.
SERDAR ÜNSAL TÜRKİYE AZERBAYCAN DOSTLUK DERNEKLERİ GENEL BAŞKAN YARDIMCISI IĞDIR AZERBAYCAN EVİ DERNEĞİ BAŞKANI
Kendisiyle tanışmış, sohbet etmiş evinde misafir olmuş, Iğdır’ın sıkıntılarını yakından bilen
Türkiye Azerbaycan sevdalısı, Türk Dünyası çok değerli bir evladı Ganire Paşayeva’nı vefatının birinci yıldönümü ve hala yüreğimizde her zaman hatırlayıp rahmetle anıyoruz.
Türk dünyası da Ganire hanımı vefatının birinci yılında unutmamıştır rahmetle anmaktadır. Bugün bütün sosyal medya hesaplarında Türk kızı Ganire hanımın resimleri var herkes yürek sözünü yazıyor...
Türkiye’den Azerbaycan’a giden herkesi kucaklayan, misafir eden, yüreği Türkiye sevdasıyla dolu bir Türk kızı olan Ganire Paşayeva hala yüreklerde yaşıyor…
Ganire Paşayeva,benim ve benim gibi Türkçü insanların gözünde Azerbaycan milli müdafaası dahil Türk dünyası meselelerini yakından takip eden sorunları yerinde görüp çözüm odaklı mücadele eden fikir insanı, gönül insanı, bu yüzyılın Tomris Hatun’udur.
Bir yıl önce Soyumuzun en soylusu tek başına bir ordu olan Ganire Hanım soyumuzu öksüz bırakmıştır. Acımız hala tazedir..
O Türk Dünyasının güçlü sesi, Kurt bakışlı Asena’sıydı… Tomris Hatun’uydu. Tek başına bir orduydu. Ermenilerin diplomatik alanda korkulu rüyasıydı.
Konuşmasıyla engin kültür ve bilgisiyle ruhu ve kültürüyle en güzel Türk kadınlarından biriydi.
Ganire Pashayeva’yı; Biz onu AB Parlamentosu Başkanı’nın kendisine:
“Türkler burada yok sen neyi savunuyorsun? diye sorduğunda,
Türkler burada yoksa, ben buradayım. Ben de Türk’üm” diyerek verdiği ibretlik cevabıyla, cesareti ve asaleti ile tanıdık.
Rahmetli Başbuğ’un bin ülkücü olsak iktidar olurum dediği ülkücü Ganire Paşayeva olsa gerek!
Hep demişim keşke Ganire hanımdan 5 tane daha olsa Türkiye ve Azerbaycan ,Ermeni lobisine karşı büyük zafer kazanır diye…O gerçek bir Türkçü ve ülkücüydü… Türk milliyetçisiydi.
Azerbaycan ve Türkiye için her konuda mücadele eden lider bir kadındı. Cesur sözleri, bilge düşünceleri ile Türk Dünyasının güçlü sesiydi.
Paşeyeva’nın vefatı Türk Dünyası için büyük bir kayıptır. Türk gibi yaşadı, mücadele etti, Türk düşmanları belki sevindiler ama Ganireler de Tomrisler de, Asenalar da bitmez Türk’ün özünde.
Ey mübarek Turan kızı, Kızıl Elma’nın ışığı!
Ey mübarek Turan kızı!Rahat uyu , Azad ve bütöv Azerbaycan’ın Karabağ’ında Türk’ün türküleri söyleniyor; Hocalı’da, Şuşa’da Türk’ün toyları kurulup, Hankendi’de Türk şiirleri okunuyor. Bir zamanlar Cıdır düzünde oynayan Ermenilerin yerine Azerbaycan gençleri toy eyliyor üç renkli bayrağın altında…Ve Zengezur’dan Türk kervanı yürüdükçe ruhun Tanrı Dağı’ndan huzurla gülümseyecek ırkına….
Türk Dünyasının, Turan coğrafyasının yiğit Asenası, Türk Irkının hafızasında yaşamaya devam edeceksin yıllar geçse de . ..
Türk dünya tarihinde yerini aldın. Herkes torunlarına seni anlatıyor. Türk Milletinin
delikanlı kızı, milletin gerçek milletvekili, örnek insan, Yiğit bir Türk kadını diye…
En azından milletinin güzel günlerini gördün. Bu da bir tesellidir. Karabağ’ın tamamının
Azerbaycan toprağı olduğunu gördün Hankendi ve Hocal’nın azad edildiğini gördün. Mutlu bir şekilde gözlerini yumdun. Uçmağa varıp rabbine kavuştun.
Bugün Azerbaycan’a giden herkes senin mezarını ziyaret edip dua ediyor.
Turan, Kızıl-Elma Ülküsünün evladı, vefatıyla da Türk Milletini birleştirdi. Ne mutlu Türk olarak doğup, mücadele edip, mekânı uçmağ olanlara! Vatan için can veren şehitlere kavuşana… Ne mutlu Türk’üm diyene!