Toprağın Hafızasında Bir Gün: 14 Kasım

Ben Iğdırlıyım, balam,

Zirvesi karlı, başı dumanlı

Ağrı’nın eteklerinde doğmuş,

Bir Ova çocuğuyum.

Yüce dağların doruklarında dolaşmış,

Dağ çocuğuyum.

Ben elleri nasırlı, toprak kokan

Bir babanın;

Tarlada çapa yapan, ter kokan,

Ve kutsal vatan kokan,

Bir ananın çocuğuyum…

Kasım ayı gelip Aras’ın üzerinden soğuk bir rüzgâr esti mi, Iğdır’ın kalbi biraz daha farklı atar. Çünkü bu rüzgâr, 14 Kasım 1920’nin hikâyesini taşır. Bir şehrin yeniden doğuşunu, bir milletin küllerinden dirilişini fısıldar.

O yıllar…
Iğdır’ın en ağır, en sessiz, en karanlık yıllarıydı. Gökyüzü bile kederden griye bürünmüştü. Evlerin bacası sönmüş, sokaklarda çocuk sesleri susmuştu. Ama bu sessizliğin altında bir inanç, bir sabır, bir umut büyüyordu.
Bir gün, bu şehir yeniden özgür olacaktı…

Ve o gün geldi.
14 Kasım 1920 sabahı, Kazım Karabekir Paşa’nın komutasındaki kahraman Türk ordusu Iğdır’a girdiğinde, bu topraklarda yalnızca düşman yenilmedi; korku da yenildi, karanlık da. O an, dağlar bile sessiz kaldı, sadece bayrak rüzgârda dalgalandı.
Her evden bir “Elhamdülillah” yükseldi, her yürek aynı kelimeyle doldu:
“Kurtulduk.”

Iğdır’ın kurtuluşu sadece bir şehrin özgürleşmesi değil, bir halkın yeniden doğuşuydu.
Bir anne, evinin yıkıntıları arasında ağlarken “Yine de vatan sağ olsun,” dedi.
Bir çocuk, elinde küçük bir taşla yere Türk bayrağını çizdi.
Bir asker, gözyaşlarını saklamak için yüzünü toprağa gömdü.
O toprak, o günden beri o gözyaşlarının hatırasını taşır.

Bugün, 14 Kasım’da Iğdır’ın sokaklarında yürürken rüzgârın sesini dinlerseniz, o eski günlerin yankısını duyarsınız.
Aras’tan gelen bir ses gibi fısıldar:

“Unutma bizi…”

Unutmuyoruz.
Unutmayacağız.
Çünkü biz bu şehirde sadece yaşanmıyoruz; biz bu şehirde yaşatılıyoruz.
Atalarımızın emaneti olan bu toprakta her nefes, 14 Kasım sabahının nefesidir.

Bugün Iğdır, sadece sınırda bir şehir değildir; bu ülkenin onurudur, direnişin adıdır, özgürlüğün simgesidir.
Ve biz, her yıl 14 Kasım’da aynı duyguyla söylüyoruz:

“Ne mutlu Türk’üm Diyene!
Ne Mutlu Vatan Uğruna Can Verenlere…”

Iğdır, Türk Dünyasına Açılan Kapı, Türk Yurdu.

Iğdır Osman Gazi’nin Boy attığı Mekân.

Iğdır, Dede Korkut Şehri, Oğuzların Başkenti Sürmeli!,

Iğdır, Türk Kurultaylarının yapıldığı bölge.

Iğdır, Selçuklular, Karakoyunlular, Akkoyunlular, Timur Devleti, İlhanlılar, Safeviler, Osmanlılar ve nice Türk Devletlerinin hüküm sürdüğü yer.

Iğdır, Anadolu’da kurulan İlk Türk Cumhuriyeti olan “Aras Türk Cumhuriyeti” Başkenti IĞDIR!

Iğdır, Türkiye’mize Güneşin ilk Doğduğu Kent!