Dış Ticaretten Sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, Azerbaycan-Nahçıvan-Türkiye İş Forumu'na katılmak üzere geldiği 125 kişilik bir heyetle birlikte Nahçıvan Özerk Cumhuriyetinde (NÖC) görüşmelerine devam ederken 1. gün görüşmelerini ve izlenimlerini basın mensuplarıyla paylaştı.
Duzdağ otelde Ali Meclis başkanı Vasıf Talipov tarafından onuruna verilen yemekten sonra basın mensuplarıyla bir araya gelen bakan Çağlayan, çeşitli konularda sorulan soruları cevapladı.
İlk günkü izlenim ve görüşmeleri değerlendiren Bakan Çağlayan, Nahçivan’a ilk kez geliyorum..Çok gelişmiş buldum caddeler evler çok modern bundan da memnun oldum .
Atatürk 1921 yılında Nahçivan özerk cumhuriyetine özerklik Statüsü kazandırmıştır. Buda Nahçivan’la ilişkilerimiz sıcak tutu. İlişkilerimiz sıklaştı.
Dilucu sınır kapısı Nahçivan’ın nefes kapısı ve Nahçivan’nın dünyaya açılış kapısı. Nahçivan tecrit edilmiş durumda.Ermenistan’ın içine kama gibi yerleşmiş durumda. Etrafı kapalı sadece İran ve Türkiye çıkışının olması bizim için son derece önemli. Hükümet ve Dışişleri Politikamızda Nahçivan’ın özel bir yeri var. Bugün bu yüzden buradayız. Buraya 100’ün üzerinde iş adamı geldi. İşadamları ciddi manada iş yapmak için buradalar. Amacımız Türklerin buradaki yatırım ve ticaretini arttırarak Nahçivan’ın ekonomisine katkıda bulunmak. İlk defa geldim ve beklentilerimin üzerinde gördüm. Daha aşağı bir standart bekliyordum. Sağlık, eğitim, alt yapı ve insanların oturacağı evler ciddi anlamda düzenlenmiş. Nahçivan Türkiye iş konseyi kurulması konusunda temaslar var. Hemen süratle oluşturulmasını istiyoruz. Gerek Nahçivan Türkiye İş Konseyi gerekse Azerbaycan Türkiye İşkonseyi’nin altında bir yapılanmayı sağlayacağız. Bu da konseyi oluşturan işadamlarının işlerini geliştirmelerinde çok daha rahatlıkla sağlayacak. Nahçivan’la sınır avantajımızı iyi değerlendirmemiz lazım. Bölgeye açılış kapımız olabilir. Nahçivan’la sınırda bir serbest bölge kurulmaması için bir sebep yok. Ümid ediyorum bu da buradaki ticaretimizi ciddi anlamda arttırır. Gümrüksüz bir alan oluşturursak dünyanın her tarafına ticaret yapabiliriz. Arkadaşlara talimat verdim. Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü süratle bir çalışma yapacak. Bunun üzerinde hiç zaman kaybetmeden böyle bir sistemi hayata geçirmek mümkün olabilecektir. Türkiye’nin AB ile gümrük birliği anlaşması nedeniyle dezantavajlı durumuna dikkat çeken Çağlayan, “Yüzde 5 benim uyguladığım ortalama gümrük tarifesi ama bana yüzde yüz yirmi gümrük uygulayan ülkeler var” diye konuştu. Bu dezavantajlı durumu serbest ticaret anlaşmalarıyla aşmak istediklerini söyleyen Çağlayan, yaşadığı zorluklara dair, “Meksika ve AB arasında 2000 yılında serbest ticaret anlaşması yapıldı ama yıl 2010 Meksika hala bizimle müzakerelere başlamadı. Cezayir ise 