TARİHİMİZ YAKILMIŞ YETMEZ Mİ NE BEKLİYORUZ BAĞIRMAK İÇİN

Öyleyse yanan tarih Iğdır’ın olduğu kadar, Türkiye’nin de tarihidir…
Bu ne ilkellik,  bu ne sorumsuzluk, bu ne aymazlık.
    Bu Iğdır’a, Bu Türkiye’ye yapılan…
Bu, sıradan bir ev yangını değil, bir ahır yangını hiç değil!
    Bir ulusun topyekun geçmişin  yakılıp yok edilmesidir…
    Bakın ki elleri kırılasıcalar Iğdır’ın tarihi içinde nelerimizi yakmışlar:
    Babalarımızı, dedelerimizi, ebelerimizi, ninelerimizi, yani; bizden önce yaşayanlarımızın; yaşamlarını, aşklarını, hatıralarını, izlerini, sözlerini, yaşanmışlıklarını yakmışlar tümüyle.  
Sadece bu kadar da değil; Toprağımızın, akarsularımızın, dağlarımızın  kısaca coğrafyamızın da geçmişi yakılmış oldu bu olayla. Şimdi artık Ağrı Dağı, geçmişi yakılmış bir dağ durumuna geldi.
    Bir insan yaktığı şeye bakmaz mı hiç? Hele de yakılacak şey bir İl’le ilgiliyse…
Yakılmaz böyle arsızca, hayasıza, onursuzca, sigara yakar gibi…
Hiçbir olay böylesini yakmadı içimi..
Hiçbir olay, ölmüşlerimizin kemiklerini böylesine sızlatmazdı…
İçim yanıyor içim, bizden sonraki kuşaklara bir tarih bile bırakamayacağız..
Ben de Cabbar Şıktaş gibi, tüm etkili ve yetkilileri göreve çağırıyorum.
Tüm Iğdır’lıları yakılan tarihlerinin hesabını sormaya çağırıyorum…   
Şimdi değilse, daha ne zaman Iğdır’ın sesine kulak vereceğiz…
Iğdır’ımız geçmişinden, tarihinden tutuşmuş, yanmış kül olmuş….
Daha ne bekliyoruz, bağırmak, çağırmak, hesap sormak  için?
Daha ne bekliyoruz ki….  İslam  ÇANKAYA