Başınıza ATATÜRK Kadar Taş Düşsün

Atatürk’e düşmanlık edenler neden hep dindar görünümlü olanlar?
Ya da dindarların etkisi altında kalanlar?

Sevgili okuyucular, bugün ülkemizde bireylere yaranabilmek için oluşturulan yeni trend, Atatürk’e küfretmek oldu. Atatürk’e küfredenler mutlaka el üstünde tutuluyor, makam mevki sahibi yapılıyor.

Öncelikle şeyhler, müritler, tarikatlar ve “emevi zihniyeti” ile yoğrulmuş kişiler, Atatürk düşmanlığında adeta yarışıyorlar. Bir kişi de çıkıp “Arkadaş, sizin Atatürk’ten ne alıp veremediğiniz var?” demiyor.

Evet, Atatürk içki içiyordu.
Evet, Atatürk din sömürücülerine prim vermiyordu.
Evet, Atatürk tarikatları kapatıyordu.

İyi de kardeşim, siz dün de doğru yolda değildiniz, bugün de değilsiniz.

Atatürk, “Keşke Yunan galip gelseydi” diyen Fesli Kadir zihniyetini mi savunmalıydı?

Güzelim İslam dinini yobazlaştıran, dini bir darphaneye çeviren, insanlara Muhammed’in dinini öğretmek yerine şeyhi ilahlaştıran, bilimi ve teknolojiyi yok sayan, tarikat ve itaat kültürüyle boş beyinli insanlar yetiştirip insanlığa hiçbir katkı sağlamayan kitleler… İşte Atatürk bunların önünü kesmek için mücadele etti. Çünkü bu zihniyetin ürettiği ortamdan; IŞİD, El Nusra, El Kaide, Boko Haram gibi onlarca terör örgütü doğdu, dünyaya kan ve gözyaşı saçtı. Atatürk bu düzeni engellemeye çalıştığı için mi düşmanlığınız?

Peki bu gruplar gizli saklı değil, aleni bir şekilde televizyonlardan, sosyal medyadan sabah akşam Atatürk ve silah arkadaşlarına hakaret ederken, tüm siyasi parti liderleri ve özellikle Genelkurmay neden duymazdan geliyor?

Atatürk büstlerine yapılan saldırılar, edilen hakaretler hiç mi onurunuza dokunmuyor?

Unutmayın, Diyanet İşleri’ni kuran Atatürk’tür. Gerçek din alimlerine değer veren, devlet ve din işlerini ayıran, laiklik ilkesiyle insanların özgürce inançlarını yaşamasına olanak tanıyan Atatürk’tür. Kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanıyan, sıfırdan aldığı bir ülkeyi sanayileştiren, kalkındıran, yedi düveli topraklarımızdan atan ve bizlere Türkiye Cumhuriyeti’ni emanet eden lider odur.

Peki, böylesine bir lidere yapılan hakaretler CHP dahil hiçbir siyasi parti liderini rahatsız etmiyor mu gerçekten?

Bu kadar umursamaz, vurdumduymaz, bana neci olmak sizlere hiç yakışıyor mu?
Bizlere vatan kuran, canını hiçe sayıp cephe cephe koşan, savaşlara katılıp askeri taktiklerle destan yazan bir lider, üç beş çapulcunun elinde kalıyorsa, ayıplar olsun bizlere!

Biriniz çıkıp “Haddinizi aşmayın be küstahlar!” dese, o hadsizler haddini bilir.

Biriniz çıkıp Atatürk’ün kurduğu Diyanet’te saltanat süren, din hizmeti vermek için devletten çuvalla para alan bazı imamların ve yöneticilerin Atatürk adını anmaktan imtina etmesini sorgulasa kendini kaybedenler, kendilerine çeki düzen verirler. Sanki Atatürk deseler, ağızları mundar olacakmış gibi davrananlar, keşke Hz. Peygamber’i model alsalar. 

Resulullah’ın hoşgörüsünü şiar edinseler. Onun getirdiği gerçek dine bağlı kalsalar. 

Ey din görevlileri, siz Allah’ın rızasını kazanmak için mi hizmet ediyorsunuz, yoksa kulun rızasını almak için mi?

Eğer Allah için hizmet ediyorsanız, adil olun. Kul hakkı yiyenle, yemeyeni aynı kefeye koyamazsınız. Faize haram deyip, sonra helal sayan fetvalar vererek dindarlık yapamazsınız. İçki içeni günahkar görüp, içkiden alınan vergiyle aldığınız maaşı helal sayamazsınız. 

Bir damla içki yere düşse, orada bir ot çıksa, o otu bir koyun yese “Ben o koyunun etini yemem” diyen bazı din adamları, hiç kusura bakmasınlar; dini kendilerine göre eğip büküyorlar.

Üstüne basa basa söylüyorum:
Atatürk’e hakaret edenlerin başına ATATÜRK kadar taş düşsün!
Atatürk’e sahip çıkmayanların başına ATATÜRK kadar taş düşsün!