2005 yılında AB ile serbest ticaret anlaşması yapmasına rağmen Türkiye ile serbest ticaret anlaşması yapmaya yanaşmıyor.” Çağlay, bütün ülkelerin diplomasisini izlediklerini belirterek, “Buna da Ticaret diplomasisi diyoruz. Yani hammadde diplomasisi. Şimdi 16 ülkeyle serbest tic anlaşmamız var.Tüm bu çalışmaları her türlü zorluğa rağmen testi kırılmadan yapmaya çalışıyoruz. Komşu ülkelerle ticareti geliştirmeye çalışıyoruz. Dünya pastasının küçülmüş olduğu bir ortamda rekabet güçlenecek” dedi. Bakan Çağlayan konuşmasını şöyle sürdürdü:”Burada özellikle yapılabilecek olan alanlar sanayi üretimi, tarımsal üretim ve hayvancılık, altyapı ve madenler ilgili çalışmalar yapılabilir. Çeşitli sektörlerden arkadaşlarımız bir araya gelerek bu alanları görüşecekler. Nazdifan marka Çinlilerin otomobil firması, gemikaya firması madencilik turizm gıda, süt ürünleri, et, mermercilik. Maden gıda tarım hayvancılık üzerine yatırım yapmak mümkün. Heyette inşaat malzemeleri makine aksanı, wc atık su borusu yapanlar mermer çimento mobilya sunta işi yapanlar var. Ön görülen projeler çocuk bezi üretimi, konserve, deterjan sabun gibi kimyasal maddeler, bitkisel yağlar. Bu alanlarda yatırım yapılabilir. Nahçivan’a 250 kmlik doğalgaz borusu döşeyeceğiz. Kars-Iğdır Nahcıvan arasına döşenecek Naçivan’a Gazı bu hat üzerinden vereceğiz. Böylece doğalgazla birlikte sanayi tesisleri açısından da enerji sıkıntısı kalmayacak. Bir sanayici bir yere yatırım yaparken listeye bakar şartların olup olmadığını görür. Siyasi istikrar, ekonomik istikrar, bankacılık, hukuk sistemi ve bürokratik işlemler. Bunlar varsa yatırımcı yatırım yapar yoksa kimse kimsenin karakaşına kara gözüne gelmez. Bürokrasi azalmamışsa isterseniz altından anahtar verin gelmez işadamı. Kendisine en rahat çalışabileceği parasını en rahat transfer edebileceği ortama bakar.Yatırımcı istikrara bakıyor.Bunları Vasıf beye anlattım kolaylık istedim. Ben Amerika’ya gittiğimde gelin Türkiye’ye yatırım yapın dediğim insanlar, ciddi olarak şu soruyu soruyor, ‘Seçimleriniz var. Seçimdeki tablo ne olur?’ Ben de diyorum ki biz dört seçim iki referandum yaptık. En son referandumdan sonra yaptığımız anketler de ortada. Türkiye de işadamları da siyasi istikrar istiyor. AK Parti her bir seçimde giderek güçleniyor. AK Parti’nin bugün rahat bir şekilde tek başına iktidara gelebileceğini size söyleyebilirim. Bizim de tespitlerimiz o yönde diyorlar. Uluslararası kuruluşlar, danışmanlık veren şirketler bunlar sürekli kendileri de anketler yapıyorlar. “
