hakkında bilgilendirme ve bilinçlendirme çalışmalarının sürdürüldüğünü,
bu kapsamda da Müdürlüğümüz personellerinden Saray AYAS ve Orhan ÇELİK
tarafından İlköğretim kurumlarında öğrencilerimize Aşı haftası hakkında
eğitim verilmektedir” dedi.
Dr. Seyfettin YEŞİLBOYA; “İnsan ve hayvanlarda hastalık yapma yeteneğinde olan virüs, bakteri v.b. mikropların hastalık yapma karakterlerinden arındırılarak ya da bazı mikropların salgıladığı zehirlerin (toksinler) etkilerini ortadan kaldırarak, geliştirilen biyolojik maddelere AŞI denir.
Aşı, insanları hastalıklardan ve onun kötü sonuçlarından koruyabilmek için sağlam ve risk altındaki kişilere uygulanır.
Vücut bu şekli ile kendisine zarar vermeyen mikrop ya da toksinleri tanır ve onlara karşı bir savunma yöntemi geliştirir.
Böylece gerçek mikropla karşılaşıldığında da bu yöntemle savaşır ve kişi hastalığa yakalanmaz. Bağışıklama, aşıyla korunulabilir hastalıkların ve ölümlerin önlenmesi açısından en önemli toplum sağlığı müdahaleleri arasında yer almaktadır.
Aşılar, belirli bir hastalığa yakalanmadan önce kişilere ulaşıp onların bağışıklanmalarını sağlamak amacıyla verilir. Vücutta savunma mekanizmasını uyararak, hastalık etkenini tanıyan ve bu etkenle karşılaşıldığında onu yakalayıp yok eden koruyucu maddelerin (antikorlar) oluşmasını sağlarlar.
Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölgesinin bir girişimi olan Avrupa Aşılama Haftasının ilki 2005 yılında düzenlenmiştir. Bu yıl beşincisi düzenlenecek olan haftada, etkinlikler 24 Nisan-1 Mayıs 2010 tarihleri arasında 45 ülkede düzenlenecektir
Bu yılki aşı haftasının ana teması, “risk grubu ve erişkin aşılaması”dır. Aynı zamanda eksik aşılı/aşısız çocukların aşılarının tamamlanması aktivitelerine de her yıl olduğu gibi devam edilecektir
2006 yılında bütün sağlık kuruluşlarında uygulanmaya başlanan Hib, Kızamıkçık, Kabakulak aşıları 2008 yılı başından itibaren DaBT-İPA-Hib aşıları tek enjektör içinde uygulanmaya başlanmış böylece bir seferde 5 hastalığa karşı aşılama yapılması sağlanmıştır. Kasım 2008 tarihinden itibaren ise; Mayıs 2008 doğumlu çocuklardan başlamak üzere; konjuge pnömokok aşısı (KPA) takvime eklenmiştir. Böylelikle aşı ile koruma sağlanan hastalık sayısı 11’e yükselmiştir
Daha önce büyük salgınlar ve ölümlere yol açan çiçek hastalığı 1977 yılından itibaren tamamen yok edilmiştir. Hastalık etkeni yok edildiğinden çiçek aşısı uygulamalarına ihtiyaç kalmamış ve aşılama durdurulmuştur. Yine çok önemli bir çocukluk çağı bulaşıcı hastalığı olan poliomiyelit (çocuk felci) hastalığına karşı dünya genelinde yaygın aşılama çalışmaları yapılmış ve hastalık yok edilme aşamasına getirilmiştir.1988 yılında 350.000 olan vaka sayısı 2006 yılında 2.032 vakanın altına indirilmiştir. Ülkemizde son polio vakası 26 Kasım 1998 tarihinde görülmüştür.
Aşı Haftası Toplumun aşılama ve aşı ile korunulabilir hastalıklar konusundaki farkındalığının artırılması ve bilgilendirilmesi, gezici ekiplerle saha tarama çalışmalarına hız vererek öncelikle 5 yaş altındaki eksik aşılı çocukların aşılarının tamamlanması, aşılama hizmetine yeterince ulaşamayan gruplara ulaşılması amacıyla merkezi ve iller düzeyinde aktivitelerin düzenlendiği bir haftadır Dedi.
Dr. Seyfettin YEŞİLBOYA; “İnsan ve hayvanlarda hastalık yapma yeteneğinde olan virüs, bakteri v.b. mikropların hastalık yapma karakterlerinden arındırılarak ya da bazı mikropların salgıladığı zehirlerin (toksinler) etkilerini ortadan kaldırarak, geliştirilen biyolojik maddelere AŞI denir.
Aşı, insanları hastalıklardan ve onun kötü sonuçlarından koruyabilmek için sağlam ve risk altındaki kişilere uygulanır.
Vücut bu şekli ile kendisine zarar vermeyen mikrop ya da toksinleri tanır ve onlara karşı bir savunma yöntemi geliştirir.
Böylece gerçek mikropla karşılaşıldığında da bu yöntemle savaşır ve kişi hastalığa yakalanmaz. Bağışıklama, aşıyla korunulabilir hastalıkların ve ölümlerin önlenmesi açısından en önemli toplum sağlığı müdahaleleri arasında yer almaktadır.
Aşılar, belirli bir hastalığa yakalanmadan önce kişilere ulaşıp onların bağışıklanmalarını sağlamak amacıyla verilir. Vücutta savunma mekanizmasını uyararak, hastalık etkenini tanıyan ve bu etkenle karşılaşıldığında onu yakalayıp yok eden koruyucu maddelerin (antikorlar) oluşmasını sağlarlar.
Dünya Sağlık Örgütü Avrupa Bölgesinin bir girişimi olan Avrupa Aşılama Haftasının ilki 2005 yılında düzenlenmiştir. Bu yıl beşincisi düzenlenecek olan haftada, etkinlikler 24 Nisan-1 Mayıs 2010 tarihleri arasında 45 ülkede düzenlenecektir
Bu yılki aşı haftasının ana teması, “risk grubu ve erişkin aşılaması”dır. Aynı zamanda eksik aşılı/aşısız çocukların aşılarının tamamlanması aktivitelerine de her yıl olduğu gibi devam edilecektir
2006 yılında bütün sağlık kuruluşlarında uygulanmaya başlanan Hib, Kızamıkçık, Kabakulak aşıları 2008 yılı başından itibaren DaBT-İPA-Hib aşıları tek enjektör içinde uygulanmaya başlanmış böylece bir seferde 5 hastalığa karşı aşılama yapılması sağlanmıştır. Kasım 2008 tarihinden itibaren ise; Mayıs 2008 doğumlu çocuklardan başlamak üzere; konjuge pnömokok aşısı (KPA) takvime eklenmiştir. Böylelikle aşı ile koruma sağlanan hastalık sayısı 11’e yükselmiştir
Daha önce büyük salgınlar ve ölümlere yol açan çiçek hastalığı 1977 yılından itibaren tamamen yok edilmiştir. Hastalık etkeni yok edildiğinden çiçek aşısı uygulamalarına ihtiyaç kalmamış ve aşılama durdurulmuştur. Yine çok önemli bir çocukluk çağı bulaşıcı hastalığı olan poliomiyelit (çocuk felci) hastalığına karşı dünya genelinde yaygın aşılama çalışmaları yapılmış ve hastalık yok edilme aşamasına getirilmiştir.1988 yılında 350.000 olan vaka sayısı 2006 yılında 2.032 vakanın altına indirilmiştir. Ülkemizde son polio vakası 26 Kasım 1998 tarihinde görülmüştür.
Aşı Haftası Toplumun aşılama ve aşı ile korunulabilir hastalıklar konusundaki farkındalığının artırılması ve bilgilendirilmesi, gezici ekiplerle saha tarama çalışmalarına hız vererek öncelikle 5 yaş altındaki eksik aşılı çocukların aşılarının tamamlanması, aşılama hizmetine yeterince ulaşamayan gruplara ulaşılması amacıyla merkezi ve iller düzeyinde aktivitelerin düzenlendiği bir haftadır Dedi.