalmıştır.
Haber: Ali ŞIKTAŞ
Eski koç katım şenliklerine göre bu yıl çok cılız geçmesine rağmen nesillerden beri yaşayan bu gelenek ve adetlerimiz günümüzde de varlığını korumaktadır. İnsanlarımızın büyük şehirlere göçüyle birlikte yöremizdeki sürü sayılarında azalma olmasına rağmen; koç katımı törenleri hala devam ettirilmektedir.
Bu koç katımı öncesinde geleneksel olarak yapılan bazı eğlenceler vardır. Bu hazırlıkları kısaca Koçlar özel olarak hazırlanmış boyalarla rengârenk boyalanır. Bu boyalar ya kök boya ya da kınadan yapılır. Bunun amacı koçların sürünün içinde belli olmasını sağlamaktır. Ayrıca yeni bir başlangıcın ve sağlıklı bir neslin tohumlarının atıldığının inancı ile kutlama olarak da düşünülür.
Ayrılan koçlar ağıllarda özel bir yerde ya beslenir ya da merada bir çoban eşliğinde otlatılır. Koçların bir ağılda özel olarak beslenmesi daha sağlıklıdır. Çünkü bir koç ne kadar bakımlı ve güçlü olursa, ondan doğacak yeni nesil kuzular da o kadar kaliteli ve sağlıklı olur. Bu hazırlıklardan sonra bir çoban eşliğinde koçlar sürüye katılmaya götürülür. Bu götürme işi adeta bir eğlence veya şölen niteliği kazanır. Koçları götüren çobana bir heybe hazırlanır. Heybeye elma, leblebi, kuru üzüm, havlu, çorap konur. Koç katımında bazen kız ve erkek çocuklarımızı götürür üzerlerine bindirirdik. Buradaki amaç ise, doğacak olan kuzuların dişi kuzu olmasını istemektir. Böylelikle sürülerinde bir artış ve bolluk olacağına inanılır. Ancak günümüzde bu gelenek erkek çocuk veya kız çocuk farkı gözetilmeksizin yapılmaktadır, oldukça da azalmıştır.
Haber: Ali ŞIKTAŞ