• Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri
Anasayfa
  • Genel Haber
  • Kültür & Sanat
  • Gündem
  • Siyaset
  • Sağlık
  • Spor
  • Eğitim
  • Resmi İlanlar
  • Duyurular Haberler
  • Ara
SON DAKİKA:
17:14
Her Yerde Atatürk" Projesiyle Cumhuriyetin İzleri Kurumlara Taşınıyor
14:39
Ağrı Dağı’nda Güvenlik Yolu, Turizm Yoluna Dönüşüyor
11:57
Rektör Gürel Uluslararası Öğrencileri Makamında Ağırladı
10:41
Iğdır'da Soğuk Hava ve Fırtına Hayatı Olumsuz Etkiliyor
10:40
İnşaat Ustalarının Elleriyle Şekillenen Kalıp Malzemeleri
10:37
Belediye Uyarımızı Dikkate Aldı, Tamirat Başladı
10:07
EROL BAYAT'TAN AŞURA MESAJI
09:47
Kerbela Olayı, Tenis Turnuvası Öncesi Genç Sporculara Anlatıldı
09:45
Tuzluca’da Aşura Merasimi Yoğun Katılımla Gerçekleşti
Video Galeri Foto Galeri Yazarlar Üye Paneli
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
  1. Köşe Yazarları
  2. Ziya Zakir ACAR
  3. Kahraman Köroğlu/Revan/Sürmeli Hikâyesi
Yayınlanma: 08 Şubat 2021 - 00:00

Kahraman Köroğlu/Revan/Sürmeli Hikâyesi

08 Şubat 2021 - 00:00
Yorumlar
Yazdır
A
Büyüt
A
Küçült
Yorumlar
Ziya Zakir ACAR
Ziya Zakir ACAR

