Kahvede beraber oturduğum Mutlehan PARLAK’la misafirleri beklemeye koyulduk.Nihayet Ahmet bey ve beraberindeki Doç.Dr. Ahmet ULUDAĞ – Yrd.Doç.Dr. Y.Erdal ERTÜRK -Yrd.Doç.Dr.Mustafa SÜRMAN, Ziraat fakültesi sekreteri Cafer ÇOLAK yarım saat sonra geldiler . Kahvenin önünde misafirleri karşıladık içeriye geçtik tanışma faslından sonra misafirlerin getirdiği çerezler masaya servis edildi ben “Sizler gibi misafir her gün gelsin” diyerek espriyi patlattım. Herkes gülmeye başladı masalarımız hemen Türkün milli içeceği olan çaylarla süslenmeye başladı. Yavaş, yavaş çaylarımızı yudumlarken edebi sohbetler başlamış ve devam ediyordu. Misafirlerimizin hepsi genç ve dinamik bilim adamlarıydı onların yanında yaşlandığımı hissederek şöyle katkıda bulundum bu güzel sohbete.Hayatı Doyunca YaşayamadanAheste, Aheste Geldi YaşlılıkYaşadıklarımı AnlayamadanAnsızın Kapımı Çaldı YaşlılıkBilemedim Postum Olacak ToprakBaşı Boş Yaşadım HoyratlaşarakGençliğimi Can evinden VurarakGönül Sarayıma Daldı Yaşlılık
Sohbet böyle devam edip giderken aramızda bulunmayan ve sohbetimizde bahsi geçen Öğretim üyesi Aslantürk AKYILDIZ, Doc. Şahin AHMEDOV, Doç. Yusuf ZEYNALOV, Dr.Oğuz ŞİMŞEK, Gazeteci yazar Serdar ÜNSAL, Yrd.Doç.İrfan Murat YILDIRIM ve diğer dostların eksikliği hepimizin yüreğinde hissedilirken Yrd.Doç.Dr Ahmet Metin KUMLAY o güzel yorumuyla şu anda ismini hatırlayamadığım Azerbaycanlı bir şairin Nağıl istiyir Ürek isimli şiirini okuyordu.Gözlerimiz bulahlansın,Çarovlansın başımız üste…İl keçsin, yaş gelsin yaşımız üste…Ecel dayanmasın başımız üste…Yaşayah vahtında, ölen vahtındaNağıl istiyir ürek…Aydolanır il geçir yaş üstüne yaş gelirKeçir bahar feslimiz, Payız gedir kış gelirÇarşımızı kesmesin ne gasırga ne külekNağıl istiyir ürek…Dertden uzak olah….Ömrün goca çagında, dönüp uşag olah….Göyden üç alma tüşür … genede evvelki tek…Nağıl istiyir ürek…….Ahmet beyin o güzel yorumu hepimizi mest ediyor sonra sözü Doç.Dr. Ahmet ULUDAĞ alıyor o şiir okumaktan ziyade edebi sohbete ağırlık veriyordu masamızdaki diğer dostlarda gönül sohbetimize iştirak ederek sohbetimiz renklendikçe, renkleniyor, zenginleştikçe, zenginleşiyordu. Derken Golden elmalar mutlehan beyin bahçesinden gelerek masamızın bir başka süsü oluyordu elmaların lezzeti damaklarımızı adata mest ederken herkesin gönlünden şu gizemli ve kafiyeli mısralar geçiyordu.Iğdırın al almasıYemege bal almasıYarım gelene kaldıYaramın sagalmasıher şeyin sonunun olduğu gibi bizimde gönül sohbetinin sonu gelmişti yapılan sohbetler hepimizi mutlu etmişti hep beraber masadan kalktık bir birimizden ayrılmanın burukluğunu herkes yüreğinde hissederken,Gönül çiçeklerim solunca bir anGözlerim maziye dalınca bir anYüreğimde bir burukluk oluşurDostlarımdan ayrı kalınca bir anDiyerek dostlarımızdan ayrıldık, hepimiz bu güzel edebi sohbetin mutluluğu ile geceyi geçirdik. İkinci gün yine aynı kahvede otururken Ahmet Beyin Üniversitede okuyan Can PARLAK’ la gönderdiği “Sırt Çantam” isimli gezi kültürü dergisini lütfedip bana göndermiş.Derginin üzerinde çok güzel ve çok alımlı bir çiçek vardı onun altında “Nuhun Çiçekleri” yazıyordu dergiyi inceledim. Dergide Aralık Kaymakamı Mehmet fatih ÇİÇEKLİ Beyin konuyla ilgili çok güzel bir makalesi vardı. Bu güzel makale Nuhun Çiçekleri başlığı altında benimde doğum yerim olan Aralık İlçesini anlatıyordu. Buranın sosyal, kültür konuları bir Kaymakam kalemiyle ancak bu kadar güzel anlatılırdı. Hele makalede Yrd.Doç Ahmet KUMLAY ve Doç. Yusuf ZEYNALOV’ unda adlarının geçmesi makaleye ayrı bir renk katıyordu. Aralık kaymakamı Mehmet Fatih Beyi Iğdır, Aralık,Ağrı dağı,Aşure törenleri ve nuhun Çiçekleri konularındaki duyarlılığından dolayı binlerce kez tebrik eder ve teşekkürlerimi sunarken Nuhun çiçeklerini de yazıma başlık olarak kullanıyorum.Nuhun Çiçekleri Ağrı DağındaAçılır renk verir etrafımızaYüreklerimizin mana bağındaGüzellik bahşeder otağımıza.
