• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • Genel Haber
  • Kültür & Sanat
  • Gündem
  • Siyaset
  • Sağlık
  • Spor
  • Eğitim
  • Resmi İlanlar
  • Duyurular Haberler
  • Ara
SON DAKİKA:
14:24
Tuzluca İlçesinde Dünya Çiftçiler Günü Kutlandı
13:16
Tümgeneral Murat Bulut’tan Iğdır Valisi Ercan Turan’a Ziyaret
13:13
Tuzluca’da “En İyi Narkotik Polisi Anne” Projesi Kapsamında Farkındalık Programı Düzenlendi
09:23
Iğdır’da 2024 Yılında 2 bin 723 Bebek Dünyaya Geldi
09:14
IĞDIR’IN YAKIN TARİHİNE NOTLAR  “BU YIL TARLAYI MAKARNA EK GARDAŞ”
08:42
Kars'ta öğrenci servisleri denetleniyor
08:15
Iğdır’da Aranan 33 Şahıs Yakalandı
08:14
Iğdır’da Uyuşturucu Operasyonu: 2 Şüpheli Gözaltında
08:12
Iğdır Valiliği’nden Kitap Fuarına Destek Veren Sponsorlara Teşekkür
08:10
Iğdırlı Sporcu Yunus Emre Esenboğa, Judo Türkiye Şampiyonu Oldu
08:07
Iğdır’da 19 Mayıs Coşkusu Başladı: Gençlik Haftası Etkinlik Takvimi Belli Oldu
08:05
Iğdır’da Tarımsal Verimlilik İçin TÜBİTAK Destekli Eğitim Faaliyeti Gerçekleştirildi
08:03
Iğdır’da “Ebeveyn Okulu” Sertifika Töreni Gerçekleştirildi
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Haberler
  2. Genel Haber
  3. İlkbahar'ın Simgesi ve Onunla İlgili İnanışlar
Genel Haber
Yayınlanma: 20 Mart 2013 - 07:05

İlkbahar'ın Simgesi ve Onunla İlgili İnanışlar

Doç. Dr. Türkan GADİRZADEIğdır  Üniversitesi Fen EdebiyatFakültesi Tarih Bölümü     Eski kaynakların  аrаştırılmаsı gösteriyor ki, Nevruz bayramına hazırlık, onunla ilgili adet ve inançlar çok eski dönemlere aittir. Nevruz sofrasının ve Nevruz honçalarının hazırlanmasına büyük özen gösterilmiştir. Bаyrаmа bir kaç gün kala evlerde semeni yeşilleştirilmesi ve ondan helva pişirilmesi tüm bölgeler için karakterik olmuştur. Semeni ilk baharın habercisi, yeşillik, bolluk ve bereketin simgesidir. Derlenen bilgilere göre ilk baharda semeni yeşilletmek insanlara bereket getirir, semeni helvası pişirmek ise insanları hastalıklara karşı korur. Bu, kendini halk değimlerinde de görmektedir.Semeni koru beni,          Yılda yeşilletim seni.    Halk arasında var olan inanışa göre evlerde yeşilleştirilen semeni güzel ve sağlam olarsa bu yeni yılda bereketin bol olmasına işarettir. Mahsülün bereketli olması için ilk baharda tarlaya çıkan birisi yanında yeşillesmiş semeni götürür ve onun buğdaylarından tarlaya serpermiş.    Iğdır ve çevresinden derlenen bilgilere göre semeni bozulduktan yani sarardıktan sonra onu temiz olmayan yere atmak günah sayılmıştır. Sararmış olan semeniyi buğday çuvalının içine koyar, yıl kurak geçerse sararmış olan semeniyi yağmur yağması için suya atarmışlar. Nahçivan yöresinde ise sararıp, kurumuş olan semeniyi kızılgül ve kuşburnu dalının dibine gömerler. Sararmış olan semeniden büyük ve küçük baş hayvanlara, (inek, koyun, keçi) tavuklara verme adeti de olmuştur. Bunu yapmakta ki maksat büyük ve küçük baş hayvanların sütünün bol ve bereketli olması, tavukların cıkacak olan civcivlerinin çok olması ile ilgilidir. Diğer bi inanışa göre ise sararmış olan semeninin bir kısmını evin damına atarlar ki evde olan erkekler uzun boylu, bir kısmını ise suya atarlar ki ailedeki herkes uzun ömürlü olsun. Evinde hastası olanlar ise hasta şifa bulsun diye sararmış semenin bir kısmını Nevruz bayramından bir gün sonra suya akıtır, hastalığın su ile akıp gitmesini dilerler.     