Gaziantep’te 5 asırlık tarihi Şirvani Camii, Türkiye’de raylı minbere sahip 4 camiden biri olma özelliği taşıyor.
16’ıncı yüzyılda yapıldığı belirtilen Şirvani Camii’nin minberi, cuma günleri yerinden çekilerek açılıyor ve hutbe okunduktan sonra tekrar itilerek yerine konuluyor.
Dünyanın en eski 10 şehri arasında yer alan Gaziantep, tarihi camileriyle öne çıkan şehirlerin arasında yer alıyor. Tarihi Gaziantep camileri, kentin siluetine sağladıkları görsel katkı ve fonksiyonlarına bağlı olarak yerine getirdikleri sosyal katkının yanı sıra kent içindeki konumlarıyla da dikkat çekiyor.
Yapım tarihleri ile bağlantılı olarak kentin gelişiminin izlenmesine imkan sağlayan kentin vazgeçilmez mimari değerlerinden asırlık tarihi camiler, farkı yapı ve özellikleriyle ön plana çıkıyor. Hemen hemen hepsinin yapımında kesme taş kullanılan tarihi camiler, plan ve süsleme bakımından da birbirinden farklı olarak inşa edilmesiyle dikkat çekiyor.
Raylı minberleriyle dikkat çeken tarihi camilerden olan Boyacı Camii, Şirvani Camii, Ömeriye Camii ve Ahmet Çelebi Camii, alandan tasarruf etmek amacıyla duvara gömme olarak tasarlanan minberleriyle ilgi çekiyor.
Türkiye’de sadece Gaziantep’teki tarihi camilerde bulunan ve duvara gömme olarak tasarlanan raylı minberler, cuma namazlarında okunacak hutbe için haftada bir gün açılıyor ve namaz sonrası tekrar duvara gömülüyor.
Şirvani Mehmet Efendi Camii olarak da bilinen Şirvani Camii, Gaziantep Kalesi’nin batısında Şahinbey ilçesi Seferpaşa Mahallesi’nde bulunuyor. 16’ıncı yüzyılda Osmanlı döneminde inşa edilen ve ahşap işçiliğinin güzel örnekleriyle süslenmiş bir müezzin mahfili de bulunan Şirvani Camii, tarihi Gaziantep camileri içerisinde minaresi iki şerefeli olan tek cami özelliğine sahip olduğu için halk arasında da "İki Şerefeli Camii" olarak biliniyor.
Caminin en önemli bölümü ise Boyacı Camii, Ömeriye Camii ve Ahmet Çelebi Camii’nde olduğu gibi minberin alttan kızaklı olması, duvarda yapılan özel bölmesine girip çıkabilmesidir. Bu özelliğiyle de herkesin ilgisini çeken cami, tek kişi tarafından kolaylıkla hareket ettiriliyor.
Duvara gömme olarak yapılan minberle alandan tasarruf edilirken, hutbe okunacağı zaman ise imamı caminin her tarafından görmek de mümkün oluyor. Cuma namazlarında okunacak hutbe için haftada bir gün açılan minber, hutbe okunduktan sonra itilerek tekrar cami duvarına bitişik hale getiriliyor.
Yıllara ve meydana gelen deprem gibi felaketlere rağmen dimdik duran raylı minber, günümüzde de her cuma günü kullanılıyor. İhtişamıyla ve mimari yapısıyla görenleri büyüleyen tarihi Şirvani Camii, görenleri kendine hayran bırakıyor.
Türkiye’deki raylı minbere sahip camilerden biri olan Şirvani Camii’nin Osmanlı döneminde yapılan eşsiz yapılardan olduğunu ifade eden Gaziantep Büyükşehir Belediyesi Gazikültür A.Ş. Genel Müdürü Prof. Dr. Halil İbrahim Yakar, "Şirvani Camii, Şirvani Mehmet Bey Camii olarak bilinir. Gaziantep’teki çok önemli özelliğe sahip camilerin bir tanesidir. 1677’den önce yapıldığı bilinmektedir. Camiye ismini veren Şirvani Mehmet Efendi, Hazreti Muhammed’in (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) soyundan, Hazreti Hüseyin’den geldiğine inanılır ve bu anlamıyla seyitliği vardır. Burası Mevlevihaneden sonra camiye dönüştürülmüştür. Caminin ilk yapılış tarzı Mevlevihanedir. Tabi burada öyle bir minbere sahibiz ki bizim literatürde ‘müteharrik’ dediğimiz, yani hareketli minber tarzı Türkiye’de örneği yok, dünyada da çok az örnekleri var. Bazı örneklerini Fas’ta görüyoruz. Gaziantep’e baktığımızda başta Ömeriye Camii olmak üzere Şirvani Mehmet Efendi Camii, Boyacı Camii ve Ahmet Çelebi Camii’nde de raylı minber mevcuttur" dedi.
Gaziantep Kalesi’nin üzerindeki Kale Camii ile Ayşe Bacı Camii’nde de daha önce raylı minberin yer aldığını belirten Yakar, "Kalenin üstüne çıktığınız zaman mescidin yerini görürsünüz ve bu müteharrik minberin giriş yeri de vardır. Gaziantep’te bizim bildiğimiz 6 tane müteharrik minber var. 4 tanesinin işlevi devam ediyor. Bu camilerin özelliği Türk İslam sanatının olağanüstü derecede şekillerini de ortaya koyan muhteşem bir sanattır. Burada hem bir sanat hem bir ibadet hem de bütün Türkiye’de olmayıp sadece Gaziantep’te olan ve kültür, sanat ve tarihi bakımından inanılmaz zenginlik katan bir mevcudiyeti var" şeklinde konuştu.
6 Şubat 2023’teki Kahramanmaraş merkezli depremlerde, Şirvani Camii’nin doğu duvarı, kubbesi ve minaresinin yıkıldığını hatırlatan Yakar, "Daha önce bu minber maalesef bilinçli bir şekilde boyanmıştı. Restorasyon yapılırken minberin asli hali ortaya çıktı. Minberdeki şekillere bakarsanız neredeyse bu bizim gökyüzünde, kainatta bulunan bazı şekillerin tezahürünü görürüz. Ağaç olması bakımından da muhteşemdir. ‘Müezzin mahfili’ dediğimiz özellik de Gaziantep’teki harika sanatlardan bir tanesidir" ifadelerini kullandı.
Şirvani Camii’nin Osmanlı döneminin eşsiz örneklerinden biri olduğunu belirten cami imam hatibi Mustafa Acem ise, "Camimizin en güzel özelliklerinden biri de minberinin seyyar olması. Yani cuma günleri hutbe vermek için minberimiz meydana çıkar, hutbe verdikten sonra tekrar yerine girer. Ecdat bunu böyle düşünmüş. Camimizin ayrıca bir diğer özelliği de Gaziantep’te ilk iki şerefeli minaresi olan cami olarak bilinmektedir. Camilerde cemaatle namaz kılar iken sevap en ön saftan dağıtılmaya başlar. Ön safın sevabı diğer saflara göre daha fazla olduğunu bilmekteyiz. O yüzden ecdat bu inceliği düşünmüş. Namaz esnasında safta minber yer işgal etmesin, 3-5 kişi daha o minberin yerinde ön safta namaz kılabilsin diye bu incelik düşünülmüş" diye konuştu.