Türkiye’de nüfus oranına göre en çok bisiklet olan il Iğdır’dır. Hemen hemen her evde bir ya da birden çok bisiklet vardır. Ancak, bu bisikletler sadece günü birlik işlerden başka herhangi bir
aktivite ya da sportif faaliyet veya toplu bir gezi için, kırlarda bayırlarda kullanılmıyor. Hele hele sportif bir faaliyet ya da herhangi bir etkinlik için hiç kullanılmıyor. Oysa Iğdır coğrafi konum itibariyle bu tür etkinliklere oldukça elverişli bir konumdadır. 2009’da Delta Bisiklet sponsorluğunda ve O zamanki Valimiz Sayım Saffet Karahisarlının da katkılarıyla, Türkiye’de değil, dünyada ilk defa Ağrı Dağının zirvesine bir bisiklet çıkarıldı. Güzel bir etkinlikti ve ulusal basında bayağı ses getirmişti. O etkinlik Iğdır Ovası ile Ağrı Dağının zirvesini birleştirmişti. Bu ve benzeri etkinlikleri yapmak için herhangi bir masrafa, ekstra bir harcamaya gerek te yoktur. Bir tek masrafımız olacak o da göbeklerimizde biriktirdiğimiz yağın erimesi ve günün stres ve yorgunluğundan arınmamız olacaktır.
Bisikleti ve doğayı birlikte severek kullanmak gerekir. Eve, işe, tarlaya, bahçeye, bağa bisikletle gitmek başka, bisikleti doğayla birleştirip kullanmak daha bir başkadır. İlimizde trafik yoğunluğu bisiklet binmeyi çok riskli bir hale getirmiştir.
Şehir içi trafiğinde bisikleti arabalara alternatif hale getirmek gerekir. Yani Iğdır’daki trafik
yoğunluğunu bir çift bisiklet tekerleği ile değiştirebiliriz. Bir kere gittiğimiz yerlerde yakıt masrafınız, park sorununuz olmayacak. Aslında Iğdır’da park sorunu yoktur, görmemişlik sorunu vardır. . Adamın evi iş yerine beş dakika, bilemedin on dakikalık mesafededir. Ama o illa ki arabayla gidecek arabam var diye hava atacak. Tamam, araban var anladık, Allah kaza bela vermesin. Araba sahibi olmak başka, görmemişlik başkadır. Hatta Allah sana bir de tır versin diyeceğim ama yok yok tır vermesin, yoksa dükkânını açmaya tırla gelirsin ki şehir içi trafiğini altüst edersin. Bisikleti çocukluk yaşına kadar biniyoruz, ondan sonra da araba sevdası başlıyor. Bisikletin yerini arabalar alınca da ister istemez park sorunu da had safhaya çıkıyor. Günlük harcama ve masraflar artıyor. Park bulayım derken şehir içinde turlayıp duruyorsun. Harcadığın benzin, mazot ta cabası. Oysa bisikletin sağlık açısından, hava kirliliği açısından, park açısından, kilo ve spor açısından birçok faydaları vardır.
Kimi belediyelerin şehir içi bisiklet yolları var ama bisiklet kullanan çok az, kimi belediyelerin de şehir içi bisiklet yolları yok ama bisiklet kullanan çok. Bakın Pekin’de 14 milyon nüfus var. Bunun 3 milyona yakını işe bisikletle gidip geliyor. Bu şehirde 10 milyonun üzerinde bisiklet var. Hollanda en çok bisiklet kullanan devletlerden biridir. Amsterdam’da 400 km. bisiklet yolu vardır. Bisiklet Iğdır’da bir yaşam biçimidir. Bisikleti kullanmak ayıp olmaktan çıkarılmalıdır. Tüm dünyada bisiklet kullanmak çok yaygın bir görüntüdür. Başbakanından en alt memuruna, işçisinden köylüsüne kadar, esnafından politikacısına kadar herkes bisiklet binmekte ve bisikletsiz bir yaşam düşünememektedir.
Kadın erkek fark etmeksizin herkes evine, işine, yakın gezmelere pikniklere bisikletle gidip gelmektedir. Bizde ise değil yaşlıların, bir bayanın bile bisiklete binmesi ayıp karşılanmaktadır.
Araştırmalar yarım saat bisiklet binmenin kalp ve damar üzerinde çok büyük faydalar sağladığını göstermektedir. Şehirde bisiklet kullanımı yaygınlaşırsa trafik ve park sorunu da kendiliğinden halledilmiş olacaktır. Kent içi ulaşım politikaları üretmek gerekir. Geçen gün Sayın Belediye Başkanımızla konuştuk. Birçok şehirde ortak kullanım bisiklet park istasyonları vardır. Şehrin belirli yerlerine bu istasyonlar, yoğunluk ve talebe göre belli sayıda bisiklet alacak şekilde hazırlanır, belediyenin daha önce vermiş olduğu kartlarla vatandaş o istasyondan bisikletini alır, kullanır işi bitince de aynı istasyona veya kendisine en yakın istasyona bırakır. Sayın başkan da bu projeye gayet olumlu baktı. Bu çalışma hem şehir içi trafiğe hem de park sorununa büyük fayda sağlamış olacak. Öncelikle teşvik amaçlı, yöneticilerin bisiklet kullanmaları çok önemlidir. Bu gün Almanya’da, Hollanda’da, Danimarka’da Tayland’a, Kolombiya’da rektörler, valiler, belediye başkanları, müdürler
işe bisikletle gidip gelmektedirler. Bu konuda Sayın Valimiz ve Vali Yardımcımız Sayın Mevlut Özmen de çok hevesliler ama dedim ya toplumda “ Ayıp olur” düşüncesi ağır basıyor.
Gelin teşvik amaçlı, başta Sayın Valimiz, Belediye Başkanımız, Vali Yardımcılarımız, Rektör ve öğretim görevlilerimiz, okul müdürlerimiz, öğretmenlerimiz ve tüm yönetici ve memurlarımız bir günlüğüne bisiklet kullanalım ha, ne dersiniz, var mısınız? İnanıyorum ki bu bir gün diğer günleri de peşinden getirecektir.
