Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz Kars'ta

    Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, AK Parti İl Başkanlığı’nın düzenleyeceği iftar programına katılmak ve bazı incelemelerde bulunmak için tarifeli uçalka Kars’a geldi. Bakan Yılmaz’ı havalimanında Vali Eyüp Tepe, Belediye Başkanı Nevzat Bozkuş, AK Parti Kars Milletvekilleri Ahmet Arslan, Yunus Kılıç, askeri erkan ve ilgili kurum müdürleri karşıladı.    Bakan Yılmaz ilk olarak Valilik Makamını ziyaret etti ve Vali Eyüp Tepe’den bilgi aldıktan sonra ziyaret amaçlarını açıklayarak gazetecilerin sorularını cevapladı.    Bakan Yılmaz, ilk olarak demir ve hava yolu ulaşımına değinde ve “Hızlı tren projemiz var biliyorsunuz. İstanbul tarafı bitti. Eskişehir çalışıyor, Konya çalışıyor, Sivas tarafı yapılıyor. Sivas’tan Erzincan’a, Erzincan’dan Erzurum’a, Erzurum’dan da kısa süre içinde Kars’a gelecek inşallah. İstiyoruz ki Cenab-ı Allah ömür verirse; çünkü yapacak işimiz çok süremiz az. Türkiye’nin her tarafından 1 saatlik bir ulaşımla hızlı trene ulaşacak bir durumda olalım. Yani kişi bir saatlik yolculuğun ardından bir istasyona varabilmeli. Aynı şeyu uçaklar içinde düşünüyoruz. 1 saatlik bir mesafede nereye varırsanız varın bir havaalanına mutlaka ulaşırsınız. Dolayısıyla da birlik ve beraberlik içinde olduğumuz sürece Türkiye’nin yarının da bugünden çok daha iyi yapacağız diye düşünüyorum.” dedi.    Kent merkezlerindeki askeri yerleşim alanlarının başka yerlere taşınması ve o kentin hem ekonomik hem de trafik rahatlığı açısından önemine de değinen Bakan Yılmaz, “Şunu bilin ki Silahlı Kuvvetlerin varlığı bir ile canlılık getirir. Ben çok ile gittim ve herkes diyor ki ‘bize acemi birliği gönderin veya usta birliği gönderin’ Niye? Nerede Silahlı Kuvvetler varsa orası canlıdır. Malatya’da varsa canlıdır, Konya’da varsa canlıdır. Ancak biz hep şunu söyledik: dedik ki Silahlı Kuvvetlerin birliklerinin büyük şehirlerde olmaması lazım. Neden? Oranın yeteri kadar nüfusu var. Dengeli bölgeler arasındaki kalkınmayı giderebilmek için farklılığı azaltabilmek için en azından büyük şehirlerde Silahlı Kuvvetler birliklerimizin olmaması lazım. Bunu nüfusu daha az olan illere taşımamız lazım. Gene Kurmay Başkanlığımız bir master plan yapıyor. İnşallah bu çalışmadan sonra biz büyükşehirlerimizin Silahlı Kuvvetlerini nüfusu daha az olan illere taşımayı düşünüyoruz. Orada da yine bölgeler arasındaki kalkınmışlığı da azaltabilmek için batıdan ziyade doğudaki illere de kaydırmayı düşünüyoruz. Şöyle de düşünmek lazım çok dışarı gönderdiğinde bunlarında çocukları var değil mi?, bunlarında lojmanları var değil mi?, bunlarında şehirle bütünleşmesi var değil mi? Yani ‘dağ başına gitsin ne yaparsa yapsın’ şeklinde isteseniz de olmaz. Ama istenmediğinde gidecek mi gider. Ama bunu iç kimse istemiyor. Aksine herkes gelsin diyor. Dolayısıyla da bizim kullanmadığımız alanları Kars’a verme konusunda bir çalışmamız var, bunu tamamlatacağız.” diye konuştu.YAŞ KARARLARIBakan Yılmaz, “Yaş kararlarında Ergenekon tutuklularının emekliye sevk edilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine de şunları söyledi:“Emekli olan arkadaşlarımız içinde söyleyeyim. Şimdi bende müsteşar yardımcısı vardı, Tümgeneral. Hakkında hiç dava yoktu ama emekli oldu. Diğer arkadaşımızın da hakkında dava vardı o da emekli oldu. Bu emekli olanların dava ile bir alakası yoktur. Kadroyla veya kadrosuzlukla alakası vardır. Dolayısıyla kadrosuzlukla ilişkilidir, onu söylemek istiyorum. Bendeki olan Tümgeneral pekala emekli oldu, hakkında hiçbir davası yoktu. Demek ki dava açılmayan kimse emekli olabiliyor mu? Oluyor. Demek ki dava açılan bir kimse de kadro müsait değilse o da emekli olabilir. Dolayısıyla bunu biz o davayla ilişkilendirmiyoruz, bağlandırmıyoruz. Kadroyla, hakkında dava açılanda açılmayan da, emekli olanda olabiliyor. Emekli olma gerekçesi nedir? Kadrodan dolayıdır. Dolayısıyla milletimize hayırlı olsun diyorum.”    Bakan Yılmaz, daha sonra şunları söyledi:    “Biz hep şunu söyledik Türkiye her alanda bugünü dünden daha iyidir. Türkiye bölgesel bir güçtür. Silahlı kuvvetlerde Türkiye Nato’nun bir üyesi olaraktan bir çok toplantılara ve bir çok ülkesini ziyaret etmiş birisi olaraktan diyorum ki ‘biz silahlı kuvvetlerimizle gurur duyuyoruz. Tüm milletimizin guru duyması lazım. Silahlı Kuvvetlerimiz; Türkiye’nin hak ve menfaatlerini koruma ve yeteneğine ve kapasitesine en üstteki komutanından en attaki Mehmetçiğine kadar yetkilidir, yeterlidir. Kendi insansız hava aracımızı yapıyoruz, kendi helikopterimizi yapıyoruz, kendi gemimizi yapıyoruz, kendi tankımızı yapabiliyoruz. Kendi kara araçlarımızın hepsini yapabilir durumdayız. Dışarıya bağımlılığımız yüzde 45’in altına düştü. Bu iyi bir noktadadır. Birde ithal ettiğimiz ürünlerde var ama ithal ettiğimiz ürünlerden daha fazla ürün ihraç ediyoruz. Bu da savunma sanayide bir açık vermiyoruz demektir. Gerek savunma sanayinde gerekse de Türkiye’nin diğer ihracat kalemlerinde Türkiye çok iyi bir noktada. En azından geçen ay Temmuz ayının ihracat kalemleri Cumhuriyet devrinde Temmuz ayında yapılan ihracatların yüzde 17 daha fazlası. Dolayısıyla Türkiye inşallah birlik ve beraberlikle, hep beraber ama hep beraber çalışacağız. Çünkü; bu ülke hepimizin, bu ülke 76 milyon. 76 milyon, herkesin eşit hakkı var. Bu eşit hakla aynı sorumluluk bilinciyle hareket edersek Türkiye’yi evlatlarımız, Türkiye’yi torunlarımız, Türkiye’yi gelecek nesiller için çok daha güçlü, birlik ve bütünlük içerisinde bırakırız. Bu bize emanet biliyorsunuz. Dolayısıyla kendi evlatlarımıza, torunlarımıza daha güçlü daha iyi bir Türkiye bırakırız diye düşünüyorum.”     Tacettin DURMUŞ / KARS