Iğdır Kültür merkezinde düzenlenen bir sunumda konuşan Akay Aktaş, şehrin geçmişteki evlerinin mimarisiyle günümüzdeki modern yapıları karşılaştırarak çarpıcı tespitlerde bulundu. Sunumda, 1900''lerden 1980''lere uzanan bir zaman diliminde Iğdır''ın eski evlerinin doğayla uyumuna, sağlık ve insan ruhu üzerindeki olumlu etkilerine dikkat çekildi.

Geçmişin Evleri: Doğa, Sağlık ve İnsan İlişkisi
Akay Aktaş, Eski Iğdır evlerinin yapımında çevrenin koşullarının dikkate alındığını ve bu evlerin doğal malzemelerle inşa edildiğini belirtti. Bu yapıların, hem fiziksel hem de ruhsal sağlığı desteklediğini vurgulayan Hoca, bu dönemin mimarisini "Doğa-Mesken-İnsan" üçlemesinin mükemmel bir yansıması olarak tanımladı.

Günümüz Evleri: Betonlaşan Ruhlar ve Yalnızlık
Ancak, Akay Aktaş"ın asıl eleştirisi modern yapılaşmaya yönelikti. Günümüz evlerinin sağlıktan ve insani değerlerden uzak olduğunu savunan Aktaş, "İnsanların ruhları da betonlaşıyor" diyerek modern yaşamın getirdiği yalnızlaşma ve sevgisizlik sorununa işaret etti. Bu durumun, çeşitli sağlık sorunlarına yol açtığını ve toplumda sevgisiz, şefkatsiz ve bencil bir neslin ortaya çıkmasına neden olduğunu söyledi.

Iğdır Belediyesi"nin İşten Çıkardığı Personel İçin “İşe Dönüş” Kararı Verildi
Iğdır Belediyesi"nin İşten Çıkardığı Personel İçin “İşe Dönüş” Kararı Verildi
İçeriği Görüntüle

Sunumunda sık sık "doğanın intikamı" metaforunu kullanan Akay Aktaş, insanların doğayı acımasızca tahrip etmesinin bedelini ödediğini ve bu döngünün bir sonucu olarak toplumda manevi bir çöküş yaşandığını ifade etti. Aktaş"ın sunumu, katılımcıları sadece mimari bir konuyu değil, aynı zamanda modern yaşamın getirdiği derin sosyal ve psikolojik sorunları da düşünmeye sevk etti.

Kaynak: Recep Polat