Vize konusunu soran bir gazetecinin sorusuna bakan çağlayan şu cevabı verdi:”Azerbaycan ile vize konumuz devam ediyor. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüştüm. Bu konuda İzah etmekte zorlandığımız durumlar var. 52 den fazla ülke ile vize kaldırdık. Rusya ile vize kaldırma kararı aldığımız bir dönem de Azerbaycan’ın Türk iş adamlarına vize uygulamasını anlatmakta zorlanıyorum. Onların da tereddütleri var. Konuştuk anlattılar. Biz AB ülkelerini schengene rağmen zorlarken Azerbaycan’ın vize uygulaması anlatmakta zorlandığımız bir hadisedir ama benim ümidim yüksek. Bu konuyu hem ticari ve hem siyasi yönden destekliyoruz. çözüleceğine inanıyoruz. Vize sorunun Ermenistan Türkiye normalleşme süreciyle bir ilgisi yok. Bu konu Türkiye’nin psikolojik açıdan da önem verdiği bir konu. Olaya maddi bakmayalım. Maddem biz tek millet iki devletiz o zaman Azeri kardeşim nasıl vizesiz rahat rahat Türkiye’ye geliyorsa. benim vatandaşım da Azerbaycan’a vizesiz gitmeli, Bizim mutlaka Rusya vizesinden evvel Azerbaycan’ın Türk vatandaşlarına uyguladığı vizeyi kaldırmamız önemli. Kısa süre içinde Azerbaycan’ın bunu ortadan kaldıracak arayış ve düşünce içinde olduğunu ümid ediyorum. Azerbaycan,Rusya ve diğer bağımsız Türk Cumhuriyetlerine vize uygulamıyor. Rusya ile de vizeleri kaldırmamız eli kulağında.Ermenistan ve Türkiye’nin ticari bir münasebeti Karabağ sorunu çözülmeden mümkün değildir. Türkiye’nin kırmızı çizgileri bellidir. Devletin resmi politikası neyse o devam ettiriliyor. Atatürk 1921 yılında nasıl Nahçivan’a sahip çıkmışsa bugün bizde Azerbaycan’a sahip çıkıyoruz. 1992 yılında Azerbaycan bağımsızlığını ilan ettiği zaman Azerbaycan’a 100 milyar dolar yardımda bulunmuşuz. Azerbaycan’ın hassasiyetlerini biliyoruz. Ermenistan olayın da bir provokasyon bir yanlış anlaşılama vardır. Politikamız bellidir. Kırmızı hatlarımızı koruyoruz. Aksi olamaz .Nahçivan’a 22 milyon dolarlık mal satışımız var onarlında bize 1.5 milyon dolarlık ürün satışı var. Nahçivanla olan sınır kapısında ticareti iyi değerlendirmeliğiz.Suriye Yunanistan Rusya ha çatışma çıktı çıkacak dediğimiz ülkelerdi. Biz 150 işadamıyla Yunanistan’a gittik. Suriye ile de mayınları temizliyoruz, sınırlar kalkıyor. Sıfır sorunlu diplomasi atağı önemli. Ben bir de buna ticareti ekledim. Sıfır Sorun Sınırsız Ticaret ‘SSST’ diyoruz buna. T harfi mübarek bir harf haline gelmiş. Ticaret İngilizce de de T ile başlıyor Türkçede de. Hatta Türkiye’de “T” ile başlıyor. Erzurum’dan gelen işadamları ve İhracatçılar birliği üyeleri Azerbaycan-Nahçıvan-Türkiye İş Forumu’na katılarak çeşitli görüşmeler yaptılar.
Duzdağ otelde Ali Meclis başkanı Vasıf Talipov tarafından onuruna verilen yemekten sonra basın mensuplarıyla bir araya gelen bakan Çağlayan, çeşitli konularda sorulan soruları cevapladı.
İlk günkü izlenim ve görüşmeleri değerlendiren Bakan Çağlayan, Nahçivan’a ilk kez geliyorum..Çok gelişmiş buldum caddeler evler çok modern bundan da memnun oldum .
Atatürk 1921 yılında Nahçivan özerk cumhuriyetine özerklik Statüsü kazandırmıştır. Buda Nahçivan’la ilişkilerimiz sıcak tutu. İlişkilerimiz sıklaştı.