Kahraman Köroğlu/Revan/Sürmeli Hikâyesi

Zengin ve köklü bir kültüre sahip olan Türk Kültürü, Orta Asya’dan Anadolu’ya taşınırken destanları ve yer adlarını da beraberinde getirmiştir. Buna bağlı olarak bu coğrafyada, Türk dünyasının ortak ürünü olan Köroğlu Destanı’yla ilgili pek çok tarihi yazı ve kalıntı bulunmaktadır. 
Köroğlu destanının birer canlı şahidi haline getiren “Köroğlu Kaleleri” çeşitlilik göstermektedir. Türk dünyasının ortak paydalarından biri olan Köroğlu, gerek kahramanlığıyla gerekse insanlara yapmış olduğu yardımlarıyla, bu coğrafyada yaşayan insanların sevgi, saygı ve bağlılığını kazanmıştır. İnsanlar, Köroğlu’na olan sevgi ve saygısını göstermek için, hem tarihi ve arkeolojik merkezlere hem de coğrafi yerleşim alanlarına “Köroğlu” ismini vermişlerdir
Milli Kahraman Köroğlu Türkiye’mizin çeşitli yerlerinde anıldığı gibi Azerbaycan ve Iğdır’da da birçok “Köroğlu” ismi dağ tepe ve yerlerde geçmektedir. Köroğlu Kalesi (Tuzluca/Bahçecik/Rağbet), Iğdır Merkez Güngörmez Köyü Kalesi ve Tekelti Dağı bunlardan bir kaçıdır. Özellikle Tekelti Dağında Köroğlu’nun ismi daha çok geçmektedir. Burada Köroğlu’nun atını bağladığı ve barındığı yer bulunduğu çevre sakinlerince söylenmektedir. Burada bulunan Köroğlu’nun mağarası ve kır atına su verdiği yalak uğurlu bir yer gözüyle görülür.” Anlatılanlara benzer bir yer olduğunu ben de gördüm ve görüntüledim.
Köroğlu Kalesi olarak anılan en güzel ve gizemli kalelerden biri, Iğdır/Tuzluca Köroğlu (Gaziler) Kalesi Iğdır ili, Tuzluca ilçesinin 27 km batısında bulunan Gaziler köyünün yaklaşık 10 km güneyinde yer almaktadır. Kale, Rağbet köyünün güneydoğusundaki yüksek ve sarp bir kayalık üzerine inşa edilmiştir. Kale, Aras Nehri’nin geçtiği boğazı kontrol altında tutmak amacıyla yapılmıştır. Kaleden bir taraftan güneyde Kazkoparan, Osmanköy, Yukarı Aktaş, Yukarı Civanlı, Aşağı Civanlı köy ve mezralarının bulunduğu derin vadiye hâkim olan Köroğlu Kalesi, diğer yandan da kuzeyde Gaziler köyünün bulunduğu ve Aras Nehri’nin geçtiği vadiyi kontrol etmektedir. Kalenin sur duvarı yapımında kullanılan küçük taşların, Horasan harcıyla sıvandığı görülmektedir. Kalenin tek girişi, güçlükle çıkılabilen batı tarafındandır.
Köroğlu olarak anılan kalelerden biri olan  (Güngörmez) Kalesi Iğdır Merkezinin 37 km güneybatısında yer almaktadır. Güngörmez köyünün 1,5 km güneydoğusunda 2595 m rakıma sahip Köroğlu Tepesi’nde sarp kayalıklar üzerine kurulmuştur. Kalenin sur duvarları, düzgün siyah kesme bazalt taşlar kullanılarak inşa edilmiştir. Küçük bazalt taşlardan oluşturulan sur duvarlarında az miktarda harç ve bol miktarda taş kullanılmıştır. Kalenin güneyinde bulunan dik rampadan merdivenler ile batıya bakan kalenin giriş kapısına ulaşılır.
Rivayete göre İrevan’da Hasan Han adında biri varmış. Bunun yılkı atları varmış. Atlarına bakan seyisin adı da “Ali Kişi” imiş. Ali Kişi atları yazın Elegez (Alagöz) yaylarında otlatırmış. Kışın ise Sahat Çukuru ve Sürmeli Çukurunda otlatırmış. Bir gün Araz (Aras) nehrinin kenarında atları otlatırken Araz’dan bir aygır çıkmış. Atlardan biri ile çiftleşmiş. Ali Kişi bu atı iyi bellemiş. Aradan zaman geçtikten sonra kısrak doğurmuş. Ali Kişi bu Tay’ı özenle büyütmeğe başlamış. 
Bir gün Hasan Han’ın çok sevdiği bir dostu gelmiş, Hasan Han dostuna iyi bir at vermek istemiş. Ali Kişi ’den iyi bir seçmesini söylemiş. Ali Kişi de gözü gibi beslediği Tay’ı getirmiş. Hasan Han Tay’ı görünce çok sinirlenmiş ve Ali Kişi ’ye hakaretlerde bulunmuş. Ali Kişi tay üzerinde direnmiş ve “bu Tay’ın değeri iki gözdür” demiş. Hasan Han daha da sinirlenmiş ve orada Ali Kişi’nin iki gözünü dağlamış. Ali Kişi’nin seçtiği Tay’ın üzerine bindirip göndermiş. 
Ali Kişi eve gelince oğlu Ruşen’e durumu anlatmış. Artık buralarda durulmaz oğul demiş.  İsmini önceden duyduğu yeşillikler diyarı “Sürmeli” ye doğru yola çıkmışlar. 
"Sürmeli Çukuru" olarak da bilinen ovanın Aras Nehri ile ikiye ayrılan ve kuzeyde, Türk yurdu olan bugünkü Ermenistan'da kalan kısmına "Sahat Çukuru" denmektedir. Sürmeli Çukuru, Arpaçay'ın Aras'la birleştiği yerden başlayıp Aras Nehri'nin Türkiye sınırlarını terk ettiği Türkiye-İran-Nahcivan sınırlarının birleşme noktasına kadar devam eder.
Köroğlu’nun keleşlerinden Kiziroğlu ve Benli Ahmet de Kars İlinin Kirzioğlu Köyündendir. Dolayısıyla bu kahramanlarla karşılaşması bu yörelerde yaşadığını doğrulamaktadır. 
Kırat’ının “Abıhayat”tan içip ölümsüz olması da farklı bir mitolojik göstergedir. Köroğlu’nun atı Kırat’ın ölmezliğine inanılır. 
Ali Kişi Oğluna: “Şimdi ata bin, Aras nehrine git. Hiç uyumadan, üç gün üç gece bu suyu bekle. Su Bingöl’den üç köpük getirecek; birisi yeşil, diğeri koyu, üçüncüsü sarı köpük. Bunları bir kap içine al, bir kısmını sen iç, bir kısmını da bana getir”, der. Bilindiği üzere Aras Nehri’nin Cennetten doğan dört ırmaktan biri olduğu rivayet edilmektedir. 
 Ruşen Ali Aras nehrine gider. Babasının dediklerini yapar, köpüklerin yarısını içer, yarısını bırakır. Kalan köpükleri Kırat’ına içirir. Sonra babasına köpükleri tutamadığını söyler. Babası: ”O suyun yarısını da bana getirseydin elbette benim de sana bir faydam dokunurdu... 
O sudan içmek bizim nasibimiz değilmiş. Şimdi sen babayiğit bir delikanlı oldun. Kırat’ına bin benim intikamımı alıncaya kadar döğüş...”, der (Mollov, 1957: 15).
Türk Mitolojisinde evren üç dünyadan oluşur: Üst Dünya (Gök), Orta Dünya (Yer) ve Alt Dünya (Yer Altı). Bu üç dünyanın varlıkları birbirinden farklıdır. Bazen farklı dünyalara ait varlıkların kombine edildiği, farklı dünyalara ait fiziksel özelliklerin bir bedende birleştiği görülmektedir. 
Türk Mitolojisinde önemli bir yeri olan “At” da bunlardan biridir. At, Türk kültüründe kutluluk derecesine varan bir önem taşır. O, yaptığı işler, sağladığı kolaylıklar ve asaleti ile insanın gönlünde her devirde önemli bir yer edinmiştir. Tarih boyunca şairlere ilham kaynağı, efsanelere, destanlara, halk hikâyelerine konu ve kahramanlara arkadaş olan at, insanoğlunun hayatına en çok giren hayvanlardan biridir. İlkel çağlardan kalma mezarlarda bile, insan iskeletleri arasında at iskeletleri bulunuşu insanoğlunun, atı, tarihin ilk dönemlerinden beri kullandığının ve ona büyük değer verdiğinin bir göstergesidir.
Hikâyelerde Köroğlu, Van ve Doğubayazıt üzerinden Sürmeli Çukuruna (Iğdır) iner. Tekelti tepesini uzaktan görür, yüreği coşar ve şu sözleri söyler: 
Bu görünen Tekelti’nin dağıdır,
Şamda yanan yüreğimin yağıdır.
Araz kenarının mutlu çağıdır,
Eğri kılıç koç yiğidin günüdür.
 