Yeşilleştirilmiş  semeninin hepsinden helva yapılmaz ilk baharın simgesi olarak Nevruz günü tüm evlerde semeninin bulunması şarttır. Semeni koymadan önce farklı inanışlar yapılır ki, bunlarla ilgili bilgi vermek yerinde olur. Derlediyimiz bilgilere göre semeniyi yeşilletmeden önce buğdayların içine bir boncuk koyup dilek tutarlar. İnanışa göre buğday tanesi boncuğun içinden geçip yeşillenirse dileğin gerçekleşeceğine inanılır. Diger bir inanış ise çoçuğu olmayan gelinler için yapılır. Yılın son çarşambasında çok çocukları olan yaşlı bir kadın yeşilleşmiş olan semeniyi çocuğu olmayan gelinin başına döküp: “Ya Rabb bu gelini de semeni gibi yeşilleştir, buna bir evlat ver”- diye dualar eder. Kaynanası gelinin başına dökülen buğdayları toplayıp kuşlara verir. Bundan sonra gelinin çocuğunun olacağına inanırlar.    Bazı yörelerde semeni yeşilletmenin ailelere uğursuzluk getirdiğine inanılır. Halk arasında bir deyim de mevcuttur: “Semeninin düşer-düşmezi vardır”. Bu konuyu araştırırken belli oldu ki, semeni kutsal sayılmaktadır. Abdestli olmayan birinin semeni buğdayına dokunması veya yeşillendikten sonra ona su dökmesi günahtır. Bunu yapan insanlar zarara uğrarlar. Semeninin aileye uğursuzluk getirmemesi için onunla ilgili inançlara dikkat etmek şartdır.    Yeşillenmiş olan semeniden helva yapılması ve çevredekilere dağıtılması sevap sayılır. Azerbaycan Türklerinde yapılan helva “cennet helvası”, “semeni helvası” Аnаdоlu türklerinde «Fаtıma аnа bekmezi» olarak adlandırılır. Son dönemlerde eski mutfak kültürümüz unutulmakta, tarihi çok eskilere ait olan birçok yemek ve içeceklerimizi yapmayı bilenlerin sayısı azalmaktadır. Bunun için semeni helvasının yapılışı ile ilgili derlediyimiz bilgileri sizlerle paylaşmak istedik. Söylenenlere göre iki kilo buğdaydan yapılan semeni helvası yirmi otuz aileye yetermış. Semeni helvasını yapmak için ilk olarak buğdaylar abdestli birileri tarafından temizlenir. Sonra buğdaylar ıslatılır ve ıslak bir bezin içine dökülür iki gün bekletilir. İki gün sonra buğdayları tepsilere yayarak dua okunmuş su döküp yeşillenmesini beklerler. İnanışa göre semeni her kesin göremeyeceği bir yere bırakılır. Bunu yapmakta ki başlıca amac temiz olmayan birinin onu görmemesi ile ilgilidir. Buğdaylar yeşilleşene kadar abdestli birileri semeniye su döker. Erkeklerin semeniye su dökmesi iyi karşılanmaz. Bazı yörelerde semeni tepsilere yaydıktan sonra üstüne kırmızı bez örterler. Halk arasında var olan inanışa göre semeninin üstünün kırmızı bezle kapatılması semeninin erken yeşilleşmesi ve ilk baharda havaların erken ısınması ile ilgilidir. Helvayı yapmaya