Dilucu sınır kapısı Nahçivan’ın nefes kapısı ve Nahçivan’nın dünyaya açılış kapısı. Nahçivan tecrit edilmiş durumda.Ermenistan’ın içine kama gibi yerleşmiş durumda. Etrafı kapalı sadece İran ve Türkiye çıkışının olması bizim için son derece önemli. Hükümet ve Dışişleri Politikamızda Nahçivan’ın özel bir yeri var. Bugün bu yüzden buradayız. Buraya 100’ün üzerinde iş adamı geldi. İşadamları ciddi manada iş yapmak için buradalar. Amacımız Türklerin buradaki yatırım ve ticaretini arttırarak Nahçivan’ın ekonomisine katkıda bulunmak. İlk defa geldim ve beklentilerimin üzerinde gördüm. Daha aşağı bir standart bekliyordum. Sağlık, eğitim, alt yapı ve insanların oturacağı evler ciddi anlamda düzenlenmiş. Nahçivan Türkiye iş konseyi kurulması konusunda temaslar var. Hemen süratle oluşturulmasını istiyoruz. Gerek Nahçivan Türkiye İş Konseyi gerekse Azerbaycan Türkiye İşkonseyi’nin altında bir yapılanmayı sağlayacağız. Bu da konseyi oluşturan işadamlarının işlerini geliştirmelerinde çok daha rahatlıkla sağlayacak. Nahçivan’la sınır avantajımızı iyi değerlendirmemiz lazım. Bölgeye açılış kapımız olabilir. Nahçivan’la sınırda bir serbest bölge kurulmaması için bir sebep yok. Ümid ediyorum bu da buradaki ticaretimizi ciddi anlamda arttırır. Gümrüksüz bir alan oluşturursak dünyanın her tarafına ticaret yapabiliriz. Arkadaşlara talimat verdim. Serbest Bölgeler Genel Müdürlüğü süratle bir çalışma yapacak. Bunun üzerinde hiç zaman kaybetmeden böyle bir sistemi hayata geçirmek mümkün olabilecektir. Türkiye’nin AB ile gümrük birliği anlaşması nedeniyle dezantavajlı durumuna dikkat çeken Çağlayan, “Yüzde 5 benim uyguladığım ortalama gümrük tarifesi ama bana yüzde yüz yirmi gümrük uygulayan ülkeler var” diye konuştu. Bu dezavantajlı durumu serbest ticaret anlaşmalarıyla aşmak istediklerini söyleyen Çağlayan, yaşadığı zorluklara dair, “Meksika ve AB arasında 2000 yılında serbest ticaret anlaşması yapıldı ama yıl 2010 Meksika hala bizimle müzakerelere başlamadı. Cezayir ise 2005 yılında AB ile serbest ticaret anlaşması yapmasına rağmen Türkiye ile serbest ticaret anlaşması yapmaya yanaşmıyor.” Çağlay, bütün ülkelerin diplomasisini izlediklerini belirterek, “Buna da Ticaret diplomasisi diyoruz. Yani hammadde diplomasisi. Şimdi 16 ülkeyle serbest tic anlaşmamız var.Tüm bu çalışmaları her türlü zorluğa rağmen testi kırılmadan yapmaya çalışıyoruz. Komşu ülkelerle ticareti geliştirmeye çalışıyoruz. Dünya pastasının küçülmüş olduğu bir ortamda rekabet güçlenecek” dedi. Bakan Çağlayan konuşmasını şöyle sürdürdü:”Burada özellikle yapılabilecek olan alanlar sanayi üretimi, tarımsal üretim ve hayvancılık, altyapı ve madenler ilgili çalışmalar yapılabilir. Çeşitli sektörlerden arkadaşlarımız bir araya gelerek bu alanları görüşecekler. Nazdifan marka Çinlilerin otomobil firması, gemikaya firması madencilik turizm gıda, süt ürünleri, et, mermercilik. Maden gıda tarım hayvancılık üzerine yatırım yapmak mümkün. Heyette inşaat malzemeleri makine aksanı, wc atık su borusu yapanlar mermer çimento mobilya sunta işi yapanlar var. Ön görülen projeler çocuk bezi üretimi, konserve, deterjan sabun gibi kimyasal maddeler, bitkisel yağlar. Bu alanlarda yatırım yapılabilir. Nahçivan’a 250 kmlik doğalgaz borusu döşeyeceğiz. Kars-Iğdır Nahcıvan arasına döşenecek Naçivan’a Gazı bu hat üzerinden vereceğiz. Böylece doğalgazla birlikte sanayi tesisleri açısından da enerji sıkıntısı kalmayacak. Bir sanayici bir yere yatırım yaparken listeye bakar şartların olup olmadığını görür. Siyasi istikrar, ekonomik istikrar, bankacılık, hukuk sistemi ve bürokratik işlemler. Bunlar varsa yatırımcı yatırım yapar yoksa kimse kimsenin karakaşına kara gözüne gelmez. Bürokrasi azalmamışsa isterseniz altından anahtar verin gelmez işadamı. Kendisine en rahat çalışabileceği parasını en rahat transfer edebileceği ortama bakar.Yatırımcı istikrara bakıyor.Bunları Vasıf beye anlattım kolaylık istedim. Ben Amerika’ya gittiğimde gelin Türkiye’ye yatırım yapın dediğim insanlar, ciddi olarak şu soruyu soruyor, ‘Seçimleriniz var. Seçimdeki tablo ne olur?’ Ben de diyorum ki biz dört seçim iki referandum yaptık. En son referandumdan sonra yaptığımız anketler de ortada. Türkiye de işadamları da siyasi istikrar istiyor. AK Parti her bir seçimde giderek güçleniyor. AK Parti’nin bugün rahat bir şekilde tek başına iktidara gelebileceğini size söyleyebilirim. Bizim de tespitlerimiz o yönde diyorlar. Uluslararası kuruluşlar, danışmanlık veren şirketler bunlar sürekli kendileri de anketler yapıyorlar. “
Vize konusunu soran bir gazetecinin sorusuna bakan çağlayan şu cevabı verdi:”Azerbaycan ile vize konumuz devam ediyor. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile görüştüm. Bu konuda İzah etmekte zorlandığımız durumlar var. 52 den fazla ülke ile vize kaldırdık. Rusya ile vize kaldırma kararı aldığımız bir dönem de Azerbaycan’ın Türk iş adamlarına vize uygulamasını anlatmakta zorlanıyorum. Onların da tereddütleri var. Konuştuk anlattılar. Biz AB ülkelerini schengene rağmen zorlarken Azerbaycan’ın vize uygulaması anlatmakta zorlandığımız bir hadisedir ama benim ümidim yüksek. Bu konuyu hem ticari ve hem siyasi yönden destekliyoruz. çözüleceğine inanıyoruz. Vize sorunun Ermenistan Türkiye normalleşme süreciyle bir ilgisi yok. Bu konu Türkiye’nin psikolojik açıdan da önem verdiği bir konu. Olaya maddi bakmayalım. Maddem biz tek millet iki devletiz o zaman Azeri kardeşim nasıl vizesiz rahat rahat Türkiye’ye geliyorsa. benim vatandaşım da Azerbaycan’a vizesiz gitmeli, Bizim mutlaka Rusya vizesinden evvel Azerbaycan’ın Türk vatandaşlarına uyguladığı vizeyi kaldırmamız önemli. Kısa süre içinde Azerbaycan’ın bunu ortadan kaldıracak arayış ve düşünce içinde olduğunu ümid ediyorum. Azerbaycan,Rusya ve diğer bağımsız Türk Cumhuriyetlerine vize uygulamıyor. Rusya ile de vizeleri kaldırmamız eli kulağında.Ermenistan ve Türkiye’nin ticari bir münasebeti Karabağ sorunu çözülmeden mümkün değildir. Türkiye’nin kırmızı çizgileri bellidir. Devletin resmi politikası neyse o devam ettiriliyor. Atatürk 1921 yılında nasıl Nahçivan’a sahip çıkmışsa bugün bizde Azerbaycan’a sahip çıkıyoruz. 1992 yılında Azerbaycan bağımsızlığını ilan ettiği zaman Azerbaycan’a 100 milyar dolar yardımda bulunmuşuz. Azerbaycan’ın hassasiyetlerini biliyoruz. Ermenistan olayın da bir provokasyon bir yanlış anlaşılama vardır. Politikamız bellidir. Kırmızı hatlarımızı koruyoruz. Aksi olamaz .Nahçivan’a 22 milyon dolarlık mal satışımız var onarlında bize 1.5 milyon dolarlık ürün satışı var. Nahçivanla olan sınır kapısında ticareti iyi değerlendirmeliğiz.Suriye Yunanistan Rusya ha çatışma çıktı çıkacak dediğimiz ülkelerdi. Biz 150 işadamıyla Yunanistan’a gittik. Suriye ile de mayınları temizliyoruz, sınırlar kalkıyor. Sıfır sorunlu diplomasi atağı önemli. Ben bir de buna ticareti ekledim. Sıfır Sorun Sınırsız Ticaret ‘SSST’ diyoruz buna. T harfi mübarek bir harf haline gelmiş. Ticaret İngilizce de de T ile başlıyor Türkçede de. Hatta Türkiye’de “T” ile başlıyor. Erzurum’dan gelen işadamları ve İhracatçılar birliği üyeleri Azerbaycan-Nahçıvan-Türkiye İş Forumu’na katılarak çeşitli görüşmeler yaptılar.