Köroğlu ve ekibi Tekelti’ye varırlar. Köyün ileri gelenleri Nigar Hanım, Pürza Hanım, Peri Hanım, Mehbub Hanım, Köroğlu’nu atından indirirler. İkram ve izzette bulunurlar. Köroğlu da yanında getirdikleri ganimetten köylülere dağıtır. 
Hikâyelerin Köroğlu’ndan sonra ikinci kahramanı olan kır at onun en iyi yardımcısı olup fersahlarca koşan, gerektiğinde kılık değiştiren, sahibinin konuşmalarını anlayan, ölümsüz, tılsımlı bir hayvandır. Köroğlu destanında adından söz edilen diğer kahramanların başlıcaları ise Ayvaz, Timurlenk’in oğlu Kenan, Köroğlu’nun oğlu Hasan, Karavezir’in kızı Benli Hanım, Demircioğlu, Koca Arap, Celâlî Bey, Kiziroğlu Mustafa Bey ve Deli Hoylu’dur.
Köroğlu Destanı'nda Köroğlu'nu bütünleştiren ve önemini çok arttıran bir olay da onun dine bakış açısıdır. Köroğlu'nun inancı Hz. Muhammed'dir, piri ise Hz. Ali'dir. Hz. Muhammed'e ve Hz. Ali'ye sevgisini, Köroğlu, bütün şiirlerine sindirmiştir ve onlardan bahsetmiştir.
Iğdır Merkez Karakale ören yerinde derin vadinin yamaçlarında “Köroğlu Mağaralar”, “Hz. Ali Mağaraları adı altında birçok mağara bulunmaktadır.
Kadir Allah işim eyledi kısmet,
Pirim Hazret-i Ali yetişti himmet,
Mahşer günü şifa olan Muhammet,
İnancını oddan alanlar geldi.
Köroğlu söyler ya Cebbar,
 
Köroğlu der, Ali Pirim yâr olsa,
Savaş günü koç yiğide yâr olsa,
"Deh" deyince elmas kılıç parlasa,
Üstünde Muhammet, Ali gerektir.
 