Sohbet böyle devam edip giderken aramızda bulunmayan ve sohbetimizde bahsi geçen Öğretim üyesi Aslantürk AKYILDIZ, Doc. Şahin AHMEDOV, Doç. Yusuf ZEYNALOV, Dr.Oğuz ŞİMŞEK, Gazeteci yazar Serdar ÜNSAL, Yrd.Doç.İrfan Murat YILDIRIM ve diğer dostların eksikliği hepimizin yüreğinde hissedilirken Yrd.Doç.Dr Ahmet Metin KUMLAY o güzel yorumuyla şu anda ismini hatırlayamadığım Azerbaycanlı bir şairin Nağıl istiyir Ürek isimli şiirini okuyordu.Gözlerimiz bulahlansın,Çarovlansın başımız üste…İl keçsin, yaş gelsin yaşımız üste…Ecel dayanmasın başımız üste…Yaşayah vahtında, ölen vahtındaNağıl istiyir ürek…Aydolanır il geçir yaş üstüne yaş gelirKeçir bahar feslimiz, Payız gedir kış gelirÇarşımızı kesmesin ne gasırga ne külekNağıl istiyir ürek…Dertden uzak olah….Ömrün goca çagında, dönüp uşag olah….Göyden üç alma tüşür … genede evvelki tek…Nağıl istiyir ürek…….Ahmet beyin o güzel yorumu hepimizi mest ediyor sonra sözü Doç.Dr. Ahmet ULUDAĞ alıyor o şiir okumaktan ziyade edebi sohbete ağırlık veriyordu masamızdaki diğer dostlarda gönül sohbetimize iştirak ederek sohbetimiz renklendikçe, renkleniyor, zenginleştikçe, zenginleşiyordu. Derken Golden elmalar mutlehan beyin bahçesinden gelerek masamızın bir başka süsü oluyordu elmaların lezzeti damaklarımızı adata mest ederken herkesin gönlünden şu gizemli ve kafiyeli mısralar geçiyordu.Iğdırın al almasıYemege bal almasıYarım gelene kaldıYaramın sagalmasıher şeyin sonunun olduğu gibi bizimde gönül sohbetinin sonu gelmişti yapılan sohbetler hepimizi mutlu etmişti hep beraber masadan kalktık bir birimizden ayrılmanın burukluğunu herkes yüreğinde hissederken,Gönül çiçeklerim solunca bir anGözlerim maziye dalınca bir anYüreğimde bir burukluk oluşurDostlarımdan ayrı kalınca bir anDiyerek dostlarımızdan ayrıldık, hepimiz bu güzel edebi sohbetin mutluluğu ile geceyi geçirdik. İkinci gün yine aynı kahvede otururken Ahmet Beyin Üniversitede okuyan Can PARLAK’ la gönderdiği “Sırt Çantam” isimli gezi kültürü dergisini lütfedip bana göndermiş.Derginin üzerinde çok güzel ve çok alımlı bir çiçek vardı onun altında “Nuhun Çiçekleri” yazıyordu dergiyi inceledim. Dergide Aralık Kaymakamı Mehmet fatih ÇİÇEKLİ Beyin konuyla ilgili çok güzel bir makalesi vardı. Bu güzel makale Nuhun Çiçekleri başlığı altında benimde doğum yerim olan Aralık İlçesini anlatıyordu. Buranın sosyal, kültür konuları bir Kaymakam kalemiyle ancak bu kadar güzel anlatılırdı. Hele makalede Yrd.Doç Ahmet KUMLAY ve Doç. Yusuf ZEYNALOV’ unda adlarının geçmesi makaleye ayrı bir renk katıyordu. Aralık kaymakamı Mehmet Fatih Beyi Iğdır, Aralık,Ağrı dağı,Aşure törenleri ve nuhun Çiçekleri konularındaki duyarlılığından dolayı binlerce kez tebrik eder ve teşekkürlerimi sunarken Nuhun çiçeklerini de yazıma başlık olarak kullanıyorum.Nuhun Çiçekleri Ağrı DağındaAçılır renk verir etrafımızaYüreklerimizin mana bağındaGüzellik bahşeder otağımıza.