(PARAYLA ALINDIYSA! HANGİ DEVLETTEN ALINDI KAÇ PARA ÖDENDİ?)
SÖZER AKYILDIRIM
Iğdır Üniversitesi, Öğretim Görevlisi
Türk Dünyasının Kapısı olan Dilucu ovası Iğdır ili, Aralık ilçesi sınırları içerisinde Türkiye’nin doğudaki en uç noktasını oluşturmaktadır. Dilucu’nun kuzey sınırını oluşturan Aras Irmağı aynı zamanda Türkiye, Ermenistan ve Azerbaycan Nahçıvan Özerk Yönetimi ile arasında sınırı çizmektedir. Batısında bulunan Ateş Tepe, Doğu Iğdır Ovasından ayrılmakta, güneyinde yer alan Aşağı Karasu Çayı ise, Türkiye Cumhuriyeti ile İran İslam Cumhuriyeti arasında sınırı oluşturmaktadır. Bu alan içerisinde kabaca üçgen şeklinde uzanan Dilucu dört ülkenin aynı yerde birbirine yaklaştığı bir konumda yer almaktadır.
Misakı Milli ve Türkiye Ermenistan Sınırı: Misakı Milli; Millî Mücadelenin yani İstiklal Harbinin nihai hedefidir. Erzurum ve Sivas Kongreleri Beyannameleri bu metnin esasını teşkil etmektedir. Osmanlı Mebusan Meclisi üyelerinden müteşekkil bir heyet tarafından kalen alınmış 28 Ocak 1920 de nihai hali ortaya çıkmıştır. Mebusan Meclisinin 17 Şubat 1920 tarihli oturumunda okunarak ittifakla ilan olunmuştur. Altı maddelik Milli Sözleşmedir. Misakı Millinin TBMM’nin yürüttüğü Ulusal Mücadelenin çerçevesini çizmiştir 1920 yılının sonlarına doğru Misakı Millinin gerçekleşmesi için somut sonuçlar alınmıştır. Kafkasya’daki Ermenistan Cumhuriyetinin Doğu Anadolu’daki zulümleri Kazım Karabekir Paşa Komutasındaki TBMM Ordularınca püskürtülünce Ermenilerle 2/3 Aralık 1920’de Gümrü Anlaşması imzalanmış ve Doğu Anadolu’da Misakı Milli büyük ölçüde gerçekleşmiştir. Doğu sınırlarımız daha sonra Moskova (22 Temmuz 1921) ve Kars Anlaşmalarıyla (13 Ekim 1921) belirlenmiştir. TBMM Hükümetinin Sovyet Rusya ile yaptığı bu antlaşmanın Türkiye Cumhuriyeti tarihinde önemli bir yeri bulunmaktadır. Söz konusu Antlaşma Türkiye’nin bugünkü doğu sınırını çizdiği gibi, onun Sovyet Rusya ile dayanışmasının ve uzun süren iş birliğinin de temeli olmuştur.
13 Ekim 1921 tarihinde Türkiye ile Ermenistan, Gürcistan ve Azerbaycan arasında imzalanan Kars Antlaşması, Kafkasya’da bugüne kadar devam eden statükoyu oluşturmuştur. Kars Anlaşması Uluslararası kabul görmüş, hukuki ve siyasi bir metin olarak geçerliliğini korumaktadır.
Türkiye ve İran Sınırı: Türkiye -İran sınırı,1639 yılından bu yana 386 (2025 yılı dahil olmak üzere) yıldır, küçük değişiklikler dışında hemen hemen aynı şeklini korumaktadır. Osmanlı devleti dağılıp yerine Türkiye Cumhuriyeti devleti kurulduktan sonrada Türkiye ile arasında sınır eski şeklini korumuş, sadece sınır kontrollerinin kolaylaştırılması ve sınır güvenliğinin sağlanması maksadıyla sınır üzerinde küçük çaplı denemeler yapılmıştır. 23 Ocak 1932 tarihinde Tahran’da yapılan antlaşma çerçevesinde, sınırın kuzey kısmında, daha önce Küçük Ağrı Dağı eteklerinde geçen sınır, Ovaya kaydırılarak küçük Ağrı Dağının tamamı Türkiye tarafına bırakılmış, buna karşılık daha güneyde Baçikre ve Kotur çevresindeki bazı araziler de İran tarafına bırakılmıştır. Kotur, konum itibarıyla Osmanlı -İran sınır bölgesi üzerinde Osmanlı tarafından Van ve Hakkari ,İran tarafından ise Hoy şehri arasında kalan bir yerdir. Bu yer 1878 Berlin Anlaşmasına kadar Osmanlı egemenliğinde kalmıştır (1849-1852 arasında iki devlet arasında gerginlik yaşanmıştır). Böylece Osmanlıdan başlayıp Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk yıllarına kadar devam eden ve ilki ülke arasındaki haklarını ayıran sınır “SINIR BÖLGESİNDEN; SINIR ÇİZGİSİNE” dönüştürülerek son şeklini almış oldu.
16 yüz yılda Osmanlı Devleti ile Safeviler arasında başlayıp, yaklaşık dört yüzyıllık bir süreç izleyerek Cumhuriyetin ilk yıllarına kadar uzanan sınır anlaşmazlıkları,23 Ocak 1932’de imzalanan Türk-İran Sınır Anlaşması ile çözüme ulaştırılmıştır. Sınır konusunun çözümü, iki ülke arasında diğer konularda da iş birliğinin kapılarını açmıştır. İran ile iyi komşuluk ilişkilerine önem veren Atatürk-İran Şahını Türkiye’ye davet eder, Şahın yaklaşık bir ay süren Türkiye ziyaretinde tarihten gelen dostluk, kardeşlik, diplomasi sayesinde İran ve Türkiye arasındaki pürüzleri gidermiş ve Sadabat Paktına giden yol açılmıştır. Mustafa Kemal Atatürk Savaşın Ustası olduğu gibi Barışında Efendisi olduğunu diplomaside göstermiş; “Yurtta Barış, Dünyada Barış “demiştir. 27 Mayıs 1937’de İran Hariciye Nazırı İnayetullah Samiy ile Türk Büyükelçisi Enis Akaygen arasında 1932 Anlaşmasını düzenleyen bir anlaşma imzalanmıştır. Bu antlaşma 1938’de TBMM’de onaylanmıştır.
SONUÇTA; Dilucu Ovası ve Küçük Ağrı Dağı, Mustafa Kemal Atatürk’ün ve dönemin Dışişleri Bakanları olan İsmet İnönü, Şükrü Kaya, Tevfik Rüştü Aras ve yine dönemin Tahran Büyükelçiliklerini yapmış olan Hasan Vasfi Menteş, Mahmut Şevkat Esendal, Hüsrev Gerede ve Enis Akaygen’in çalışmaları sonucu diplomatik bir başarıla bugünkü Türkiye İran sınırı, Küçük Ağrı Dağı ve Dilucu Ovası Türkiye Cumhuriyeti topraklarına katılmıştır. Herhangi bir parasal alışveriş söz konusu değildir. Aksini iddia edenler belge ve bulgularını, yani somut delillerini ortaya koymak zorundadırlar.
Yorumlar
Kalan Karakter: