Müzeye dönüştürülen bu evler, sadece birer barınak olmaktan öte, Iğdır’ın kültürel kimliğini ve tarihini yaşatan önemli mekanlar haline geldi.
Araştırmacı Yazar Coşkun Oluz, yöre halkı tarafından “dededen, babadan kalan ev” anlamına gelen Ata Ocağı kavramının, bir kültür mirası ve tarihi hafıza taşıyıcısı olduğunu belirtiyor. Zamanla kaybolmaya yüz tutan bu evlerin, gönüllü kültür elçileri sayesinde yeniden düzenlenerek müze-ev ve kültür mekanı olarak turizme kazandırıldığını ifade etti.
Ata Ocaklarının Misyonu ve Vizyonu
Ata Ocaklarının temel amacı; Iğdır’ın tarihini, geleneklerini ve kültürünü yaşatmak, halkın geçmişte hangi koşullarda yaşadığını göstermek ve kaybolmaya yüz tutmuş sözlü gelenekleri kayıt altına alarak geçmişle gelecek arasında kalıcı bir köprü kurmak.
Bu evler, tarım aletlerinden mutfak eşyalarına, halılardan el sanatlarına kadar birçok kültürel değeri sergileyerek ziyaretçilere adeta açık hava müzesi deneyimi sunuyor.
Iğdır’da Öne Çıkan Ata Ocakları
Melekli Ata Ocağı: 2008 yılında Coşkun Oluz tarafından kurulan bu ocak, hareketin ilk örneği. İçerisinde Akkoyunlu Otağı, Nevruz Otağı ve Iğdır kültürünü sesli kayıtlarla geleceğe taşıyan bir Kent Arşivi barındırıyor.
Cennetabat Ata Ocağı: Ayetdin Kılıç tarafından hayata geçirilen bu mekan, yöresel mimarisiyle dikkat çekiyor. Tebrizli şair ve yazarların biyografilerinin sergilendiği bir Tebriz Otağı ile Gacarlar Türk Devleti dönemine ait eşyaları barındırıyor.
Karakoyunlu Ata Ocağı: Sefer Karakoyunlu tarafından kurulan bu ocak, adını taşıdığı Karakoyunlu Devleti’ne ait belgeler, görseller ve gündelik yaşamdan eşyalarla öne çıkıyor.
Yaycı Ata Ocakları: Iğdır’ın Yaycı köyünde, gönüllü kültür elçileri tarafından kurulan üç ayrı Ata Ocağı bulunuyor. Bu ocaklar, yöreye ait eski ev eşyalarını ve kültürel dokuyu muhafaza ediyor.
Zülfikar Ata Ocağı: Yurduvar Bulut’un kurduğu bu ocak, 2 dönümlük geniş bir arazide hem doğayı hem tarihi birleştiriyor. Bahçesinde ata tohumları korunuyor, iç mekanda ise eski eşyalar ve özellikle Oğuzlar Devleti’ne ait belgeler sergileniyor.
Saimbeyli Ata Ocağı: Bir dönem Iğdır’da görev yapan Zafar Akıncı tarafından Adana’nın Saimbeyli ilçesinde kurulmuş. İçinde yöresel tohumlar ve eski kitapların bulunduğu bir kütüphane yer alıyor.
Ağrı Dağı’nın Gölgesinde Kültür Köprüsü
Ata Ocakları, Iğdır’ın kültürünü ve tarihini koruyarak gelecek kuşaklara aktarmayı, ata yadigarı evleri yaşayan müzelere dönüştürmeyi ve yerel hafızayı belgelemeyi misyon edinmiş durumda. Bu ocaklar, yerel halkı geçmişiyle buluştururken, ziyaretçilere de otantik bir kültürel deneyim sunuyor. Her biri, Ağrı Dağı’nın görkemli gölgesinde yükselen, geçmişin nefesini bugüne taşıyan birer canlı müze ve gelecek için bir umut ışığı olarak kabul ediliyor.
Yorumlar 1
Kalan Karakter: