PARAMIZ BİR TEK İRAN’IN PARA BİRİMİNDEN YÜKSEK
Ekonomiden pek anlamayan biri olarak söylüyorum, benim paramın komşularımınkinden değersiz oluşu onurumu kırıyor.
Dolar ve Euro’yu zaten söylemeye bile gerek duymuyorum çünkü o para birimleri farklı dünya insanlarının parası olduğu için onlarla yarışmak elbette ki mümkün değildir.
Düşünsenize Avrupalı veya Amerikalı bir çalışan yahut emekli, dişini sıkıp bir yılda 3-5 bin dolar biriktirip ülkemize gelse ağalar paşalar gibi tatil yapar, yaşar, alışverişini yapıp döner.
Biz ise bir yıllık maaşımızı komple biriktirsek de Avrupa veya Amerika'ya gidip bir hafta bile tatil yapamayız.
Bırakın batıyı, doğudaki ülkelerin dahi para birimleri bizimkinden kat be kat değerli olması bile hazmedilir bir durum değildir.
Mesela Can Azerbaycan’ımızın bir Manatı bizim 19 TL’miz.
Gürcistan’ın bir Larisi bizim 12 TL’miz.
İran’da durum biraz farklı, onların para birimlerini doğrusu ben de hesap edemedim.
Yani bizim 100 TL’miz, İran’ın 190.000 Tümeni ediyor.
Ancak İran’da şöyle bir durum var.
Vatandaş enerji parası ödemiyor.
Doğalgaz, Mazot, Benzin, Elektrik gideri yok gibi bir şey…
Bizde ise asıl ana gider kalemleri enerji…
Dolayısıyla para birimleri bizden çok çok düşük olmasına rağmen, İran dünyaya açılamadığı için sıkıntı yaşıyor olsa da onun dışında İran halkının geçim sorunu bizden daha rahat.
Çünkü sadece yiyeceğe, giyeceğe vs. para ödüyorlar.
Yiyecek, içecek yani kısaca temel tüketim malları da fiyat olarak bizden çok ucuz…
Bunun dışında tüm enerji giderlerini devlet sübvanse ediyor.
İran’ın para biriminin bizimkinden düşük olması sebebiyle sınır illerimiz neredeyse tüm ihtiyaç malzemelerini İran’dan karşılamakta, günlük ayaklı filolar oluşturarak İran’a gidip öteberi ne bulurlarsa alıp getirmektedirler.
Tabi ki aynı şey diğer komşularımız için de geçerlidir.
Batıda Bulgar, Yunan, Avrupalı Türkiye'ye giriş yapıyor, öteberi ne buluyorsa alıp götürüyor ve hatta alay edercesine paylaşımlar yaparak Türk halkını rencide ediyorlar.
Zira Gürcistan ve Azerbaycan’dan günlük alışverişlerini yapmak için ülkemize gelenlerin sayısı bir hayli fazla…
Gelmeleri şüphesiz ki esnaf açısından iyi ama bu ne kadar böyle gider onu kestirebilmek çok zor.
Çünkü esnaf da sattığını alıp yerine koyamıyor.
Daralma her geçen gün hissedilir düzeyde artıyor.
Zira Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de yaptığı açıklamalarda sürekli tasarruf tedbirlerinden bahsediyor, eski yatırımları bitireceğini, yeni yatırımlara zorunlu olmadıkça gidilmeyeceğini açıklayıp duruyor.
Dedim ya ekonomiden pek anlamam ama bugünkü piyasalar ile daha zorlu günlerin bizi beklediğini söylemek mümkün.
Çünkü işsizlik her geçen gün artıyor.
Fiyatlar alabildiğine yükselmiş vaziyette.
Piyasada para yok, parası olan da parasını faize yatırmış durumda.
Yani gidişat pek parlak değil.
Tarım ve hayvancılık dışında hiçbir sektörü desteklemeyeceğini söyleyen Maliye Bakanı, daha geniş bir tarım ve hayvancılık politikasını Tarım Bakanlığı ile koordineli bir şekilde geliştirmeli, yatırımcı ve üreticiyi evraklarla boğmadan desteği tabana yaymalı, büyük şehirlerde miskinleşen vatandaşın köyüne dönmesi için şartların iyileştirilmesi gerekmektedir.
Kendi kendine yeten ve hatta tarım ve hayvancılıkta ihracat yapan bir ülke konumuna gelinmesi sağlanmalıdır.
Piyasaların canlanması için gereksiz yatırımların durdurulması kesinlikle doğru bir karardır.
Ancak küçük esnaf da göz ardı edilmemelidir.
Çünkü küçük esnaf şu anda can çekişir vaziyettedir.
Ürün maliyetleri, vergiler, SGK, Elektrik, Akaryakıt, Doğalgaz, Kasko, Trafik, Su, Muhasebe, Nakliye, Vergi vs. derken esnafımız, gerçekten altından kalkılamayacak bir olumsuzlukla karşı karşıya kalmaktadır.
Bakınız şu an 130 M2 bir apartman dairesinin maliyeti arsa dahil 3 milyon civarında. Fiyatlar böyle olunca bankalar kredi vermiyor. Doğal olarak kimse ne daire alabiliyor ne de satabiliyor.
Bildiğiniz üzere inşaat sektörü de ticaretin lokomotiflerinden birisidir.
Eğer bir şehirde inşaat yoksa fabrikalar üretmiyor demektir.
Fabrikalar üretmiyorsa ticaret yok demektir.
Umarız tez zamanda köklü tedbirler alınır, içinde bulunduğumuz olumsuzluk kısa sürede çözüme kavuşturulur.