başlamadan önce kadınlar abdest alır “Bismillah” ve “bizim elimiz değil de Hz.Fatımanın eli olsun, helvamız bereketli olsun”- derler. Uçları hafiften yeşillenmeye başlayan semeni bir tahtanın üstünde veya dübek (eskilerde buğday, nohut, tuz vs. dövmek için kullanılmıştır) denilen bir taşın içinde tokmakla ezilir bir kаbın içine dökülür. Sonra ezilmiş semeni elekten geçirilerek şerbeti çıkarılır. Elekte kalan semeni yeniden tokmakla ezilir. Aynı üsulla semeni birkaç kere tatlısı (şerbeti) çıkana kadar tokmakla ezilip bakır kazana dökülür. Bir litre semeni şerbetine beş kg un ve on litre su katılır. Önce elekten elenmiş un ılık su ile açılır. Yani iyice karıştırılır ki, helva pişerken düğümlenmesin. Un iyice açıldıktan sonra semeni şerbeti onun üstüne dökülür ve kazan hafif ateşe konulur. Bazı yörelerde semeni kazanının içine az miktarda buz veyа kаr da dökermişler. Derlenen bilgilere göre ki, helvayı leziz ve bereketli yaparmış. Semeni helvasının içine ceviz, findık, badem çerezi koyma adeti de olmuştur. İnanışa göre helva yerken kaşığa çerez çıkması uğurlu sayılır. Helvadan çıkan çerezi un çuvalına koyarmışlar ki bereketleri bol olsun. Semeni pişirmek zor olduğundan bu işi bir kaç kadın birlikte yapar. Kadınların bir birlerine yardım etmesi halk arasında «pörnek» ve yа «pörnekçi» olarak adlandırılır. Semeni pişene kadar üç dört kadın tarafından devamlı karıştırılır. Karıştırıldıkça kaşığa yapışan karışım temizlenerek bir kaba konulur. Bu “semeni sakızı” olarak adlandırılır. “Semeni sakızı” boğaz ağrılarına ve ağız yaralarına çok faydalıdır. Komşu kadınlar, kız gelinler semeni helvası pişirilen evde toplanıp kendi aralarında şarkılar okur ve eğlenirler.    Helva, sana gelmişim,    Seni yеmeğe gelmişim.Halk arasında mevcut olan inanışa göre ilk baharda semeni helvası yiyenler gelecek yıl Nevruza kadar hastalanmazlar. Bunun için herkesin helvadan yemesi şarttır. Semeni helvasının insana güc kuvvet vermesi inancı da yaygındır. Konu ile ilgili Azerbaycan folklorunda geniş bilgi vardır.Semeni can semeni,Yeşilletim ben seni.Senden ben can isterem,Damara kan isterem.             Gözlerime ışık ver,             Işık ver yaraşık ver.Dizime takat gelsin,Koluma kuvvet gelsin    İnanışlara göre semeni helvası pişirilen yere erkekler gelmezler. İnanışa göre, Hz.Fatıma ocağın başına gelip helvayı bereketlendirir. Eğer erkekler kazanın yanına gelirse Hz.Fatıma küsüp gider helva bereketsiz ve tatsız olur. Hz.Fаtımanın semeni helvasını bereketlendirmesi inаncı diğer Türk halklarının yaşamında da mevcuttur. Helvanın bereketlenmesi için kazanının üstüne ayna-tarak konulur ki, Hz.Fatıma gelip saçını tarayacak, helvayı bereketlendirecek. Bunun için helva piştikten sonra bir  süre bekletilir. Daha sonra herkese helva dağıtılır. Eğer yiyenler helvanın leziz olduğunu söylerse, helvanın Hz.Fatıma tarafından bereketlendirildiğine inanırlar. Daha sonra helva tüm komşulara kokusunu alan herkese dağıtılır. Helvadan hastalara, yeni doğum yapmış annelere, hamilelere de pay gönderilir. Zevke uygun olarak bazen helvaya pekmez de katarlar. Bazı yörelerde pişirilmiş olan semeni helvasından nişanlı kızlara da pay gönderme adeti olmuştur. Bunun için bir tabak helva tepsiye konulur etrafina şekerleme, baklava, çerez, nar, elma, armut ve diğer yeyecekler koyularak kız evine gönderilir.    