BİR TOKATLA GELEN BAŞKANLIK
Belediye başkanı Sayın Yaşar Akkuş, liseden eski öğrencilerimizdendir. Seçildikten birkaç ay sonra kendisini ziyarete gittim. Amacım hem tebrik etmek, hem de belediye olarak Iğdır’a olan bakışını görüşmekti. Sağ olsunlar beni hemen kapıda karşıladı içeri girdik, ben oturmadan da oturmadı, incelik gösterdi. Ziyaretimden de hayli memnun olduğunu belirtikten, hal hatır sorduktan sonra hocam dedi; Hatırlıyor musunuz, ben birkaç defa sınıf başkanı olmak istedim ama siz beni sınıf başkanı yapmadınız, bir defasında da bana bir tokat atarak, geç yerinde otur bu senin işin değil dediniz ve beni o gün sınıf başkanı yapmadınız. Oysa bakın, ben bu gün belediye başkanı oldum dedi. Ben de; Sen eğer o gün o tokadı suratına yemeseydin bu gün belediye başkanı olamayacaktın, iyi ki o gün o tokadı yemişsin. O gün sana tokat attım, bu gün de sana bir tavsiyede bulunayım. Bundan sonra da dikkat et halkın tokadını yeme! Halkın attığı tokat, öğretmenin attığı tokada benzemez. Öğretmenin vurduğu yerden gül biter ama halkın vurduğu yerden değil gül, diken bile bitmez ve hep çorak kalır. Dönüp geçmiştekilere bakarsan bunu daha net görürsün. Bunun üzerine ikimiz de aldığımız ve verdiğimiz mesajların farkında olarak gülüyoruz. Evet, başkanım, bir öğretmenin en övünç kaynaklarından biri de öğrencisini böyle bir makamda görmektir. Sizi bir kez daha tebrik ediyor gözlerinden öpüyorum, başarılar diliyorum. Sohbetimiz ilerledi, öğrencilik yıllarının hatıralarını konuştuk. Ben siyasi yaraları deşmeye başladım.
Söz döndü dolaştı seçime geldi. Böylesine ırkçı bir atmosferde, atılan her ırkçı okların hedefi olmaktan kurtulup belediye başkanı seçildiniz. Seçilmeden önce ve seçildikten sonra, siyasi mayası ırkçılık olan Iğdır gibi bir yerde belediye başkanı olarak hedefleriniz düşünceleriniz nedir? Size karşı ön yargılar var mıdır? Biliyorsunuz seçildiğiniz siyasi parti bazı çevrelerce pek benimsenmiyor.
Bakın hocam; Bir kere ben öcü değilim. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin anayasası dâhilinde ve ön gördüğü çerçevede seçilmiş bir belediye başkanıyım. Her ne kadar seçilmiş olduğum siyasi parti bu gözle görülse de gerçek bu değil. Yedi milyon civarında oy almış bir siyasi partiyi yok sayamaz, dışlayamazsınız. Şunu sorayım yeri gelmişken. Kendinizi geçmişteki diğer belediye başkanları ile kıyasladığınızda ne düşünüyorsunuz? Dürüst olmak gerekirse, geçmişte siyasi sermayeleri ırkçılıktan öte bir şey olmayan bu zihniyet, M Nuri Güneş ve Murat Yikitle iflas etti. Görüldü ki Kürt öcü değil, kimseyi dışlamadı ötekileştirmedi, aksine yapmış oldukları tarafsız belediyecilik hizmetiyle her kesimin takdirini kazanmışlardır. Ben de her siyasi parti gibi bir siyasi partiyi temsilen seçilmiş bir belediye başkanı olsam da tüm Iğdır’ın belediye başkanıyım. Adil ve tarafsız bir hizmet sunmak bizim belediyecilik sermayemiz olacaktır. İnsanları bölgesel, dinsel, ırksal ve siyasi görüş olarak ayırıp hizmet etmek bizim belediyecilik ve hizmet anlayışımıza yakışmaz. Biliyorsunuz Iğdır bu yönde çok acılar ve sıkıntılar çekti. Seçimden seçime günü birlik gelen siyasiler sanal ırkçı slogan ve sözleriyle bizleri Kürt Türk, Azeri, Terekeme, Laz diye ayırarak siyasi rant elde etmeye çalıştılar, çalışmaya devam ediyorlar. Gençlerimizi bir nevi bu ırkçı ve çirkin sözleri ve sloganlarıyla zehirlediler. Bu ırkçı zihniyet ve sloganlar kimden ve hangi kesimden gelirse gelsin şiddetle kınıyorum. Aman Kürt gelmesin, aman Azeri gelmesin öcü gelecekmiş gibi diye diye bu iki toplumu birbirinden korkar ve ülken hale getirmişlerdir. Ne Kürt eski Kürt’tür ne de Azeri eski Azer’idir.
Bana gelince daha doğrusu belediye olarak bize gelince; Bazı çevrelerce bize karşı olan tüm olumsuz bakışlara rağmen, Iğdır bizim için bir bütündür ve bir bütün olarak kalacaktır. Belediye hizmetlerinden adil ve tarafsız olarak yararlanacaktır. Alt yapısından üst yapısına, sosyal ve kültürel alanlardaki tüm etkinliklerde Iğdır’ımızı temiz, yaşanabilir, özlenebilir bir şehir haline getirmek bizim en vazgeçilmez amacımızdır. Iğdır bizimdir, Iğdır hepimizindir, Iğdır, Iğdır’ın havasını teneffüs eden herkesindir. Ben belediye başkanıyım ama Iğdır’ı Iğdırlılarla birlikte yöneteceğiz, iyisine de kötüsüne de ortak olacağız. Geçmişteki tüm ırkçı ve siyasi yıkıntıları kaldırıp yepyeni bir Iğdır inşa edeceğiz. Ben de bu düşüncelerinize katılıyorum, size yakışan da budur diyerek ve yeni bir buluşma, daha detaylı konuşma ve bilgi alma sözü alarak vedalaşıp ayrılıyoruz.
Değerli okuyucular uzun zamandır gazete köşesinde buluşamadığımız bu tatlı sohbeti sizlerle paylaşmak istedim.