Taner Tazegün Ormanlarımızı ve Su Kaynaklarımızı Korumalıyız

TANER TAZEGÜN “21 MART DÜNYA ORMANCILIK VE 22 MART DÜNYA SU GÜNÜ DOLAYISIYLA BİR MESAJ YAYINLADI     Orman ve Su işleri Bakanlık Müşaviri Taner Tazegün ”Geçmişte Ormanlardan sadece Odun hammaddesi olarak faydalanırken günümüzde bunun yanında orman ekosisteminin ürettiği oksijen kaynağı, karbondioksit emisyonu,  su ve toprak koruma, iklimi düzenleme, odun dışı ürün sağlama,  halkın dinlenme ve piknik yapma özelliyi yanında milyonlarca hayvanları, kuşları, böcekleri vs. gibi canlıları bünyesinde barındırdığı bilinmektedir.          Unutulmamalıdır ki; Dünyaya yeni gelen bir bebeğine ilk muhtaç olduğu bol oksijenli havadan tutun, beşiğine, evine, ısındığı ocağına, okuduğu kitabına, yazdığı kalemine, defterine, oturduğu sırasına ve nihayet öldüğünde son yolculuğundaki tabutuna kadar ormanın nimetlerinden faydanılmaktadır.    Yapılan araştırmalara göre 100 yaşında ki bir Kayın Ağacı saatte 40 kişinin çıkarttığı 2,3 kg. (CO2)karbondioksiti tükettiği buna karşılık dışarıya 1,7 kg (O2) Oksijen verdiği hesaplanmıştır.    Yine yüz yaşındaki ve 25. m. Boyundaki 1 Kayın Ağacı kökleri ve kılcal damarları aracılığı  ile yılda 30 bin litre su çeker ve verimli toprağın akmasını  (Erozyonu ) önler.    Bir Hektar Çam Ormanı yılda 30-40 ton toz emer.    Dünyadaki petrol kaynakları azalarak bir gün itecektir oysa Orman Kaynakları yenilenebilmesi dolayısıyla gün geçtikçe önemi artmaktadır.    Ülkemizde orman tahribatı ile birlikte arttan Erozyonla yıllık 500 milyon ton toprağımız yok olmaktadır. Yani yıllık olarak kaybedilen bu toprak Kıbrıs Adası büyüklüğünde ki bir alanın 10 cm. kalınlığında ki kaplı alan kadardır. Oysa 1 milimetre torağın oluşması için binlerce yıla ihtiyaç vardır.    Ülkemizde Orman  kaynaklarımızın yok  edilmesi ile Yurdumuzun birçok bölgesinde meydana gelen sellerle can ve mal kayıpları görülmüştür.Çevrenin temel öğesi olan Ormanlarımızı bilinçli bir şekilde korumak ve geliştirmek zorundayız. Yurdumuzun bir parçası olan İlimizde de çevrenin Ağaçlandırılması ve Yeşillendirilmesi için herkese görev düşmektedir.    İnsan hayatı için Su en önemli unsur olup öyle sanılanın aksine oldukça sınırlı bir kaynaktır. Dünya nüfusunun % 44 ünü barındıran 80 ülke şimdiden su sıkıntısı çekmektedir. Dünyadaki suların ancak % 2.5 i tatlı sudur. İnsanoğlu su ihtiyacını yüzeysel sular ve yeraltı su kaynaklarından temin etmektedir. Tatlı suların en önemli kaynağı yağışlardır. Ülkemizde tatlı su kaynakları oldukça sınırlıdır ve ihtiyaca ancak cevap vermektedir. Yine Ülkemizde hızlı nüfus artışı, kirlenme ve yıllık yağış ortalamasının dünya ortalamasından düşük olması mevcut su kaynaklarınn daha  dikkatli kullanılmasını ve kirlenmeye karşı gerekli tedbirlerin hemen alınmasını gerektirmektedir.Bu bilgiler işığı altında ilimizi orman ve su yönüyle değerlendirdiğimizde; Türkiye nin yıllık yağış miktarı bakımından 250 mm ile ilimiz yağışın en az düştüyü bir il olup aynı zamandada en kurak il ve çölleşmeninde en hızlı yaşandığı bir il konumundadır. Bu sebeplerden dolayı da ilimizde verimli orman olmayıp ancak son yıllarda erozyon amaçlı ağaçlandırma çalışmaları ve halkın piknik ihtiyacını karşılayan Yeşil kuşak Kent ormanı yapılmıştır. İlimizde tarım ve hayvancılık insanların geçim kaynağı olunca su da en önemli etken olacağından su kaynaklarını çok iyi kulanmalıyız aksi durumda kuraklık sonucu hiçbir ürün alamayız. Herkesin ağaçlandırmaya önem verip fidan dikmeli ve dikilen fidanları korumalı orman varlığımızı artırmalıyız aynı zamanda mevcut su kaynaklarımızı bilinçli bir şekilde kullanarak boşa su akıtmamalıyız.” şeklinde konuştu.