Hz. Resül (s.a.a) bu ayın oruç ve namazına özen gösterdiğine göre insanların arınıp, temizlenmesi için en uygun zamandır. O hazret Recep ayı geldiğinde buyuruyordular ki: Recep ayı Rabbül- Alemin Allah’ın ayıdır, Şaban ayı benin ayımdır, Ramazan ayı ise ümmetimin ayıdır. Allah dostları bu ayları bir fırsat bilip ibadet ve itaate koyulurlar. Ayrıca bu aylarda olan mübarek viladetler de ayrı bir özellik vermiş, insanı tövbe edip hayatını değiştirmeye vesile oluşturmaktadır. İslam dünyasının ve insanlığın iftiharı olan Allah Resulü’nün (s.a.a) nurumuz aynı, eti etimden, kanı kanımdan dediği, cennet gençlerinin efendisinden biri olan, varını yokunu Allah’a veren, her zaman insanlık için önder ve iftihar olan İmam Hüseyin’in (a.s) mübarek doğumu bu aydadır. Yine Kerbela musibetinin canlı şahidi yaşadığı müddetçe acı çeken, arif ve ermişlerin kıblesi, İslam dünyasına Kur’an ve Nehc’ül Belağa’dan sonra en değerli kültür mirasını bırakıp bahşeden İmamet yıldızının dördüncüsü İmam Zeynelabidin’in (a.s) mübarek doğumu bu aydadır.
Her müstaz’afın ümitle beklediği, yeryüzünde gerçek emniyet ve adaleti hakim kılacak 124 bin peygamberin varisi son kurtarıcı İmam-ı Zaman beklenen Mehdi’nin (Allah zuhurunu çabuk etsin) doğumu bu aydadır. Hz. Mehdi’nin (Allah zuhurunu çabuk etsin) geleceğine inanmak, geleceğe ümitle bakmak demektir. O’nun getireceği adalete hazırlanma demektir. Allah bizleri O hazretin zuhurunu bekleyenlerden etsin.
Şaban ayında farz namazlardan sonra okunması müstehap olan bir dua vardır. Merhum Şeyh Abbas KUMİ (r.a) bu duayı Şaban ayının amelleri bölümünde nakletmiştir. Dua İmam Zeynelabidin’den (a.s) rivayet edilmiştir, çok yüksek bir ilim ve irfan ifade ettiği gibi özel bir yapıcı ve eğitici özelliği vardır. Dua’nın bazı bölümleri şöyledir:
“Allahümme salli ala Muhammedin ve al-i Muhammed şecereti’n-Nübüvve ve Mevzuu’r-Risale ve Muhtelefi’l-Melaike ve madeni’l-İlmi ve Ehlibeyti’l-Vahy” Allahım Muhammed ve soyuna özel rahmetinle rahmet eyle, nübüvvet (Peygamberlik) ağacı, Risalet yurdu, Meleklerin girip çıktığı yer, İlim madeni ve vahiy evi. İmam (a.s) duaya Allah en son ve en üstün elçisi ve soyuna dua (salavat) ile başlıyor. Allah teala Hz. Muhammed ve soyu hakkında yapılan duayı kabul eder, onunla beraber yapılan duayı da o salavat hürmetine kabul eder. Onun için İmam (a.s) bu duada sürekli salavat getiriyor.
“Allahümme salli ala Muhammedin ve al-i Muhammed, El-Fülkü’l Cariye Fillüceci’l- Ğamire ye’menü men rekibeha ve yeğregu men terekeha, el-Mutekaddimu lehum marigun, ve’l-Mutaahhiri anhum zahigun, vellazimu lehum lahigun” Allahım Muhammed ve soyuna özel rahmetinle rahmet eyle, korkunç dalgalar arasında akan gemi, ona binen kurtulur terk eden garg olur. Onlardan öne geçen helak olur, onlardan geri kalan da helak olur. Onlara sarılan kurtulur.
Ehlibeyt’in (a.s) özelliği budur, her ne kadar fikir yönünden toplumsal fitne yönünden karanlık ve çıkmazlarda kalanlar ancak Ehlibeyt’in gemisine binip onlara sarılırsa kurtulacak, inancını koruyabilecektir. Oları terk edip, onlardan öne geçen veya geride kalanlar, önlerine çıkabilecek en küçük bir olayda sapıtıp imanlarını ellerinden vereceklerdir. Nasıl ki Allah Resulün’ün (s.a.a) vefatından sonra çıkan fitnelerde insanlar imtihandan başarılı çıkamadılar. Ancak Allah’ın ve Resulullah’ın (s.a.a) kurtuluş gemisi olarak belirlenen Ehlibeyt’e sarılanlar hakkı batıldan ayırıp hakkın yanında olabildiler.
Ama Ehlibeyt’ten öne geçenler Allah’ın c.c kitabına, Resulullah’ın (s.a.a) sünnetine muhalefet eden, ümmetin icmasına karşı gelen, halifeliği saltanata çeviren, Allah Resulü’nün (s.a.a) büyük torunu imam Hasan’ı (a.s) şehit eden Muaviye gibi dinden çıkmış makam düşkünü, dini dünyaya satan zalimlere tabi olup onlara kul oldular.
“Ve’mur galbi bi taetike vela tuhzini bi masiyetike” Allahım kalbimi sana yapacağım itaatle onar, masiyetle (günahla) rezil etme.