Köroğlu, Türk destan geleneğinde mitolojik kahramandan destan kahramanına, “vergi” almış Şaman’dan Hak’tan gönlüne ilham düşen  şık’a, karanlık güçlerle savaşan Alp’ten, insanları haksızlıktan koruyan Kahraman’a, çil tanlarla, Hz. Hızır'la, Hz. Ali'yle, On İki İmamla konuşabilen Eren’e kadar sürekli statü değiştirerek varlığını sürdürmüştür.
Köroğlu Destanı bütün Türk halklarının sözlü edebiyatında mevcuttur ve sözlü gelenekte, bugünkü şekliyle tam dört asırdır icra edilen en önemli epik eseridir. Türklerin etno-siyasal birlik döneminde mevcut olan ancak Türklerin yayılmacılıklarıyla farklı coğrafyalarda, farklı toplumlarda bir biçimlenme geçiren Köroğlu Destanı en az 25 Türk halkın halk edebiyatında yazıya aktarılmış şekliyle mevcuttur. Bundan başka İngiliz, Fransız, Alman, Rus, Fars, Macar, Bulgar, Çek, Slovak dillerine de tercüme edilmiştir. Bir destanın bu kadar çok dile çevrilmesi de yalnız Köroğlu Destanı için geçerlidir. Yedi bin yedi yüz yetmiş yedi oğlun babası olan Koç Köroğlu’nun deli gönlü onlara bakınca coşup taşmıştır. Babası Alı Kişi’den aldığı sevgiyi, yedi bin yedi yüz yetmiş yedi yere bölmüştü. Bu sevginin sıcaklığı yalnız bir yörenin yiğitlerine değil, Türk Dünyasının bütün illerine bile yetmişti.
 Bizim ellerde (Iğdır ve çevresinde) ayrıca Azerbaycan’da söz sanatkârına, saz ustasına, elin duygusunu, acısını, sevincini bilene “el atası” değilmiş, “âşık elin atasıdır” deyimi dilden- dile dolaşmıştır.  El babası Dede Elesger, bir dörtlüğünde şöyle seslenmiş.
Zenginle dost olup, fakire gülme,
Çok da havalanıp coşma dünyada.
El seni isteyip gabağa çekse,
Ağır ol, alçağa düşme dünyada!
 
Iğdır yöresinde oynanan en güzel oyunlardan birsi Köroğlu oyunudur. Ünlü Türk kahramanı Köroğlu’nun adına yaratılmış bir oyundur. Azerbaycan ve yöresinde çok oynanan bir oyundur. Bu oyunun ritmi çok süratli ve tempoludur. Oyunun oynayış tarzı sert hareketlerle kahramanlık ve dövüşü andırır. Ayak hareketleri çok hızlı icra edilir.  Oyunun müziği tar ve kemençeyle çalındığı gibi en çok tercih edileni zurna ve davul eşliğinde çalınanıdır. Köroğlu oyunu maharet isteyen bir oyundur.
Köroğlu, Sürmeli ve Sahat Çukurlarında dağlara yönelik değişlerinden dörtlükler.
Akar abıhayat biter yemişler
Aslan gibi bu dağlarda kalmalı
Yürü oğlum burda aslanlar yatar
Aslan yatağında aslan olmalı
 
Yarın burdan kalkıp gitmeli düze
Allah yardım ede burada bize
Almalı kervanı çıkmalı yüze
Bu dağlarda mesken tutup kalmalı
 
“Oğlum Köroğlu, insanlardan ne kadar şüphe edersen onlara o kadar güveneceksin ki iş göresin. Yoksa insanlardan hep şüphe edersen, bu dünyada yaşayamazsın. Bu sözlerim de kuşağına küpe olsun.” Ali Kişi (Köroğlu Babası)
                                                   Ziya Zakir ACAR
                                           Eğitimci-Araştırmacı-Yazar

