PERVİN BULDAN PKK TÜRKİYENİN BİR GERÇEĞİDİR DEDİ

Gelecek nevruz bayramında burada belediye başkanımız ve milletvekilimizle silere hitap edeceğiz. Iğdır belediyesini yerel seçimlerde alacağız" dedi.                                             DTP Iğdır milletvekili Pervin Buldan Nevruz şenliğinde yaptığı konuşmada şunları söyledi: "tarih ten bu yana Kürtlere zülüm yapanların ismi değişti. Zülüm yapanların yöntemleri değişti. Ama tek şey değişmedi Kürt halkının direnişi değişmedi. Nevruz umuttur. Umut bizi ayakta tutan güçtür. Bu umut bu güç nevruzun sıcaklığı kadar. Her daim sıcaktır. Hiç kimse bu umudu bu ateşi söndüremedi söndüremeyecek. inanıyorum ki bu halk  bir 21 mart sabahı direnişlerinin meyvesini alacak ve zaferle uyanacaktır. Mezopotamya da ki güçler bir gün umutlar gerçeye dönüşecektir. Bildiğiniz gibi 2007 yılı nevruzunda Sayın Abdulah Öcalan'ın İmralı cezaevinde zehirlenmesi olayı damgasını vurmuştu aradan bır yıl geçti SİPtinin hazırladığı raporda sayın Öcalan'ın zehirlenmediği belirtildi. Ama şu da söylendi sayın Öcalan tek kişilik hücre içinde kalmakla her gün zehirleniyor. Biz buradan siptiye sesleniyoruz. Bir daha heyet gönderin tek kişilik hücrede kalmak zaten bir başlı başına zehirlenme olayıdır. Sayın Öcalan'ın cezaevi koşulları derhal değiştirilmelidir. Sevgili halkım biraz siyasete dönelim bir hafta önce DTP gurubu olarak sayın meclis başkanından, cumhurbaşkanından ve başbakandan randevu talep etmiştik. Sayın cumhurbaşkanı ve meclis başkanı randevularımıza olumlu cevap verirken sayın başbakan randevu talebimiz ret etti. Sayın başbakan randevumuzu ret ederken aslında sizleri reddetti. Kürt halkını ret etti. Kürt halkını tanımadı sizin şahsınızda bizi tanımadı bizim şahsımızda Kürt halkını red etti. Bize bir şart koştu. Bize dedi ki PKK  yı terör örgütü olarak ilan etmediğiniz sürece sizlerle görüşmeyeceğiz. Biz her yerde olduğu gibi burada da bir kere daha tekrar ediyoruz. Biz PKK'yı terör örgütü olarak görmüyoruz. PKK Türkiye de bir gerçekliktir bunun altını bır daha çiziyorum PKK Türkiye de bir gerçekliğidir. Kabul etmek zorundasınız ve Kürt sorununu demokratik çözümlerle çözmediğiniz süreç de PKK asla bitmeyecektir. Bunu böyle bilesiniz. Kürt sorunu bir ateş topudur.Bu ateşte kimler yanmadı ki bu ateşte onlarda yanacak. Çünkü ateşe körükle gidiyor. Çünkü onlarda ateşle oynuyor. Kürt sorunu bu ülkenin bir sınavıdır. Kürt sorunu İki şıklı bir sınavdır. A şıkı çözümdür b şıkkı kaybetmektir. Ya çözersin ya kayıp edersin başka yolun yoktur. Cevabı başka seçeneklerde aramayın size sorunun cevabını veriyoruz. A şıkkı demokratik cumhuriyettir. B şıkkı inkârdır imhadır. Neden sınıfta kalmakta ısrar ediyor sunuz neden bu sorunu çözmek istemiyorsunuz. Kürt sorunu bir deprem gibidir. Temelde çözülmesi gerekir. Gelin Türkiye'yi depreme dayanıklı bir ülke haline getirelim. Eğer depreme dayanıklı bir ülke haline getirmezseniz. bu  enkazın altında sizlerde kalacaksınız. Kürt sorunu Davinsin şifresi değil ki çözemiyorsunuz. Kürt sorunu kilitlenmiş bir sorundur. Anahtarı demokrasi dir özgürlüklerdir. Aslında çözümü sizlerde biliyorsunuz ama çözmek istemiyorsunuz. Çünkü siz kanla besleniyorsunuz Çünkü siz rantla besleniyorsunuz. Eğer çözerse niz aç kalacaksanız neyle besleneceksiniz. Eğer çözerseniz aç kalacaksınız onun için çözmüyorsunuz. Ama sizde çok iyi biliyorsunuz ki şimdi hesaplaşma zamanıdır. Bu fatura çok ağırdır. Bu fatura bildiğiniz su faturası değildir. Döktüğünüz kanların aldığınız canların faturasıdır. Bu günlerde siyaset çok sıcak. DTP kapa tılması için yargıya sıcak mesajlar veri lirken AKP kapatılması gündeme geldi. AKP demokrasinin bir gün kendileri için de lazım olacağını anlamadı ve demokratik adımlar atmadı. Ama bugün geldi AKP 'nin kapısına dayandı. AKP' nin kapatılmaması için seferber oldular. Kapatılmamak için CHP ve MHP den destek görmeyince sayın başbakan DTP ile görüşebilir miyiz  diye yeşil ışık yakmaya başladı. Ama sayın başbakan DTP ile görüşmeden önce sizlerden kürt halkından özür dilemelidir. Başbakanın Kürt halkına özür borcu vardır. Sizlerden özür dilemediği sürece de DTP ile görüşmemelidir. Bugünlerde yine paketler hazırlanıyor. Başbakan paket hazırlıyor ismini de Kürt paketi koyuyor. Bizim bu paketlere karnımız tok şimdiye kadar hazırladığınız paketlerden ne çıktı. Sadece ekonomik tedbirler çıktı sadece içinden çıka çıka Kürtçe, Arapça Farsça yayın yapan bir kanal çıktı biz bunu istemiyoruz. Biz bu paketleri istemiyoruz. Bizim bu paketlere karnımız tok aslı biz size bir paket hazırlayacağız  nasıl bir paket hazırlayacağız biliyor musunuz  yerel seçimlerde Iğdır belediyesini Ağrı, Bitlis, Bingöl, Van belediyesini alarak  içindeki AKP'lileri paket yaparak  göndereceğiz. Kürtler olarak talep ve isteklerimiz çoktur. Bu talep ve isteklerimizi hep dile getirdik. Bizim bu taleplerimiz dikkate alınmalıdır. Yoksa bu halkın yapacaklarının hesabını hiç kimse veremeyecektir. Taleplerimizi buradan bir kere daha yenilemek isti yorum birincisi  kürt kimliğinin anayasal güvence altına alınmasını istiyoruz, ikincisi genel bir af çıkarmanınız ve bunun içine de sayın Abdullah Öcalan'ı da almanızı istiyoruz.  Üçüncüsü de demokratik yerel yönetimlerle halkın kendi kendisini yönetmesini istiyoruz bunlar çok zor  şeyler değil. Ana dilimizle eğitim istiyoruz. Önünüzde bir fırsat var. Bu fırsatı iyi değerlendirin anayasayı değiştire rek bu taleplerimizi dikkate almanızı istiyoruz. Önünüzdeki seçenek zaten bu günlerde gündeme gelen anayasa değişikliği ile halledilebilir. Ortadan kaldırılabilir. Bu taleplerimizi bir daha yeniliyoruz. Bugün özgürlük direniş bayramı" dedi.