Gerçek onarılmış ve zinde kalp Allah’ı anan, İlahi emirlere boyun eğip farzları yerine getiren kimsenin kalbidir. Allah’tan ve O’nun c.c emirlerinden yüz çeviren kalp ise bozulmuş harap olmuş bir kalptir. Buna göre Allah’ın emirlerini terk edip, yasaklarına mürtekip olduğu halde kalbin temiz olsun diğer şeyler önemli değildir. Namaz kılmıyorum ama kalbim temizdir gibi kendini aldatmak için şeytani sözlerin bir değeri yoktur.İşte Şaban ayı kalbi onarmanın, İlahi izzet ile izzetleşmenin, şeytanının zilletinden kurtulup kalbi tahripten kurtarmanın tam zamanıdır. Allah’ın yardımıyla Ramazan ayı girinceye kadar kendimizi arıtıp, günahlarımızdan temizlenmiş olarak mübarek Ramazan ayına girelim inşallah.Arslan BAŞARAN
Her müstaz’afın ümitle beklediği, yeryüzünde gerçek emniyet ve adaleti hakim kılacak 124 bin peygamberin varisi son kurtarıcı İmam-ı Zaman beklenen Mehdi’nin (Allah zuhurunu çabuk etsin) doğumu bu aydadır. Hz. Mehdi’nin (Allah zuhurunu çabuk etsin) geleceğine inanmak, geleceğe ümitle bakmak demektir. O’nun getireceği adalete hazırlanma demektir. Allah bizleri O hazretin zuhurunu bekleyenlerden etsin.
Şaban ayında farz namazlardan sonra okunması müstehap olan bir dua vardır. Merhum Şeyh Abbas KUMİ (r.a) bu duayı Şaban ayının amelleri bölümünde nakletmiştir. Dua İmam Zeynelabidin’den (a.s) rivayet edilmiştir, çok yüksek bir ilim ve irfan ifade ettiği gibi özel bir yapıcı ve eğitici özelliği vardır. Dua’nın bazı bölümleri şöyledir:
“Allahümme salli ala Muhammedin ve al-i Muhammed şecereti’n-Nübüvve ve Mevzuu’r-Risale ve Muhtelefi’l-Melaike ve madeni’l-İlmi ve Ehlibeyti’l-Vahy” Allahım Muhammed ve soyuna özel rahmetinle rahmet eyle, nübüvvet (Peygamberlik) ağacı, Risalet yurdu, Meleklerin girip çıktığı yer, İlim madeni ve vahiy evi. İmam (a.s) duaya Allah en son ve en üstün elçisi ve soyuna dua (salavat) ile başlıyor. Allah teala Hz. Muhammed ve soyu hakkında yapılan duayı kabul eder, onunla beraber yapılan duayı da o salavat hürmetine kabul eder. Onun için İmam (a.s) bu duada sürekli salavat getiriyor.
“Allahümme salli ala Muhammedin ve al-i Muhammed, El-Fülkü’l Cariye Fillüceci’l- Ğamire ye’menü men rekibeha ve yeğregu men terekeha, el-Mutekaddimu lehum marigun, ve’l-Mutaahhiri anhum zahigun, vellazimu lehum lahigun” Allahım Muhammed ve soyuna özel rahmetinle rahmet eyle, korkunç dalgalar arasında akan gemi, ona binen kurtulur terk eden garg olur. Onlardan öne geçen helak olur, onlardan geri kalan da helak olur. Onlara sarılan kurtulur.
Ehlibeyt’in (a.s) özelliği budur, her ne kadar fikir yönünden toplumsal fitne yönünden karanlık ve çıkmazlarda kalanlar ancak Ehlibeyt’in gemisine binip onlara sarılırsa kurtulacak, inancını koruyabilecektir. Oları terk edip, onlardan öne geçen veya geride kalanlar, önlerine çıkabilecek en küçük bir olayda sapıtıp imanlarını ellerinden vereceklerdir. Nasıl ki Allah Resulün’ün (s.a.a) vefatından sonra çıkan fitnelerde insanlar imtihandan başarılı çıkamadılar. Ancak Allah’ın ve Resulullah’ın (s.a.a) kurtuluş gemisi olarak belirlenen Ehlibeyt’e sarılanlar hakkı batıldan ayırıp hakkın yanında olabildiler.
Ama Ehlibeyt’ten öne geçenler Allah’ın c.c kitabına, Resulullah’ın (s.a.a) sünnetine muhalefet eden, ümmetin icmasına karşı gelen, halifeliği saltanata çeviren, Allah Resulü’nün (s.a.a) büyük torunu imam Hasan’ı (a.s) şehit eden Muaviye gibi dinden çıkmış makam düşkünü, dini dünyaya satan zalimlere tabi olup onlara kul oldular.
“Ve’mur galbi bi taetike vela tuhzini bi masiyetike” Allahım kalbimi sana yapacağım itaatle onar, masiyetle (günahla) rezil etme.
Gerçek onarılmış ve zinde kalp Allah’ı anan, İlahi emirlere boyun eğip farzları yerine getiren kimsenin kalbidir. Allah’tan ve O’nun c.c emirlerinden yüz çeviren kalp ise bozulmuş harap olmuş bir kalptir. Buna göre Allah’ın emirlerini terk edip, yasaklarına mürtekip olduğu halde kalbin temiz olsun diğer şeyler önemli değildir. Namaz kılmıyorum ama kalbim temizdir gibi kendini aldatmak için şeytani sözlerin bir değeri yoktur.İşte Şaban ayı kalbi onarmanın, İlahi izzet ile izzetleşmenin, şeytanının zilletinden kurtulup kalbi tahripten kurtarmanın tam zamanıdır. Allah’ın yardımıyla Ramazan ayı girinceye kadar kendimizi arıtıp, günahlarımızdan temizlenmiş olarak mübarek Ramazan ayına girelim inşallah.Arslan BAŞARAN