  • YORUMLAR
adlı kullanıcıya cevap x

Yazarın Diğer Yazıları

  • IĞDIR GÜNDEMİ - 04 Temmuz 2025
  • Güneşin İlk Doğduğu Kent Iğdır'a Güneş Gibi Doğan Rektör - 04 Haziran 2025
  • ERMENİLERİN TÜRKLERE UYGULADIKLARI SOYKIIRMLAR - 24 Nisan 2025
  • Sabır ve Bedel Ödemek - 02 Nisan 2025
  • ÇANAKKALE RUHU - 18 Mart 2025
  • Türklük Sevdasıyla Tutuşan Şah İsmail - 07 Şubat 2025
  • 20 OCAK KATLİAMININ 35. YIL DÖNÜMÜ ANMA PROGRAMI ARDINDAN - 23 Ocak 2025
  • 31 ARALIK DÜNYA AZERBAYCANLILARININ DAYANIŞMA GÜNÜ VE TÜRK DÜNYASI - 01 Ocak 2025
  • BÜYÜK ÖNDER MUSTAFA KEMAL ATATÜRK'ÜN ARDINDAN - 09 Kasım 2024
  • MUSTAFA KEMAL ATATÜRK VE CUMHURİYET - 29 Ekim 2024
  • KISKANÇLIK VE HASETLİK ÜZERİNE - 25 Ekim 2024
  • BİR FESTİVALİN ARDINDAN (TUZLUCA KİTAP-KÜLTÜR VE ÇOCUK FEATİVALİ) - 04 Ekim 2024
  • ​​​​​​​Dik durmayı, birlikteliği, mücadeleyi sembolize eden Anıt: Dilucu Şehitleri Anıtı - 13 Eylül 2024
  • "MİLLETİMİZİN YÜKSELİŞİNİN TAÇLANDIRILDIĞI 30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI" - 26 Ağustos 2024
  • Uluslararası Başarıda Bir Değerimiz: Prof. Dr. Ekrem GÜREL - 12 Ağustos 2024
  • Liyakat ve Dik Duruş örneği: Iğdır İl Emniyet Müdürü  - 26 Temmuz 2024
  •  "İnsanın doğup büyüdüğü, babasının doğup büyüdüğü yerlere sahip çıkması, aslında bir medeniyettir!"  - 13 Temmuz 2024
  • TÜRK DÜNYASININ BİRLİĞİ; TÜRK MİLLETİ VE İNSANLIĞIN GELECEĞİDİR. - 06 Mayıs 2024
  • Bir Şehrin Ruh Güzelliğine Ulaşamamak - 03 Nisan 2024
  • Ali Kemal AYAZ ve Iğdır’a Gelen Yatırımlar - 13 Mart 2024
  • 1
  • 2
  • 3
  • 4
  • 5
Köşe Yazarları
Ziya Zakir ACAR
Ziya Zakir ACAR
IĞDIR GÜNDEMİ
Cabbar ŞIKTAŞ
Cabbar ŞIKTAŞ
Konuşan Kur'an'ın Evlatlarının Şehadeti
Serdar ÜNSAL
Serdar ÜNSAL
İstikbal Göklerdedir: Sadece İnanç Yetmez, Teknoloji Şart
Dr. Cengiz Çelik
Dr. Cengiz Çelik
IĞDIR SINIRI ve NÜKLEER SANTRAL TEHDİDİ
Arslantürk AKYILDIZ
Arslantürk AKYILDIZ
BAHARIN MÜJDECİSİ NEVRUZ
Ekrem BAYDAR
Ekrem BAYDAR
  KÖPRÜLERİ YIKMAYALIM
Çok Okunan Haberler
Iğdırlı Gazeteci ve İş İnsanı Nihat Aras Didim’de Yeni İşletmesini Hizmete Açtı
Iğdırlı Gazeteci ve İş İnsanı Nihat Aras Didim’de Yeni İşletmesini...
Iğdır'da Ot Balyası Fiyatları Yükselişte: Hayvancılığın Merkezi Iğdır'da  Çiftçinin Yüzü Güldü
Iğdır'da Ot Balyası Fiyatları Yükselişte: Hayvancılığın Merkezi...
İstanbul Mali Şube'den Beylikdüzü'nde operasyon
İstanbul Mali Şube'den Beylikdüzü'nde operasyon
Ana Sayfa
Genel Haber
Kültür & Sanat
Gündem
Siyaset
Sağlık
Spor
Eğitim
Resmi İlanlar
Duyurular
Haberler
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Video Galeri
Biyografiler
Üye Paneli
Günün Haberleri
Arşiv
Gazete Arşivi
Hava Durumu
Gazete Manşetleri
Nöbetci Eczaneler
Namaz Vakitleri
  • Duyurular
  • Eğitim
  • Genel Haber
  • Gündem
  • Haberler
  • Kültür & Sanat
  • Resmi İlanlar
  • Sağlık
  • Siyaset
  • Spor
  • Foto Galeri
  • Video Galeri
  • Köşe Yazarları
  • Biyografiler
  • Üye Paneli
  • Günün Haberleri
  • Arşiv
  • Gazete Arşivi
  • Hava Durumu
  • Gazete Manşetleri
  • Nöbetci Eczaneler
  • Namaz Vakitleri

  • Rss
  • Künye
  • İletişim
  • Çerez Politikası
  • Gizlilik İlkeleri

Sitemizde bulunan yazı , video, fotoğraf ve haberlerin her hakkı saklıdır.
İzinsiz veya kaynak gösterilemeden kullanılamaz.