Yapılan araştırmalar gösteriyor ki, semeni helvası pişirmek beceri ve sabır talep ettiyinden bu işi yapanların sayısı gün geçtikçe azalmaktadır. Semeni helvası bedene sıcaklık veren, insanları sağlam tutan bir yiyecektir. Semeni helvası birçok hastalıklara, mide ağrılarına, şeker hastalıklarına faydalıdır. Saç dökülmesine engel olur. Semeni halvasının yapılışı ve onunla ilgili inanışlar Türk halklarının hayatında önemli yer tutmaktadır. Zaman geçtikçe tarihe karışmaya yüz tutmuş kültürel varlıklarımızı korumak ve gelecek nesillere ulaştırabilmek bizleri mutlu eder. Iğdır ve çervesinde araştırmalar devam etmektedir. Derlenen bilgiler diğer Türk halklarının adet ve inançları ile karşılaştırılarak ortak ve farklı yönleri açığa çıkarılacak ve okuyuculara sunulacakır.

Genel Haber
20 Mart 2013 - 07:05
Yorumlar
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
İlkbahar'ın Simgesi ve Onunla İlgili İnanışlar
  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x
İlginizi Çekebilir
Tuzluca İlçesinde Dünya Çiftçiler Günü Kutlandı
Tuzluca İlçesinde Dünya Çiftçiler Günü Kutlandı
Tümgeneral Murat Bulut’tan Iğdır Valisi Ercan Turan’a Ziyaret
Tümgeneral Murat Bulut’tan Iğdır Valisi Ercan Turan’a Ziyaret
Tuzluca’da “En İyi Narkotik Polisi Anne” Projesi Kapsamında Farkındalık Programı Düzenlendi
Tuzluca’da “En İyi Narkotik Polisi Anne” Projesi Kapsamında Farkındalık Programı Düzenlendi
Iğdır’da 2024 Yılında 2 bin 723 Bebek Dünyaya Geldi
Iğdır’da 2024 Yılında 2 bin 723 Bebek Dünyaya Geldi
Son Haberler
Tuzluca İlçesinde Dünya Çiftçiler Günü Kutlandı
Tuzluca İlçesinde Dünya Çiftçiler Günü Kutlandı
Tümgeneral Murat Bulut’tan Iğdır Valisi Ercan Turan’a Ziyaret
Tümgeneral Murat Bulut’tan Iğdır Valisi Ercan Turan’a Ziyaret
Tuzluca’da “En İyi Narkotik Polisi Anne” Projesi Kapsamında Farkındalık Programı Düzenlendi
Tuzluca’da “En İyi Narkotik Polisi Anne” Projesi Kapsamında Farkındalık...
Okul çevreleri ve servis araçlarına sıkı denetim
Okul çevreleri ve servis araçlarına sıkı denetim
Tarihi yapılar öğrencilere ilham oldu
Tarihi yapılar öğrencilere ilham oldu
Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü Iğdır Üniversitesinde Tanıtım Standı açtı
Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüğü Iğdır Üniversitesinde Tanıtım Standı açtı

Ana Sayfa
Genel Haber
Kültür & Sanat
Gündem
Siyaset
Sağlık
Spor
Eğitim
Resmi İlanlar
Duyurular
Haberler
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • Duyurular
  • Eğitim
  • Genel Haber
  • Gündem
  • Haberler
  • Kültür & Sanat
  • Resmi İlanlar
  • Sağlık
  • Siyaset
  • Spor
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.