Taddef Atalarımızdan Özür Diliyoruz

               Mehmet Gıyas Azeritürk, Uluslararası Azerbaycan Dil Tarih Kültür Merkezi Derneği, Ankara Azerbaycan Kültür Ve Dayanışma Derneği, Manisa Azerbaycan Kültür Ve Dayanışma Derneği, Kars Azerbaycan Kültür Ve Dayanışma Derneği, Muğla Azerbaycan Kültür Ve Dayanışma Derneği, Yalova Azerbaycan Kültür Ve Dayanışma Derneği, İstanbul Azerbaycan’la Dayanışma Derneği, Iğdır Azerbaycan Evi Derneği, adına yaptığı yazılı açıklamada şu görüşlere yer verdi: ”Ey; bu topraklar için yere düşmüş ecdad! Şehadetinize helal getirdiğimiz için sizlerden özür diliyoruz. Ey; bu bayrak, bu sancak yere düşmesin diye toprağa düşmüş ecdad! Bayrağımızı yakanlara zeytin dalı uzattığımız için sizlerden özür diliyoruz. Ey “şol revan’da balam kaldı” diye ağıt yakan anneler! “balalarınızı” mezarsız bıraktığımız için, sizlerden özür diliyoruz. Ey, bize hoş görmeyi öğütleyen ecdad! Hoş görüyü korkaklık, ürkeklik olarak algıladığımız için, sizlerden özür diliyoruz.Ey; fakr-u zaruret içinde harap ve bitap düşmüş bir toplumdan, emperyalizme karşı direnen Bir millet yaratan şanlı ecdad! 21. Yüzyılda ruhen fakr-u zaruret içine düştüğümüz için, sizlerden özür diliyoruz." Barış bütün toplumların olduğu gibi bizimde özlemimizdir. diyen Azeritürk şunları kaydetti: "Anadolunun her tarafını Ateşe verenler, eşelediğimiz her karış topraktan toplu mezarlarınızın çıktığı, daha dün Karabağ’da hocalı da çocukların gözlerini oyanlar, barışmak için size katil; soy kırımcı dememizi şart koştular, bu dayatmacı taşnak çetelerinin torunlarına torunlarınız olarak başınız sağ olsun demeyi erdem saydığımız için ! Sizlerden özür diliyoruz. Soykırım’a uğradıklarını iddia edenlerin, dünyaya bir tek mezar dahi gösteremedikleri Bir ortamda Kars Subatan, Iğdır, Gedikli, Hakmehmet, Obaköy, Erzurum, Van ve ülkenin her köşesindeki toplu mezarlarınızı dünya ya göstremediğimiz için, sizlerden özür diliyoruz. İçine düştüğümüz durumda muhtaç olduğumuz kudreti nerde arayacağımızı unuttuğumuz için sizlerden özür diliyoruz.Ey şanlı ecdat; yedi düvel bir olup, gel seni tarihe gömelim“ dediler “sığmadınız” biz O şanlı tarihinizi dünyaya anlatamadığımız için sizlerden özür diliyoruz.Biliyoruz ki; sizler okyanusun ötesinden yurdunuzu işgale gelenlere dahi insanlığın tüm erdemini gösterdiniz. Mertçe savaştınız, mertçe öldünüz. Bundan ötürüdür ki, işgale gelen düşmanlar şimdi sizinle koyun koyuna yatıyor. Bundan dır ki o’ların torunları sizlerinde mezarını ziyaret ediyor çiçek bırakıyor. Çünkü o’larda biliyor ki sizlerin savaşı yurdunuzu işgal eden emperyalist güçlere ve onların işbirlikçilerine karşıydı. Sömürgelerden toplanan mazlum Halkların çocukları elbette ki sizlerle koyun koyuna yatacaktır. Sizlerin torunları olarak, bizler diyoruz ki; dünyanın hangi köşesinde hangi halka yapılırsa yapılsın, soykırım bir insanlık suçudur. Biz bu suçu işleyenleri nefretle kınıyoruz. Bu suçun işlenmediği halde; bir ulusu soykırım yalanıyla suçlayan zihniyeti de nefretle kınıyoruz. Böyle bir yalana, iftiraya maruz bırakıldığınız için sizlerden özür diliyoruz.Unutmayınız ki; bıraktığınız bayrak bir kayanın başında olsa dahi son Türk son Nefesini verene kadar dalgalanacaktır. Ruhunuz şad olsun! Ne Mutlu Türküm Diyene”